Paylaş
"YÖK, İHL ile diğer meslek liseleri hakkında ÖSYM sınavında katsayı uygulamasını kaldırdı.
İdari bir işlem olarak YÖK’ün bu tasarrufunun amacının, eşitsizliği ortadan kaldırmak olduğu ileri sürülüyor.
Katsayı uygulamasının doğurduğu iddia edilen eşitsizlikleri bir satırlık değişiklik ile kaldırmak mümkün gözükmüyor.
Meslek liseleri dışında, eğitim kariyerlerinde bilinçli olarak düz liseleri seçen öğrenciler, (İHL’yi seçen ama sonradan farklı bir eğitim almak isteyen ve bu yüzden katsayı mağduriyetine uğradığı iddia edilen öğrenciler için aile telkininden bahsediliyor) katsayı uygulamasının kaldırılması, kontenjan artırılması ile desteklenmez ise haksız bir rekabetle karşı karşıya kalacaklar ve idari işlem, objektiflik ölçütünün dışına çıkarak bir gurubu kayıran bir mahiyet taşıyacaktır.
Katsayı uygulaması, uygulandığı yıllar itibarı ile velev ki bir grubu iddia edildiği gibi mağdur ediyor olsun (bu konu yükseköğrenimde tartışmalı olup, akademik çevrelerde henüz netleşmemiş bulunuyor), klasik lise eğitimini seçen öğrenciler için de kazanılmış bir hakkın ellerinden alınması ve eğer aynı kontenjanlarla sınava girilecekse, hak ve nefasetin bu kesim aleyhine bozulmasına neden olacaktır. (Son ÖSYM sınavında 30.000 lise mezunu öğrencinin 0 puan aldığı nazara alınırsa, konunun hassasiyeti daha iyi anlaşılabilir.) Geçmiş yıllarla mukayeseli olarak değerlendirmeler yapılıp, eşit hale getirildiği iddia edilen yeni katsayı uygulamasında, yeni kontenjanlar sisteme dahil edilmezse, YÖK’ün kararı bir grubu kayırarak, takdir hakkının maksada uygun kullanılmaması hukuksuzluğu ile malul olma tehlikesi taşır."
YÖK, iktidara boyun eğmiş durumda... Acaba veliler, çocuklarımızın kazanılmış hakları elden gidiyor, kontenjan mağduru oluyoruz diye Danıştay’a giderse ne olur?
Biliyor musunuz
YABANCI yatlara Türk bayrağı çekilmesine dair kanun değişikliği hakkında hálá yönetmelik çıkmadı. Uygulamada sorunlar aynen devam ediyor. Farkında mısınız?
Yargıdaki sıramız
DÜNYA Ekonomik Forumu’nun yayınladığı ’Uluslararası Yargı Bağımsızlığı’ sıralamasında Kolombiya, Yunanistan, Libya, Tayland, Surinam, Malezya, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerin de altında dünya 64’üncüsü olarak yer alan Türkiye’de yargıyı bağımsızlaştıracakları yerde daha da siyasileştirmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Buna da demokratikleşme diyorlar!
Cem TOKER-LDP Genel Başkanı
’İhale işleri’nde yeni ádetler
İHALELER, 4734 sayılı İhale Yasası’na göre yapılır. Rekabet kuralları tam anlamı ile uygulanır iken bu ihale yasasını hiçe sayıp ihaleleri istediği firmaya, istediği yüksek fiyata vermek isteyenler maalesef mevcuttur. Son günlerde işleri istedikleri firmalara vermek isteyen idareler ilk beş veya ilk on firmaya yeterlilik belgesi vermek sureti ile istedikleri firmalara yüksek fiyatla iş vererek hem ihalelere fesat karıştırmış oluyorlar, hem de ülke kaynaklarını kendi menfaatleri doğrultusunda heba etmiş oluyorlar. Yukarıda anlatmış olduğumuz işlere 3 örnek verebiliriz:
1- İhale makamı Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Yapı İşleri Genel Müdürlüğü; işin adı Konya Onkoloji Hastanesi 200 yataklı ikmal inşaatı, ihale kayıt No: 2009/66408.
2- İhale makamı Yüksek Teknoloji Enstitüsü Rektörlüğü, işin adı Mühendislik Bölümü Bilimsel Araştırma binası inşaatı, ihale kayıt No: 2009/78399
3- İhale makamı Celal Bayar Üniversitesi Rektörlüğü, işin adı Hastane İnşaatı (400 YT. 48.000 metrekare)
İhale kayıt No: 2009/54951
Müteahhitlerimiz Toplu Konut İdaresi’nin işlerinde bir kısmı iflas etmiş iken, birçoğu çok zor durumda iken ve para kazanmadan iş yapar iken yukarıda saydığımız üç işi alacak müteahhitler bu işi diğerlerinden daha mı fazla biliyor? Yoksa söz konusu işler uzay teknolojisi ile yapılacak da başka kimseler bu işi yapamıyor da bu arkadaşlar sadece beş veya on firma ile (tanıdıkları kardeş firmalar) rekabet ortamı oluşmadan iş alıp çok kárlı bir şekilde yapacaklar." M.M.
Baltalimanı’nda neler oldu
İSTANBUL Üniversitesi öğretim üyeleri ve çalışanlarından bir grup diyor ki:
"1983’den beri restaurant olarak hizmet veren Baltalimanı sosyal tesisleri her rektörün döneminde sosyo-kültürel bir esinti kaynağı olmuştur. Ama ne yazık ki bu dönem, hiçbir zaman tarihin unutmayacağı ve affetmeyeceği kötü bir karayele maruz kalmıştır. İ.Ü. Rektörü Sayın Prof.Dr. Yunus Söylet, Baltalimanı’na içki yasağı getirmek istemiş ve bu nedenle İşletme Müdürü sayın Berna İlgün itiraz ederek ikramların vazgeçilmez bir parçası olduğunu vurguladığında, sayın Söylet tarafından kendisinin işine son verilmiştir. Herşeye rağmen fırtına sonrası sessizlik güzeldir ve ardından bir ışık belirir. Her karayelden sonra yeni bir yıldız doğar. Bizler bu ışığı ve yıldızı İstanbul Üniversitesi öğretim üyeleri olarak görüyoruz."
Mesaj Panosu
ATAKÖY’de yaşayan biri olarak yıllardır tamamlanamayan Ayamama deresi islah çalışmalarına dikkatinizi çekmek istiyorum. Dereden yayılan kokular Ataköy, Yeşilköy, Florya bölgesini yaşanmaz kılıyor. Hele 2010 projesi sebebi ile ülkemize gelecek çok sayıda yabancı İstanbul’da kendilerini karşılayan koku karşısında neler düşünecek merak ediyorum. Akan kirli suyun kirlettiği Marmara da toplum sağlığı açısından potansiyel bir tehlike arzetmiyor mu?
Opt. Dr. Süreyya SENELDİR
BÜYÜKŞEHİR Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Kelkit’e bir park armağan etmiş, bir Kelkitli olarak mutlu olduk. Ancak, Şişli Kuştepe’de 10 Ocak’ta ihale edilip 23 Mart’ta müteahhit firma TAV ile sözleşme imzalanan Kuştepe katlı otopark ve parkımızın yapımından bir ses çıkmıyor. Yeraltında 4 katlı ve 363 araçlık otopark bittiğinde üzerindeki parka bir Atatürk heykeli koyacağız.
Naim TANYERİ
DÜN bir iş için Pangaltı’daki Türk Telekom’a gittiğimde uzun kuyruklar gördüm. Ne olduğunu sorunca "Sistem çöktü, iki saattir işlem için bekliyoruz" dediler. Türk Telekom’un ’kesintisiz internet’ reklamına güldüm. Bazen büyük konuşmayacaksın değil mi?
Sanlı YAYLA
Paylaş