Kargocuların isyanı nedir?

“İsyanları oynuyoruz. Hepimiz böyle bir salgın ortamında vatandaşlarımızın ‘siparişleri’ ile meşgulüz. Kargoculuk pazarında eskiden taşıdıklarımızın yüzde 35’i evlere giderken, şimdi bu oran rekor şekilde artarak yüzde 85’e çıktı. Vatandaş büyüğü küçüğü olsun kampanyalardan yararlanmak istiyor. ‘Ucuz’ diye yoğun alışveriş yapıyor.

Soruyorum: Dağıtımda öncelik gıda veya sağlıkla ilgili ürünlerde mi olmalı, yoksa masa-sandalye, spor aletleri, tencere-tava ve ruj-parfümde mi?

Bize göre canıyla uğraşan insanların ihtiyaçlarının dağıtımı öne geçmeli. Tabii ki hizmetimiz haklı olarak gecikiyor. Antalya yöresinden ayın 17’sinde verilen meyve-sebze kargosu 20’sinde İstanbul’a geldi ama o günden beri dağıtıma çıkamadı. Ürün sahibi ‘Malım bozuldu’ diye feryat ediyor.

İşin bir planlaması var ama aşırı ‘yükten’ öncelikli olan paketi sevk edemiyoruz.

Çare mi? Ticaret ve İçişleri bakanlıkları firmaları çağırıp işin prensiplerini, uygulamanın nasıl olacağını ortaya koymalıdır. Hem de acilen.

Kısıtlama gerekiyorsa, onu da getirsinler lütfen!

Aksi halde çocuk, kedi maması gibi ürünler 2-3 gün yerine 6 günde sahibine ulaşmaz!”

GÜNÜN SÖZÜ

“Bu devlet, bir Meclis devletidir. Kök hücre, Millet Meclisi’dir.” Hüsamettin CİNDORUK

ETİLER EMEKLİ YURDU’NU BİR GECEDE BOŞALTTILAR

‘VİCDANSIZLAR’

ETİLER’de Emekli Sandığı’nın yarım asır önce yapılmış (Darülaceze gibi) yaşlılar yurdu vardır. ‘Önemli isimler’ evini barkını satıp maaşını buraya bağışlamış, barınma olanağı sağlamıştır. Ne yazık ki bazı müteahhitlerin uzun zamandır buraya göz koyduğu bilinmektedir. Bu satış konusunda bir sürü dedikodu vardır. Ama yaşlı insanlar ve yakınları ‘haklarını’ arayamamaktadır. Sonunda ne mi oldu? Salgını fırsat bilip 400 yaşlı insanı “Virüs var” diye akşam 20.45’te tahliye etmişler. ‘Ayarlayabildikleri’ hastane ve yurtlara ‘tedavi’ amacıyla sokmuşlar. Kimin nereye götürüldüğü de belli değil. Hâlâ yaşlı yakınını arayan aileler var. Benzer bir girişimde geçen depremde olmuş, ancak ‘tahliye’ girişimi başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Ancak emekliler bu kez ‘yenik’ düşmüşlerdir.

200’e yakın personel de perişan olmuştur. Peki hiç vicdan sahibi yok mudur? İstanbul Sağlık Müdürü ve yurdun Rizeli müdürü bu duruma ne demektedirler? Bu kadar insafsızlık olmaz! Arnavutköy’de Çarem Bakım Merkezi’nde de acı durumların yaşandığını bilen var mıdır?

Bu ramazanda günah değil midir?

MESAJ PANOSU

25 Nisan’da dünyada ve ülkemizde ‘Dünya Veteriner Hekimler Günü’ kutlanacak, ancak bu sene iptal ettik. Aydın veterinerleri ve üniversite mensupları olarak bu yıl ‘Veteriner Hekim Andımızı’ okuyacağız. YouTube kanalımızdan videomuzu izler ve izletir misiniz?

Oda başkanı Cemil ŞAHİN

TMMOB Makina Mühendisleri Odası’nın sanayinin sorunları bülteni, son sayısını COVID-19’un ekonomideki tahribatına, özellikle çığ gibi büyüyen işsizlik konusuna ayırdı. Virüsün ne boyutta can ve mal kaybına neden olacağı henüz kestirilemese de IMF öngörüleri ve bazı öncü göstergelerin Türkiye için derin bir daralmaya yol açacağından söz edildi.(www.mmo.org.tr)

CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, Adana Havalimanı’nın kapatılmasına karşı çıkarak, “İktidar halk desteğini bulamadığı için kamu yatırımlarından gerekli payı alamayan Adana’yı ve hemşerilerimizi cezalandırmaktan vazgeçmelidir. Havalimanı kapatılmamalı, aksine eksiklikleri giderilmelidir. Bunun için birlikte mücadele etmemiz gerekiyor” dedi.

GELENEKSEL MEDYAYA GÜVEN ARTTI

BEYKOZ Üniversitesi’nin yaptığı araştırmaya göre normal zamanlarda haber kaynağı olarak TV, gazete gibi geleneksel medyayı güvenilir bulmayanların yüzde 53’ü COVID-19 zamanında geleneksel medyayı daha güvenilir buluyor. Sanat ve tasarım fakültesi dekanı Prof. Dr. Nüket Güz, “Günümüzde, sosyal medya kanallarının da etkisiyle geleneksel medyanın önemini kaybettiği ve ortadan kalkma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı düşünülmeye başlanmıştı. Pandemi öncesinde sosyal medyada yer alan haberlere daha çok güvenen bireylerin, pandemi sonrasında doğru bilgiye ulaşmak için geleneksel medyayı tercih ettiğini ortaya koyduk” dedi.

‘SLUMPFLASYON’DAN ENFLASYONA

EKONOMİ ÖĞRENİYORUZ

ESki CHP milletvekili Umut Oran, korona salgınında ekonomi konusunda uyarılarda bulunarak yapılması gerekenleri şöyle anlatıyor:

“Türkiye ekonomisi büyük bir türbülansa girmiştir. İktisat biliminde buna slumpflasyon deniliyor. Yani hem enflasyon yükseliyor, fiyatlar artıyor, hayat pahalılığı artıyor; hem de ekonomi küçülüyor, daralıyor yani büyüme negatif oluyor. İktisatta 6 kategori var. En kötüsü slumpflasyon. Sırasıyla en çok kötüden en az kötüye sıralarsak: Slumpflasyon, depresyon, resesyon, deflasyon, stagflasyon, enflasyon.

Slumpflasyon eğer ciddiye alınmazsa, sert bir çakılış süreci başlar. ‘L’ şeklinde uzun bir dipte sürünme ile süreç ilerler... Aşırı borçlanma, toplu iflaslar, işsizlik patlaması, yoksulluk ve kıtlık...”

SALA ÇAĞRISI OLUR MU?

15 Temmuz ‘düşman’ kalkışmasında minarelerden sala okunmasını aklına getirenler acaba 23 Nisan’da minarelerden İstiklal Marşı’nı okumayı veya okutmayı akıllarına getirdiler mi? Malum, cami ve minareler duyuru ve çağrı yeridir. Dün akşam görmedik duymadık ama başka yerlerde bu çağrı yapılmış mıdır?

EVDE KAL, KİTAP OKU

YAŞAR Aksoy ‘Gavur Mümin-Gazi Paşa’nın Casusu’ (Kırmızı Kedi), Şenol Çarık ‘Ortadoğu Çıkmazında Türkiye’ (Halk), Sezai Ozan Zeybek ‘Türkiye’nin Yakın Tarihinde Hayvanlar’ (NotaBene), Paulina Flores ‘Ne Rezalet’ (Çev. Zeynep Çelikel Notos), Andrew Salmon ‘Kore Nasıl Kore Oldu?’ (Çev. Cansen Mavituna, Metropolis), Giray Kömürcü ‘Nasıl Bir Gelecek?’ (Aganta), Hayati İnanç-Bekir Develi ‘Fabrika Ayarı’ (Profil).