Kamyon ve TIR’cılar 3 gün kontak kapatıyor

Kamyoncuların ve TIR esnafının, kontak kapatma eylemini 22 Mart Pazartesi günü 07.00’de başlatıp, 24 Mart Perşembe günü 24.00’te son vereceklerini açıklayan dernek başkanı Bülent Arslan, “Bu sefer her mağduriyetimizin ciddiye alınmasını istiyoruz” diye konuştu.

Söyledikleri özetle şu noktalarda toplanıyor: “Ankara’da emin olun çalmadık kapı bırakmadık; Cumhurbaşkanımızın danışmanı İhsan Şener’e, CİMER’e, Ulaştırma Bakanlığı’na, bütün siyasi partilerin grup başkanvekillerine, özellikle AKP milletvekillerine, Devlet Bahçeli’nin ekibine, muhalefet partilerine kadar herkesin kapısını çaldık. Gerektiğinde randevu aldık ama kimsenin bizimle ilgilenmek istemediğini fark ettik. Bizim ne kadar önemli bir sektör olduğumuzu, bütün gıda sektörü ile üretim mallarının bizim tarafımızdan taşındığını ne yazık ki çok kimse bilmiyor.”

Sorunlarının her yönden büyük olduğu anlaşılıyor Bülent Arslan’ın ellerindeki notlardan. Bu nedenle vergilerden ve cezalardan başlıyor anlatmaya. Otoyol ve bölünmüş yollarında park yeri olmaması ve ehliyet ceza puan sistemindeki aykırılıklar onların epey canını yakıyormuş. Karayollarındaki kantarların hatalı tartımları ve kapalı oldukları halde aracın arkasında ceza gönderilmesine kadar bir sürü sorunu gündeme taşıyor; “Nakliyeci garajlarında belgesiz iş yapanlar hiç denetlenmez mi? Transit geçiş, K ve C belgeleri sorunları halledilmez mi?” diye soruyor. Bülent Arslan sonunda “Ankara’daki büyüklere sözüm: Milli nakliye sektörü güçlü olmayan hiçbir ülke ihracat hedeflerine ulaşamaz” diyor.

GÜNÜN SÖZÜ
“DÜNYA üzerindeki her üç Suriyeliden birine, bizim ülkemizin vergi mükellefleri bakıyor.” Faiz ÖZTRAK

Kore gazisi Ermeni asıllı Minas Kaya (91) tabuta ‘Ne mutlu Türküm diyene’ yazdırdı
‘HANGİ MİLLETTENSİNİZ’

ERZURUM kökenli emekli bürokrat, yazar Mehmet Necati Güngör, Andımızla ilgili olarak ‘Hangi millettensiniz’ başlıklı yazısında şöyle diyor: “Sosyal medyada gazeteci Banu Avar fotoğraflarla paylaşmış: ‘Almanya’nın Bremen kentinde 91 yaşında vefat eden Kore Gazisi Ermeni asıllı Minas Kaya, son yolculuğuna Türk bayrağıyla uğurlandı.’ Ve altına şu notu düşmüş: ‘Ne mutlu Türk’üm diyene budur!’

Minas Kaya’nın çocukları, babalarının ya da dedelerinin tabutuna Türk bayrağı konulmasına itiraz edebilirlerdi. Mesela diyebilirlerdi ki ‘Bizim dedemiz ya da babamız Ermeni asıllıydı. Tabutuna Ermeni bayrağını koyun.’ Demediler. Çünkü Minas Kaya, Kore Savaşı’nı Türk askeri olarak katılmıştı. Kendini Türk milletinden sayıyordu. Aslen Ermeni olması Minas Kaya’nın inandığı bu gerçeği değiştiremezdi.”

Güngör, DEVA ve Gelecek partilerinin sözcülerinden örnekler vererek, Andımıza karşı itirazlarını aktararak şöyle diyor: “Türklüğü kabul etmeyenler için mesele yok. Türklüğün, Anayasamızda da yerini bulmuş olan tarifinde ırk çağrışımı yok, Türk milletine mensubiyetten söz ediliyor.” Ve şu soruları soruyor: “Siz nesiniz? Aslınız nedir? Hangi millettensiniz? İtirazınız Türklüğe mi, çalışkanlığa mı, dürüstlüğe mi? Varlığınızı hangi değere armağan etmek istiyorsunuz? İtirazınız, andımızdaki kavramların hangisine? İlk seçimde oy isteyeceğiniz milletin adı nedir?”

ŞEHİT KİMLERE DENİR?

BUGÜN 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü’nün 106. yıldönümüdür. Bir şehit oğlu olan Prof. Dr. Cengiz Kuday’ın ‘Şehit kimlere denir’ başlıklı yazısını sunuyoruz: “Diyanet İşleri Başkanlığı, koronavirüse ilişkin değerlendirmede, virüsten ölenlerin şehit kabul edilse de bu gruba giren şehitlerin diğer Müslüman ölü şehitler gibi muamele görmeyeceklerini ifade ediyor. Yani Diyanet, koronavirüsten ölenlerin şehit olabileceklerini ancak diğer şehitler gibi kabul edilemeyeceğini ifade ediyor. Koronavirüsten ölen sağlıkçılar bu söylentiye göre ‘ikinci sınıf şehitler’... Aslında koronavirüsten ölenler hakikaten asıl şehitler. Çünkü bu sağlıkçılar öldürmek için ölmüyorlar, ölümden kurtarmak için ölüyorlar.

Geçtiğimiz gün bir meslektaşımız ağır bir kalp ameliyatını yaptıktan sonra fenalaşarak ameliyathanede vefat etti. Ameliyat esnasında bir cerrahın çektiklerini başka bir cerrah bilir. Bir araştırma yapmıştık, acil durumlarda cerrahlara elektrot bağlandı. Tansiyonlarının aniden yükseldiği, bazen 20-21’e kadar çıktığı, kalp atışlarının arttığı görüldü. İki grup meslek tanrıya inanmazlık edemez. Siperdeki asker ve ameliyathanede güç durumda kalan cerrah! Bir şey eklemek isterim: Benim babam da 75 yıl önce şehit olmuştu, pilottu. Ben hiç babamı görmedim. Ama her sene 3 Kasım günlerinde Kütahya Şehitliği’nde saygı duruşunda bulunurum.”

MESAJ PANOSU
VATAN YAHUT SİLİSTRE

ATAŞEHİR Belediyesi Tiyatro Topluluğu, Çanakkale Zaferi’nin 106. yıldönümünde Behçet Necatigil tarafından oyunlaştırılan Namık Kemal’in ‘Vatan Yahut Silistre’ adı eserini radyo tiyatrosu olarak hazırladı. Oyun 18 Mart Perşembe günü 12.30 ve 20.00’de Radyo Ataşehir’de yayınlanacak.

HER yerde Suriyeli, Afgan, Özbek, Türkmen var. Hangi ülkede nüfusunun yüzde 10’dan fazla mülteci var, iyi düşünün. Gürcan KAYIKÇI

ADD bir açıklama yaparak, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’a “Andımızda geçen cümlelerden hangisinin sizi rahatsız ediyor? ‘Varlığım Türk varlığına armağan olsun’ cümlesi size ne çağrıştırıyor?” diye sordu.

TÜRK Eğitim-Sen, “Öğrenci andı konusuna hukuki süreci sonuna kadar sürdüreceğiz. Öğrenci andının içerdiği değer ve anlayışın bu memlekette baki kalması için eğitim çalışanları olarak üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz” açıklaması yaptı.

BİLİYOR MUSUNUZ?

GDO’lu ürün ve yem ithalatının arttığını bildiren CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in, vatandaşlar arasında yayınlaşan GDO’lu ürün ve yem ithalatıyla ilgili kuşkuları soru önergesiyle Meclis gündemine taşıdığını...

KOCAELİ milletvekili Tahsin Tarhan’ın, stajyerler için bir kanun teklifi vererek, ortaöğretim stajyer öğrencileri, staj boyunca ücret alırken yükseköğretimdekilerin almamasının adaletsizliğe ve eşitsizliğe yol açtığını söyleyerek, bu nedenle 1 milyon 440 bin 762 stajyer için adaletli bir ücret belirlenmesini istediğini...