İstanbul’a yeni yüz

İSTANBUL 50 yılda 12 milyon göç aldı; çok yanlış yapıldı, yerleşim alanları iyi kurgulanmadı, geçmişin yanlışları ile bir gecekondu kültürü oluşturuldu; hatta bu model yaylalara kadar taşındı; faturası ise ağır oldu, milli servet gitti.’

Haberin Devamı

Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Türkiye Genç İşadamları Derneği’nin (TÜGİAD) önceki akşam Ceylan Otel’de konuğuydu; genel bir özeleştiriden yola çıkarak kentte yapılanların ‘mevzii şeyler’ olduğunu, planlı bir İstanbul yaratmak amacıyla ciddi bir yatırım atağı başlattıklarını söyledi. ‘İstanbul belediyeciliği Anadolu kentlerine örnek olacak’ diye konuştu.

Dr. Topbaş’ın söyledikleri özetle şöyle:

- NAZIM PLAN atölyesini kurduk, bir yıl içinde bitireceğiz. İzmit’den Tekirdağ’a kadar İstanbul’u ekonomik kalkınma için de kurgulayacağız. İmarla ilgili dosyalar internet sitemizde yayınlanacak, artık gizlilik kalmayacak. Harvard Üniversitesi’nin şehir planlama ve peyzaj bölümünden bir öğretim görevlisi geldi, bizi 550 doktora öğrencisi izlemeye aldı.

İSTANBUL’da imar yoğunluğunda yaklaşık %50 fazlalık var; artık imar yoğunluğu arttırılmayacak. Yüksek katlar azaltılacak. Nasıl mı? Depreme karşı vatandaşlarımız ne yazık ki duyarlı değil; çürük binalarda oturanlar yeniden kredi kullanarak binalarını yenilemek durumundalar. Ciddi bir kaynağa ihtiyaç var ama kredi sistemi ile bu güvenlikleri sağlamaları gerek. Bu proje çercevesinde örneğin zamanında 7 katlı bir bina yeniden yapılırken, imar planı 5 kat ise bu seviyeye indirilecek. Bu konuda yasal düzenlemeler yapılacak.

(Bu arada başkan, Maslak’ta projelendirilen bir otelin 52 kata çıkarılması önerisine trafik yoğunluğu nedeniyle ‘ben 10 metre kaldırımı olan bir gökdelene izin vermem. Büyükdere Caddesi yarın çıkmaz sokak olacak’ diye karşı çıkıyor. İlerde yapı yoğunluğu olan bölgelere araç girmemesi için OGS gibi bir sistem getirmeyi düşündüklerini de söylüyor.)

Topbaş, yeni meydanlardan turizm bölgelerine, ulaşıma kadar uzanan bir dizi projeyi anlatıyor. Verdiği bilgiler çok kişiyi etkilemedi değil. Bir anlamda da hakkında daha bir şey yapmadığı yolundaki eleştirileri yanıtlar gibiydi Başkan... Nitekim TUGİAD Başkanı Murat Saraylı, ‘Gözünüzdeki parlaklığı gördüm’ deyince moral buldu. Başkan enerjisini sabah ve akşam yediği elmada bulduğunu söyledi. İstanbul’la ilgili projeleri anlatmaya devam edeceğiz.

Yerli malı yurdun malı, herkes onu kullanmalı, ama...

ATAKÖY’deki marina, alışveriş merkezi (Galleria) ve iki otel (Crown Plaza ve Hollidy Inn) Özal döneminde yapıldı. Arsaları, Emlakbank’a aitti. Galleria, Türkiye’nin ilk alışveriş merkeziydi; Ataköy Marinası da, yine Türkiye’nin ilk en büyük ve beş çıpalı marinası sayıldı.

Daha sonra bu yerlerde hisse değişimi oldu; kapatılan Emlakbank’ın hisseleri Özelleştirme İdaresi’ne (%59.9) geçti; Vakıfbank’ın hissesi de %39.9 olarak kaldı. Galleria’nın yapımcısı Hüseyin Bayraktar’ın da ‘altın hisse’ (%1) sahibi olduğu biliniyor.

Özelleştirme İdaresi iki otel, marina ve alışveriş merkezini, geçen yılın sonuna doğru 33 yıllığına işletme hakkını devretti. Bunlardan 14’ü ihaleye başvurdu, 2’si elendi. Sonuçta ihaleyi Ataköy Denizcilik Yatırım Ortaklığı A.Ş. (Ortaklar; Metin Kalkavan, Gündüz Kaptanoğlu, Ahmet Sabancı Mehmet N. Günal) 120 milyon 250 bin dolara Özelleştirme İdaresi’nin hisselerini aldı. Vakıfbank hisseleri ise, şartnameye göre aynı şartlarda devredilecek; bu miktar 80 milyar dolar tutuyor. Bu durumda, alacaklar KDV dahil 208 milyon dolar ödemiş olacaklar.

Bundan bir süre önce Rekabet Kurulu
satışa onay verdi; şimdi son kararı Başbakan’ın başkanlığında altı bakandan oluşan Özelleştirme Yüksek Kurulu verecek. Buraya kadar her şey normal.

Bu arada, özelleştirilen 3 şirketin amortismanlardan birikmiş 20 milyon dolar nakit parası bulunduğunu da belirtelim.

VAKIFBANK’TAN VAKIFBANK’A

Peki yeni şirket parayı nasıl ödeyecek? Kamuoyuna henüz resmen yansımayan ancak ÖİB çevrelerinde anlatılanlara bakalım:

‘Dört ortaklı yeni şirketin ortaklarının cepten hiç para çıkarmadıkları anlaşılıyor. Daha sonra yeri üzerine geçecek Vakıfbank hisselerinin karşılığında, Vakıfbank’tan 80 milyon dolar kredi kullandılar. Yani, hisseleri ipotek verdiler. Ayrıca Denizcilik Bankası’ndan 50 milyon dolar kredi kullanacakları da belirtiliyor. Özelleştirilen kurumlar hep kár ettiler. Otellerin doluluk oranı %85’ten aşağıya düşmedi. Peki özelleştirmenin amacı sıcak para getirmek değil midir? Ama burada böyle bir durum yok. Önemli bir bölümü de devlet bankasından alınmış kredi var; ama yabancı kredi yok. Böyle bir özelleştirme de sıkıntı yaratmaz mı?’

Sahi Ataköy marina, alışveriş merkezi ve iki otel daha önceden kredi ile yapıldı, fakat öden(e)medi, battı ve sonunda devletin bankalarının (Emlakbank ve Vakıfbank) eline geçmemiş miydi?

Bizler geçmişten hiç ders almıyoruz.

Susuzluk alarmı

İSKİ
Genel Müdürü D. Ali Çodur ilk kez dün barajların doluluğun %48’e düşmesinden tedirgin olduğunu açıkladı. Barajlar boşalırken, nisan yağmurları ne kadar etkili olabilir? Peki hala inşaat firmaları, TOKİ ve KİPTAŞ binlerce konut yapmaya başlarken, su kaynaklarının kıt olduğu hiç düşünülmez mi? Hoyratça tüketilen yeraltı sularıyla tekstil sanayiini yürütmeye çalışan bir ülke, Anadolu’da yeni cazibe merkezleri yaratmayı neden akıl etmez? 1. sınıf tarım alanlarına plansız bina ve fabrika ile doldurursak AB’den mutlaka uyarı gelecektir.

İlerici kimdir

ÖZDEMİR İnce
ile Taha Akyol arasında ‘ilerici-gerici’ tartışması başladı.

Ben halktan biri olarak, kendimi ilerici kabul ederek, laf ebeliği yapmadan, kısaca ilerici kimdir sorusunu şöyle yanıtlıyorum:

‘Cumhuriyetimizin devrim yasalarına inanmış, korumayı görev edinmiş, dinini Allah’ı ile kendisi arasında yaşayan, dini siyasete ve ticarete karıştırmayan, her konuda kadın erkek eşitliğine inanmış, yurdunu ve ulusunu seven kişiler ilericidir.’

Oral ANTMEN


Tarih affetmez

Haberin Devamı

SAYIN Başbakanım;

Haberin Devamı

Sorgun ormanı, Antalya Gazipaşa sahil bandında tek kalmış, Akdeniz ile kucak kucağa, yüzyıllardır bölge halkının ve bu yöreye gelen turistlerin sosyal yaşamında önemli bir yer tutan, içinde tüm dünyada nesli tükenmekte olan bitki ve hayvanları barındırarak ekolojik sisteme katkı sağlayan bir doğa harikasıdır.

3120 dönümlük bu muhteşem orman, her kentin ve bu kentte yaşayanların, kenti simgeleyen alanları koruma, topluma kazandırma, bu alanlar ile ilgili kararlar verilirken müdahil olma hakkının, demokratik yaşamın vazgeçilmez bir parçası sayıldığı ortamda, Kültür ve Turizm Bakanlığınız tarafından, yöre halkının görüşleri alınmadan, 49 yıllığına golf sahası ve otel yapılmak üzere turizm şirketlerine tahsis edilmiştir.

Haberin Devamı

Bölgenin karakteristik bir özelliği olan kumulların hareketini engelleyen bu ormandan, golf sahası ve otel yapımı için yaşları 50-600 yıl arası 200.000 çam ağacı acımasızca kesilecektir.

Yurdumuz, Avrupa-Asya kuş göç yolu üzerinde bulunan bir bölgedir.

GOLF SU İSTER

İklimin ve doğal bitki örtüsünün uygun olduğu K. Amerika, K. Avrupa, İngiltere gibi ülkelerde doğa dostu bir spor olarak benimsenen golf, Akdeniz gibi kurak ve su kıtlığı çeken bölgelerde gerek çim bakımından doğacak kimyasal artıkların yeraltı sularına karışması gerekse aşırı su tüketiminden çevre-ekolojik denge için zararlı bir spora dönüşebilmektedir. Biz bu bölgede turizmden ekmek yiyen insanlarız. Ve deneyimlerimiz bizi doğal dengenin bozulduğu, bırakın ormanları yok etmeyi, çevrenin korunmadığı her bölgede çok kısa bir süre sonra artık turizmin bittiğini göstermiştir. Sermaye hemen başka bir bölgeye kayarak para kazanmaya devam edebilir.

Haberin Devamı

BURASI KAYNIYOR

Lütfen bu konudaki duyarlılığımızı siz de Kültür Ve Turizm Bakanınız gibi ‘üç-beş karnı tok çevrecinin lafları’olarak değerlendirmeyin. Burası kaynıyor ve yapılan bu yanlış tahsis kararlarının altında hangi gizli pazarlıkların yattığı sorgulanıyor.

Size dünyanın çeşitli bölgelerinden de olmak üzere 66.000 adet protestocunun isim soyadı ve meslek gruplarını yollayabiliriz. www.sorgun.org sitesinde görülebilir. Sizden, kesimler başlamadan bu katliama son vermek için gerekli girişimleri yapmanızı bekliyor, her ilde bir orman kampanyasını hayata geçirmenizi diliyoruz.

Ali YÜKSER- Side Doğa Gönüllüleri adına

BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN

Ölüm ölene bayram, bayrama sevinmek var;

Oh ne güzel, bayramda tahta ata binmek var!
..

(Necip Fazıl Kısakürek)

Haberin Devamı

GÜNÜN SÖZÜ


'(Başbakan’ın tarım paketi için) Ortada müjde yok, paket yok, ortada sadece çiftçinin perişanlığı ve iktidarın aymazlığı var.’

(DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar)

Biliyor musunuz

Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ın, ölümünün 82. yılında Kosova Türk Kadınlar Derneği’nin düzenlediği törenle anıldığını, törene Kosova’da görev yapan Türk Tabur Görev Kuvvet Komutanlığı’nın subaylarının yanı sıra çok sayıda Kosovalı üst düzey temsilcilerinin katıldığını...

MESAJ PANOSU

TEDAVÜLE
tertemiz kağıt paralar çıktı. ‘Temiz param’ gibi bir kampanyayı başlatmanın tam zamanı gibi görünüyor. Birileri bu işi yapamaz mı? Örneğin bankalar, finans kuruluşları.

Prof. Melih AKTAN- İSTANBUL

Yazarın Tüm Yazıları