Paylaş
Yerel seçime bağlı olarak siyasi irade üzerinde ‘oy’ tercihi dikkat çekiyor.
- 16 milyon emekli, dul ve yetim 10 bin TL tutarındaki en düşük aylığın revize edilerek daha yükseltilmesini, 8 bin TL seyyanen zam verilmesini, bayram ikramiyesinin en az 5 bin TL olmasını, sağlık kesintilerinin sonlandırılmasını istiyor. (Hükümet bayram ikramiyesini 3 bin lira olarak ilan etti.)
- 700 bini aşkın kamu işçisi için geçen yıl bağıtlanan sözleşme farklı dönemlerdeki ücret artışının yürürlük tarihi, imzalanan ek protokol ile öne çekildi. Bu sayede 230 bin kamu işçisine yüzde 32.57 oranında artış sağlandı. Türk-İş, enflasyona karşı hükümetten yeni ek zam talep etti. Hak-İş de bu yöndeki görüşünü hükümete iletti.
- Çoğunluğu belediyeler, karayolları ve enerji sektöründe çalışanlar olmak üzere 100 bine yakın KİT taşeronu işçi kadroya geçirilmeyi bekliyor. Önceki yıllarda 1 milyona yakın taşeron işçiye kadro verilmişti. Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, 90 bin emekçinin yerel seçim öncesi kadro hakkı edinebilmesi için Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmelerini sürdürüyor.
- Türkiye Kamu-Sen, yüzde 15 ile bağıtlanan sözleşmenin ardından yüzde 58.46 zam yapılması çağrısında bulundu.
- Birinci dereceye yükselen tüm memurlar, maaş ve ikramiyelerinde göreceli artış sağlayacak 3600 ek gösterge düzenlemesinin çıkmasını
umutla bekliyor.
- EYT yasasından yararlanamayarak emeklilik hakkı edinemeyen yüz binlerce kişi, kademeli emeklilik sistemi ile eşitsizliğin ve hak kaybının giderilmesine yönelik mitinglerle sesini duyurmaya çalışıyor. EMADER (Emeklilikte Adalet Derneği) öncülüğünde ikinci mitinglerini de yaptılar.
Çalıştıkları süre emeklilikten sayılmayan 250 bin stajyer ve çırak da borçlanma hakkı getirilerek emeklerinin değerlendirilmesini istiyor.
Hükümet, 31 Mart’a dek istemlerine olumlu yanıt verir mi göreceğiz.
Şükrü KARAMAN
GÜNÜN SÖZÜ
“Kemal Kılıçdaroğlu’nun yeniden genel başkan olmasına 46 gün kaldı. Seçimlerde
görüşeceğiz.”
Ayşe NAZ
İBB’DE CHP’NİN RANT DAVALARI, İZLENMEDİĞİ İÇİN DÜŞÜYOR
HÜSEYİN SAĞ: 600 DAVAYA ACIRIM!
İBB’de iki dönem İBB Meclis üyeliğinde ‘sarsıcı’ göreviyle ranta dayalı iş yapmak isteyenlere karşı çıkan Hüseyin Sağ aradı, “Çok üzüntülüyüm” dedi. Anladık ki, imarla ilgili hukuk mücadelesi boşa çıkıyordu. Yaşamında İstanbul’u korumak için bu sorunları her zaman dert edinmiştir. Aynı dönemlerde birlikte meclis üyeliği yaptığı Serdar Bayraktar, Hakkı Sağlam ve diğer bazı meclis üyeleri ile birlikte izleme komisyonu kararı ile açtıkları davaların tek tek düştüğünü öğrenince kahroluyor bizim Hüseyin Sağ.
Halbuki ne zorluklarla bu davaları takip ediyordu, yakınları gayet iyi biliyordu. CHP’nin özensiz kadroları takipçi değil demek ki... Son döneme bakarsak, CHP İstanbul İl Kongresi’nde İl Başkanı Özgür Çelik, “İstanbul’da imar rantına müsaade etmedik, etmeyeceğiz”, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu “Parsel bazında plan değişikliğine müsaade etmedik” diyorlar. Gerçekler öyle mi? İmamoğlu ve CHP İmar Komisyonu üyeleri, parsel bazında sorunlu plan değişikliklerini bölge planları içine katarak gözden kaçırdılar! Buna ne derler ‘çakallık’. Bölge planlarında parsel sayısı çok olduğu için meclis üyeleri tarafından rantın yakalanması zordur. Hatta CHP’li üyelerin açtığı, kazandıkları davalara karşı itiraz ettiler; yetmedi kazanılan davayı kadük hale getirmek için yeni planlar yaptılar.
Bir önceki dönem CHP İstanbul İl Başkanlığı’nda kent suçları izleme komisyonu oluşturulmuştu. Kente zarar verildiğine inandılar ve imar rantını önlemek için 600’e yakın, çoğu İBB’ye karşı dava açıldı. Davaların önemli kısmı devam ediyor.
İBB’ye karşı açılan davalarda CHP İstanbul İl Başkanlığı davaların devamı ve kazanılması için ne yapıyor? Ne yazık ki hiçbir şey. Davaları takip eden avukat yok. Davaların devam edilmesi için posta ücretleri, avukatlık ücretleri, bilirkişi ücretleri ödenmiyor, dolayısı ile davalar düşüyor tabii ki... Davaların açılmasına İl Başkanı’nın başkanlığında toplanan il yöneticileri, meclis üyeleri karar aldılar.
Davalar takip edilmediği ve masrafları yatırılmadığından dolayı düştüğünde ne dendiğine yeni bir sözcük kullanmak gerekir. Biliniz ki, menfaat karşılığı davalar bilerek takip edilmedi. Bu söylentiler açık şekilde ortaya döküldü. Bu davalar kişilerin açtığı davalar olabilir ancak davalar düştüğünde, CHP’nin kurumsal kimliğine zarar verdiği niye dikkate alınmaz? Her defasında imar rantını vurgu yapan İmamoğlu ve Çelik niye bir önceki dönem CHP’li meclis üyelerinin açtığı davaları takip ettirmezler, davaların kaybedilmesine yol açarlar!
MESAJ PANOSU
- ARAMIZDAN ayrılışının 63. yıldönümünde aydınlanmacı Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel’e saygı ‘Hasan Âli Yücel’den günümüze’ açık oturumu bugün 14.00’de Ankara Köy Enstitüleri ve Çağdaş Eğitim Vakfı’nda yapılacak. Yönlendirici: Tane Güral Özek, gitar dinletisi: Dorukhan Ersin. Konuşmacılar: Erdal Atıcı, Doğan Dağdelen, Öğr. Gör. Hasan Eren Çalışkan.
- DİN İşleri Yüksek Kurulu üyesi İdris Bozkurt: “Torpille işe girmek hoş değil, ama kazanç helaldir.”
- CELAL Şengör, Atatürk’e hakaret ettiği gerekçesiyle Şevki Yılmaz hakkında suç duyurusunda bulundu.
- ÜMRANİYE’de uyuşturucu ile mücadelede çok kararlıyız. Uyuşturucu satıcılarına kan kusturacak, uyuşturucunun kökünü kazıyacağım. Aykut ERDOĞDU
Paylaş