‘Gülümseyiniz Vize’desiniz’

Makedonya çevresi ve Balkanlar’dan doğuya doğru gelen insan akımlarından doğrudan etkilenmiş hep... Tarihi MÖ 3000’lere kadar gidiyor. Trakya bölgesine ilk yerleşen kavimlere Traklar adı verilmiş; bir dönem de Traklara başkentlik yapmış Vize... O zamanki adı ‘Bizye’ imiş. Trakya bölgesindeki 400 tümülüsten 44’ünün (çok azı ayakta durabiliyor) Vize bölgesinde bulunması tarihi zenginliğini gösteriyor. Traklardan sonra Romalıların egemenliğine girmiş bölge. Osmanlılar’ın bölgeyi ele geçirmesi ise Süleyman Paşa eliyle 1357’de başlamış. Vize kısa sürelerle Bulgaristan ve Yunanistan’ın işgaline uğramış; doğası ve tarihi hep tahribe uğramış. Ve Kurtuluş Savaşı’ndan sonra 1923’te belediye olmuş.

Vize bugün geleceğe umutla bakıyor; çünkü ilçede ilkçağdan kalan çok sayıda antik eser bulunuyor. İlçenin gözden uzak olması nedeniyle bazıları ayakta kalabilmiş böylece...

Ama onların izlerinin de yok olmaması için hükümetin bölge için bir ‘master’ plan düşünmesi gerekiyor. Ayrıca özel bir çalışmaya gerek yok; bölgeyi bilen arkeologlar ve tarihini gün ışığına çıkaran bilim adamları var. Vize’ye son yıllarda bölge insanı sahip çıkmaya çalışıyor.

KÜLTÜR SEKTÖRÜ

Kaymakam Tuncay Sonel ve Belediye Başkanı Selçuk Yılmaz el ele verip ‘II. Tarih ve Kültür Sempozyumu’ düzenlediler hafta sonu... İÜ, Marmara ve Trakya üniversitelerinden çok sayıda öğretim üyesi katıldı etkinliklere... Balkan Savaşı üzerinde uzmanlığı bilinen Prof. Hüseyin Salman bu çalışmalara öncülük ediyor; Vize’de nasıl bir ‘kültür sektörü’ yaratılabilir diye.

Kitap halinde yayınlanacak konuşmalardan, bölgedenin ‘kutsal ve politik’ kimliği ile Osmanlı döneminin ünlü tarihçisi Behişti, şair Kaygusuz Aladdin, Osmanlı’nın eğitim dünyasının çağdaşlaşmasında önemli bir isim olan Selim Sabit Efendi ile ilgili birçok yeni bilgi gün ışığına çıkartılıyor.

Vize’de ilk arkeolojik araştırmalar Atatürk’ün emriyle 1936-38 arasında dokuz tümülüsün bilimsel çalışmasının yapılmasıyla başlamış. Ancak Atatürk’ün ölümünden sonra 1980’lere kadar ciddi bir çalışma olmamış... 1980’li yıllardan sonra ‘Preshistorik’ araştırmalara yönelik bazı yüzey araştırmaları Prof. Mehmet Özdoğan tarafından yapılmış, 1991’de Kırklareli Müzesi’nin kurulması ile birlikte Trakya Üniversitesi Arkeoloji ve Sanat tarihi bölümünden Prof. Özkan Ertuğrul, Prof. Engin Beksaç ve Prof. Ahmet Siphioğlu ile birlikte antik tiyatro kazı çalışmaları başlatılmış... Trakya’daki tek antik tiyatro (2. yüzyıl Geç Roma dönemi) ortaya çıkartılmış. Neyse kurtarılan parçaları Müze Müdürü Zülküf Yılmaz Kırklareli Müzesi’nde toplamış, iyi de etmiş... Ancak antik tiyatronun yer aldığı Çömlektepe höyüğünün kamulaştırılması ve geniş kapsamlı bir projenin hayata geçirilmesi gerekiyor.

Vize Belediye Başkanı Selçuk Yılmaz, definecilerden saldırısından kurtarabildikleri tarihi ve kültür zenginliklerini ortaya çıkarıp Vize’yi dikkatlere sunacaklarını söylüyor.

Sitemim Demirel’e

SAYIN Demirel’in ‘türbanlı Cumhurbaşkanı eşi’ ile ilgili düşüncelerini hayretler içerisinde kalarak takip ediyoruz. Yılların ‘cumbabası’ diyor ki, ‘yasa lazım’ ve de ekliyor: ‘O onların tasası değil. Bu, Çankaya’da başı sarılı hanım olmaz diyenlerin tasası olacak. Onlar demokratik yoldan bunu yapmaya çalışacaklar. Benim söylediğim, demokrasi ve hukuk içinde bunun yolu. Demokrasi içinde anarşi istemiyorsanız, halkın ikna edilmesi, rızası esas olacak...’ Yaklaşık 40 yıldır siyasi hayatın içinde olan ve kendisine ‘baba’ denilen birisinin biraz dönüp geçmişine bakması gerekiyor. Bugünden sorumlu olmayan ancak Türkiye’nin dünün sonuçlarıyla ortaya çıkan iktidardan hiç sorumlu değil mi?

Bu sözlerine ve ortaya çıkan manzaraya isyan ediyorum. Yıllarca bu insanların manevi değerlerini kullanarak ‘din’ eksenli politikalar yürüt, en çok imam hatip açmakla övün; onları tarikatların kucağına it sonra da de ki ‘Ben laik, demokratik cumhuriyeti ve Atatürk ilkelerini savunuyorum’ ve ‘CHP’ye git, derdini anlat.’

Bu politikalar sonucunda ortaya çıkan Türkiye’nin nereye geldiğini gösteren acı bir itiraftır.

CHP’yi bugüne kadar dine karşı, vatan haini, komünist diye gösterip halkı gerçek vatanseverlere karşı örgütleyen sanki kendisi değil mi? Bu görüntünün oluşmasında Sayın Demirel’in hiç katkısı yok mudur, bu durumdan hiç rahatsızlık hissetmiyor mu?

Dr. Emin Bülent ERENOGLU

Stuttgart-ALMANYA

Toplu namaz çağrısı

İSTANBUL Milletvekili Emin Şirin, İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu’ya soruyor: ‘İstanbul Anadoluhisarı’nda yoldan görünür şekilde ‘Beykoz Belediye Başkanlığı’ tarafından asılan bez afiş şu şekildedir:

‘Anadoluhisarı Toplarönü Namazgahında cuma namazları başlıyor. Tüm Beykozlular davetlidir. Muharrem Ergül, Beykoz Belediye Başkanı.’

Toplu cuma namazları tertiplemek ve bunları bez afişlerle halka duyurmak ilçe belediye başkanlarının veya diğer belediye başkanlarının görev kapsamı içinde midir? Belediyelerin toplu namaz organizasyonu laik devlet idaresi prensibi ile bağdaşmakta mıdır?’

Gürültü kontrolü

EĞLENCE yerlerinden kaynaklanan şikayetler üzerine İstanbul Çevre ve Orman İl Müdürü Doç. Mehmet Emin Birpınar, gürültü kirliliğine karşı işyerlerini uyarıyor:

Gürültü Kontrol Yönetmeliği’ne göre, eğlence yerlerinde elektronik olarak yükseltilmiş müzik seslerinin ses seviyeleri kaynağın hemen yakınında 90 dBA’yı; konutlar, bahçe ve balkonlar, avlular gibi özel yerleşim alanlarında gürültü düzeyleri 5 dBA’yı aşamıyor. İşyerleri kontrollere karşı monitördeki değerleri dijital olarak göstermek zorundalar.

Türkevi’nde ilginç diyaloglar

BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, Amerika’dan Türkiye’ye hareket etmeden önce New York’taki Türkevi’nde Türklerle bir araya gelmiş. Erdoğan’a ilgi büyük olmuş, sansursuz.com’dan özetle aktarıyoruz:

‘New York’ta hava sıcak; Türkevi’nin havalandırması çalışmıyor. New York’ta yaşayan vatandaşlarımız, işadamlarımız ve diplomatlarımız 8. katı doldurmuş... Başbakan’a ilginç istekler de geldi. Bir genç, Erdoğan’dan Türk bayrağını imzalamasını isteyince Başbakan, Türk bayrağıyla kürsüye çıktı ve bayrağı orada imzaladı. Yaşlıca bir vatandaş da Erdoğan’a yaklaşarak ‘size iki isteğimi iletmek istiyorum’ dedi. ‘Birincisi Türkiye’nin iç borç açığını kapatmak için Amerika’daki Türkler adına para vermek istiyorum’ deyince Başbakan Erdoğan hafiften bir kahkaha atarak, ‘Abdullah Bey, gelin dinleyin bakın vatandaş ne diyor’ dedi. Dışişleri BakanıAbdullah Gül de gelince vatandaş ikinci isteğini söyledi: ‘Sayın Başbakanım, mescit demiyorum ama Türkevi’ne gelince dini ihtiyaçlarımızı karşılayabileceğimiz bir mekanın ayrılmasını talep ediyorum.’ O zaman da Erdoğan, New York Başkonsolosu Ömer Önhon’a dönerek, ‘Ömer Bey, lütfen gerekeni yapın’ talimatını verdi.’

Erdoğan’ın dört günlük ABD gezisi daha çok konuşulacak gibi gözüküyor.

GÜNÜN SÖZÜ

‘Başbakan ve İçişleri Bakanı, Hanefi Avcı’yı neden görevden aldıklarına cevap veremiyorlarsa AKP’nin ampulü patlamıştır. Bu iş hükümetin kırılma noktasıdır. Hükümet sağ kolunu kesmiştir.’

(İstanbul eski Emniyet Müdürü ve eski Ulaştırma Bakanı Necdet Menzir)

MESAJ PANOSU

İSTANBUL Marmaray Projesi ve Boğaz geçişlerinde tüp geçişin önemi, depremlerde risk taşıyıp taşımayacağı konusunu İMO bugün 10.00’dan itibaren Yıldız Teknik Üniversitesindeki toplantıda tartışılıyor. Konuşmacılar; Prof. Güngör Evren, Prof. Haluk Gerçek, Niyazi Zalgı, Doç. Rafet Bozdoğan, Prof. Mustafa Erdik, Dr. Önder Çetin, Cemal Gökçe, İsmail Karamut, Hüseyin Belkaya, Prof. Zerrin Bayraktar ve inşaatı yapan konsorsiyumun temsilcileri. 0212-248 36 42

BOĞAZİÇİ Üniversitesi ve TÜSİAD’ın ‘BM’de Reform, Güvenlik Konseyi ve Türkiye’ forumu; konuşmacılar Cem Duna, Şaban Dişli, Prof. Kemal Kirisçi, Dr. Volmer Ludger, Tunç Üğdül, Prof. Umberto Gori, Doç. Gülden Ayman. Bugün Swiss Otel, 09.30-12.30.