ANKARA’da uzun yıllar saygın olarak tanıdığımız bir gazeteci yazıyor:
“Ankara kökenli ‘Beyaz TV’de, siyasetçi, PKK muhalifi İbrahim Güçlü ve Nagehan Alçı, ‘ünlü’ sunucu Latif Şimşek, son güncel olayları konuşuyorlar. Tabii ki ‘Kürt sorunu’... Program biterken Şimşek, Çankaya Belediyesi’nin bir rock etkinliğini ekrana getiriyor. Özellikle de ‘şehitlerin olduğu gün’ ifadesini kullanıyor:Ekranın altında da “CHP’li belediyenin konserinde şok görüntüler” yazıyor. Sunucunun provoke ettiği olay, kadın bir sanatçının yüzünü zarif bir ‘çarşaf’la kapatması ve dans etmesi... Birçok tiyatro oyununda olduğu gibi... Bir iki dakikalık gösteri. Ardından Melih Gökçek’in görüntüleri ekrana geliyor ve “Çankaya Belediyesi’nin bu etkinliğini kınıyorum” diyor. Sunucu Rasim Ozan Kütahyalı’nın eşi Nagehan Hanım’a bu ne skandal diye soruyor: “Altı kaval üstü Şişhane!... Altı şehidin kaldırıldığı gün böyle bir rock konseri nasıl yapılabiliyor.” Bir subay kızı olan ve AKP’ye yakınlığı ile bilinen Kütahyalı ile evlenen, 1-1.5 yıldır eşinin etkisinde girmiş olan Alçı “İslamı küçülten bir durum...” diyor.
TAHRİK DEĞİL Mİ?
İnsan Gökçek’in ‘tahrikleri’ne ‘destek’ verip rol alanların halini gördükçe gerçekten üzülüyor. Bu yayıncılık değil ki... Yoksa, Nagehan Hanım televizyon televizyona koşarken çok mu yorgun? Gökçek “Çok kötü bir olay, yürekten tenkit diyorum!” diye konuşuyor. Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık’a “Bu gösteri neyi anlatmak istiyor, sanatçı kim?” diye sormuyor; sunucu Latif Güçlü!.. Soramaz. O dansöz değil, dans eden bir kadın! Eğer sorarsa Gökçeklerin kendisine ne yapabileceğini biliyor. Aslında gazetecilik ilkelerini yerle bir ediyor. Bir program arasına iliştirilmiş bir ‘kin’ haberi; dini de kullanarak... Şimşek, programda ‘gazı’ verdikçe Nagehan Alçı “Şok geçirdim, şok geçirdim... İslamı küçülten bir olay, İslamı küçülten bir olay!..” diyebiliyordu ancak. Bir söz daha vardı, Çankaya Belediyesi’ne yönelik: “CHP bunu yapabiliyorsa, CHP’den her türlü kötülük beklenebilir.” Melih Gökçek’in tam aradığı fırsattı; önümüzdeki yerel seçimlerde ‘CHP’ye ve Çankaya Belediyesi’ne karşı kullanabileceği ‘malzemeydi’ bunlar. Aynen, eski rakibi Murat Karayalçın’a, son iki seçimde yaptığı, davalık olan, ‘Murat Karayalçın PKK’yı terör örgütü olarak kabul etmiyor’ ve ‘Sayın Karayalçın teröristlerin yanında’ ‘iddialarını’ seçim malzemesi yapması gibi... Gökçek’in klasik taktikleri değil midir bunlar? “Kuşa bak!...” Programın sonunda İbrahim Güçlü eleştirinin dozunu kaçırdınız der gibiydi iki programcıya... RTÜK üyeleri görüntüleri bir seyreder mi? Sahi bu TV’nin sahibi kimdir? Yazık bu ülkeye!