Paylaş
Çok iddialı bir söz. Antalya’nın lezzetlerini de dünya markası haline getirmek için çok iyi hazırlandıklarını söylüyor Böcek. Güzel Antalya her şeyi hak ediyor. Atatürk’ün “Antalya hiç şüphesiz dünyanın en güzel yeridir” dediğini hatırlatalım.
Böcek geniş bir davetli kitlesini ağırlayacaklarını söyledi. Karaalioğlu Parkı’nda 1 Eylül’de, ‘Antalya’dan Dünyaya’ söylemiyle başlayacak etkinliğin üç gün süreceğini anlattı. “FoodFest Antalya” İçerik Direktörü Gökmen Sözen, etkinliğe dünyanın dört bir yanından ‘Michelin Yıldızları’ şeflerin katılacağını bildirdi. Festivalde kentin yöresel tatlarının gelen şeflerle yurtdışına tanıtımı hedeflenirken, etkinlikte aynı zamanda söyleşiler, paneller, yarışmalar, workshop’lar da düzenlenecek.
Şu sözü ilginçti Böcek’in: “Biz her yıl milyonlarca turisti ağırlayan Antalyamız için bu kapıyı açtık. Bu sayede şehrimiz artık sadece güneşi, denizi ve mavisiyle değil, yerel mutfağının cazibesi ile de tercih edilir hale geldi.”
Biz dahil konuk gazetecilerin çoğu sunulan programı ve yürütülen hazırlıkları beğendiklerini söyleyerek Böcek’i kutladılar. Biz de kendisine “Bu sözlerimizi yalakalık olarak algılamayın” deme gereği duyduğumuzu da ekledik.
YEMEK FESTİVALLERİ
- Antalya’dan başka yemek festivalleri düzenlenen kentler şöyle:
Hatay Uluslararası Gastronomi Festivali (2’nci yılda), Uluslararası Gaziantep Gastronomi Festivali (5’nci yılda), Bursa Gastronomi Festivali, İzmir Gurmefest, Adana Lezzet Festivali, Afyon Gastronomi Festivali, Mengen Aşçılık ve Turizm Festivali, İstanbul Mutfak Günleri, Gastrofest Çanakkale, Konya Gastrofest. (Silivri’nin Ortaköy’ünde de Börek Festivali yapılıyor.)
Bu arada gözlerimiz Kayseri, Kastamonu, Diyarbakır, Trabzon, Bursa, Eskişehir’de bu tür festivalleri ve de markaları aradı!
GÜNÜN SÖZÜ
“Mizahın olmadığı yerde yaşamak zor ama her şeyin mizah olduğu bir yerde de yaşamak olanaksızdır...” Bertolt BRECHT
ANTALYA’DA EMNİYET DENETİMİ VATANDAŞLARI BEZDİRMİŞ
Antalya Havalimanı’ndan şehre giderken bizi taşıyan şoför kentteki aşırı trafik denetiminden yakındı. Öyle ki nefes alamıyorlarmış. 24 saat süreyle kentin ara sokakları dahil her tarafında ‘çevirme’ ve ‘kontrol’ yapılıyormuş. Bu da turizm kentindeki ‘eğlence’ dünyasının, ‘gece hayatının’, ‘eş-dost-arkadaş’ ilişkilerinin olumsuz etkilenmesine neden oluyormuş. Lokantacılar dahi bu nedenle müşteri kaybına uğradıklarını söylüyorlar. Hele ‘alkol alanlar’ için durum daha kötüymüş, taksi fiyatlarının yükselmesi karşısında vatandaşlar sokağa çıkamaz duruma gelmiş.
‘Trafik cezalarının yüksekliğini’ de hatırlatıyor şoför esnafımız. “Emin olun bu aşırı trafik denetimi, hem bizi hem lokantacıyı hem de müşterilerin canını bezdiriyor. Evet denetim yapılır ama bir haddi vardır, insanları sıkıştırmanın bu kadarı da fazla değil mi?” diyorlar.
Malatya’dan gelen yeni valimiz Hulusi Şahin ile Emniyet Müdürü’müz Orhan Çevik’in bu konuda yaşama uyumlu trafik ve kontrolüne özen göstermeleri gerekmiyor mu? Kendilerine haber verelim, vatandaşlar çareyi kurdukları sosyal medya gruplarında bulup kendilerince önlem almaya çalışıyorlar.
GENEL MERKEZ YSK’YA ŞİKÂYET EDİLMİŞ
Antalya’ya gelmişken CHP kongrelerinin ne durumda olduğunu araştırdık. İlginç bir bilgi ile karşılaştık. Genel Merkez’in, il başkanlığının belirlediği merkez ilçelerdeki kongre tarihlerini değiştirmesi üzerine ortalık karışmış. Antalya İl Yönetimi, Genel Merkez’i Yüksek Seçim Kurulu’na şikâyet ederek tarihlere karar verilmesini istemiş. YSK da Muratpaşa dışında Konyaaltı ve Kepez ilçelerinin kongrelerinin il yönetiminin belirlediği tarihte yapılmasına karar vermiş. Muratpaşa kongresi en erken 3 Eylül’de yapılacakmış. Demek ki sadece Genel Merkez değil, Anadolu’daki örgütler de böyle meselelerle uğraşıyormuş. Zaten Antalya’da örgütlerdeki kavga hiç bitmez, belediye başkanları il yönetimine sürekli ‘ayar’ vermeye çalışır.
MESAJ PANOSU
- İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ömrünü dolduran Harmandalı Katı Atık Düzenli Depolama Alanı’nı kapatıbilmek için yıllardır sürdürdüğü yer arayışları çeşitli engellemeler nedeniyle sonuçsuz kalıyor. Yaz aylarında günlük atık miktarı 5 bin tona yaklaşan kentte, tüm onay süreçleri tamamlanan ancak İl Tarım Müdürlüğü’nün itirazına takılan Menderes Gölova’daki rezerv alanına onay verilmezse yeni yer arayışı nedeniyle İzmir’in en az üç yıl daha kaybedeceği belirtiliyor.
Paylaş