Esenyurt’ta neler oluyor

Esenyurt'ta 11.4.2002'de yapılan büyük operasyon sonucu Belediye Başkanı Dr. Gürbüz Çapan görevden alınarak tutuklanmış. İstanbul Valiliği, 1580 sayılı Yerel Yönetimler Yasası'nın 93. maddesi gereğince 4.5.2001 günü Belediye Başkan seçimi kararı almış. Fakat seçime iki saat kala 14 meclis üyesi gözaltına alınarak tutuklanmış. Toplantı ertelendiğinden bu kez 16.5.2001'de Büyükçekmece Kaymakamlığı bir yazı yazarak, Belediye Meclisi'nin olağanüstü toplanarak, bu kez kendi arasında başkan vekili seçeceğini bildirmiş. Yine seçime bir saat kala Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü'nden Vali Erol Çakır'a, oradan da Büyükçekmece Kaymakamı Emin Ergin'e telefonla gelen talimatla seçim ikinci bir emre kadar ertelenmiş.

Ertelemenin arkasında başka nedenler varmış. İddiaya göre, 15'i CHP'li, 8'i FP'li, birer kişi de HADEP, DSP ve Bağımsız'dan olan üyelere diğer ANAP'lı 5 üye ve çevresi tarafından kulislerde baskılar yapılmış:

‘‘ANAP'lı M. Ali Yalçın'ı seçmezseniz, atama yaptırırız.’’

OLAĞANÜSTÜ DURUM

Bu dayatma karşısında uzlaşma olmayınca Bakanlar Kurulu kararı ile Yerel Yönetimler Yasası'nın bu kez 94. maddesi gereğince 'mansup' Belediye Başkanı atanmış; Vali Yardımcısı Abdullah Koçoğlu...

Bu olağanüstü hallerde uygulanan bir idari kararmış...

Tutuklanan meclis üyelerinden 14'ü, 170 gün içerde kaldıktan sonra 25.10.2001'de serbest kalmışlar. Görevlerine döndükleri tarihten itibaren 31 Meclis üyesinden 28'i toplantılara eksiksiz katılıyormuş. (Halen Dr. Gürbüz Çapan, kardeşleri Zeki ve Çetin Çapan ile Seyfettin Karahan, Hıdır Gülen ve Ali Aksu adlı meclis üyeleri cezaevinde bulunuyor.)

Üyeler, Belediye Meclisi'nin çalışmamasından ötürü yakınıyorlar. Bunlardan dördü bize geldiklerinde ‘‘Esenyurt'ta olanların sıkıyönetim dönemlerinde bile yaşanmadığını’’ belirterek şöyle konuşuyorlar:

ÇETE DEĞİLİZ

‘‘Esenyurt'ta bir oyun oynandı; bu oyunun içinde hem CHP, hem de ANAP rol aldı. Bazı kişilerin asılsız ihbarlarıyla bizler tezgáha düşürülerek 'çete' mensubu ilan edildik. Bizler 'çete' değiliz. ANAP seçimle alamadığı başkanlığı, 'siyasi abluka' yaratıp yasadışı yollarla kapmak istiyor. Bizler Meclis iradesinin hákim olmasını istiyoruz. Çapan kardeşlerin içeri alınması yolsuzluktan değil 'Yeni Oluşum' hareketinden ötürüdür.’’

20 kişiden oluşan belediye meclis heyeti, geçen hafta sırasıyla İçişleri Komisyonu Başkanı, MHP'li Mehmet Pak, ANAP Genel Başkan Yardımcısı Sühan Özkan ve MKYK üyesi Adil Aşırım, Murat Karayalçın, CHP Genel Başkan Yardımcısı İnal Batu ve Genel Sekreter Yardımcısı Sinan Yerlikaya, DSP ve DYP Milletvekilleri Necdet Saruhan; Celal Adan ve Hayri Kozakçıoğlu ile görüşmüşler. Parti yetkililerinin tümü, kendilerine ‘‘demokrasi için destek’’ sözü vermişler.

SÜRÜDEN AYRILANI

KURT KAPAR

ANAP'lı Özkan, ‘‘Esenyurt'a başkan atamasının Bakanlar Kurulu tarafından değil prosedür gereği Valilik tarafından yapıldığını ancak bu durumdan Vali Erol Çakır'ın da memnun olmadığını’’ belirterek, ‘‘Türkiye bir hukuk devleti, demokratik hakların kullanımı için ANAP olarak üzerimize düşeni yaparız’’ demiş. Karayalçın da şöyle konuşmuş:

‘‘Esenyurt'la ilgili dava dosyasını okudum. Bir şey yok. Ben Başkan'ın 5 Nisan'daki duruşmada tahliye olacağını umut ediyorum.’’

CHP'li Yerlikaya da, çoğu eski CHP'li olan meclis üyelerine ‘‘Çapan'ın aklanmasını yürekten istiyorum. Bu tutukluluk CHP'lileri üzmüştür. Ama sürüden ayrılanı kurt kapıyor. Keşke partinizden ayrılmasaydınız’’ demiş. Baykal'ın da bu duruma çok üzüldüğünü anlatan Yerlikaya ‘‘Keşke buralara daha önceden gelseydiniz’’ diye konuşmuş.



DR. Çapan'la birlikte CHP'den ayrılıp bağımsız hareket eden Kenan Yılmaz, ‘‘Demokrasi için haklarımızı birlikte geri almak istiyoruz. Belediye meclisi işletilmeyince ne gensoru, ne de meclis soruşturma ve araştırması vs. yapılabiliyor. Meclis denetimi engellenmiş oluyor. Yatırım yapılmıyor; bizi seçenler hizmet bekliyor. Sıkıntımız bu.’’ diyor.

AKP'li Çetin Ayas ise şöyle konuşuyor:

‘‘28 üyeden 5 ANAP'lı hariç ortak paydada buluştuk. Amacımız Esenyurt'ta olağanüstü şartların kaldırılarak demokrasi çarkının işlemesini sağlamak. Mevcut başkanla bir sorunumuz yok. Ancak olağanüstü bir durum varmış gibi hareket edildiğinden Esenyurt'ta hiçbir şey yapılmadığı için beldemiz geriliyor. Aslında huzur ve güven içindeyiz.’’



‘‘KİPTAŞ'tan kim hesap soracak?’’ (7.2.2002) başlıklı yazıda ERTE ünvanlı firmanın adı geçmektedir. 'ERTE Mühendislik Taahhüt Makina Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.' piyasada kısaca ERTE olarak anılmaktadır ve yazınızdaki kişilerle ve kuruluşlarla hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. Avukat Naci Kirizoğlu-BEYOĞLU

CAMİLERE bayrak asmak genel teamüllere aykırı bulunuyormuş. Camilerin altının hipermarket, ticarethane ve otoparak olarak kiraya verilmesi teamüllere uygun mu? Ankara'daki Kocatepe ve Ümitköy camileri benim görebildiğim örneklerdir. Meğerse ‘‘Bunların dinleri imanları para’’ lafı boş yere söylenmemiş. Selçuk DAMGACI-ANKARA

ANITSAL A.Ş. Genel Müdürü Sabahattin Benli'den: Mesaj panosunda bir okurunuzun belirttiği gibi Ankara Atakule Nikah ve Kokteyl Salonu'nda bir yasaklama yoktur. Salonda fotoğraf ve video çekimi yapması için anlaşılan firmanın, müşterilerin talebi ve bilgisi dahilinde istenilen şekilde çekim yapması sağlanmaktadır.