Ekmeğimizle de oynanıyor

ANKARA Büyükşehir Belediyesi Halk Ekmek A.Ş., gözlerden uzak, sessiz sedasız 31 Mayıs 2007 tarihinde genel müdürlükte ’Ekmek taşıma ve dağıtma’ işi için ihale düzenledi.

Resmi Gazete’de duyurulmayarak yasalara aykırı bir şekilde yapılan bu ihaleden ne bu işi yapan şirketlerin ne de Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in haberi vardı. İhale yapıldı ve hiçbir yeterliliği bulunmayan şirketlerin de göstermelik olarak katıldığı yarıştan yine Aktif İnşaat galip çıktı.

İhaleye, Konya’dan Şarnak Uluslararası Nak. ve Tic. Ltd.Şti. Konya-Karatay’dan Kar-Pet Petrol Ürünleri Nak. Tic. AŞ, Ankara’dan Aktif İnşaat Taş. Paz. San ve Tic. Ltd. Şti, Ankara-

Etimesgut’tan Ağaçlı Petrol ve Tic. AŞ, Ankara-Etimesgut’tan Ahikent Taah. Tic. ve Teknik Yat. Ltd. Şti. davetiye usülü ile çağırıldı.

Ancak çağırma usülünü neden kamu ihale yasasının 13. maddesine göre değil de gayri resmi yollarla yaptılar. Zira, yasada belirtilen eşik değerinin üzerinde olan işler için Resmi Gazete’de ilan verilmesi gerekiyordu. Halbuki, böyle bir ilan sözkonusu bile olmadı. Daha ihalenin duyurulması sürecinde bile yasaların çiğnenmesi kimin menfaatine oldu?

Elbette adına ihale konulan bu yöntemle ’Ekmek taşıma ve dağıtma’ işi 3. kez 5 yıllığına Aktif

AŞ’ye verildi. Göstermelik olarak yapılan ve yasal dayanağı bulunmayan ihalenin aylık cirosu 500 bin YTL civarında. Yani yıllık 6 milyon YTL’lik bir işin ihalesi niye bu şekilde yapıldı? Yoksa çekilen susuzluk ve kuraklık bahane gösterilerek acaba böylesine yüksek taşıma bedellerinin faturası halka ’zam’ olarak mı yıkılacak? Çünkü, yapılan iş tüm Ankara genelinde 33 kamyonet ve 66 personel ile yapılıyor. Aktif İnşaat’ın sahibi Mehmet Nükte, Aktif Metropolitan Oteli’nin de sahibi... Mehmet Nükte’nin Ankara Halk Ekmek Fabrikası Müdürü Ali İlkbahar ile yakın arkadaşlığı olduğu da bilinen bir gerçek.

Şimdi soruyorum, bütün bu gelişmelerden Melih Gökçek’in haberi var mı? Böylesine usulsüz bir ihaleyi Kamu İhale Kurumu takip etmiyor mu? Şimdi devletin savcılarının harekete geçerek, halkımızın ’ekmeği’ ile oynayanlara hesap sormasını bekliyoruz.

Taha GEZGİN-ANKARA

’Devremülk’te verilen sözler tutulmuyor

BODRUM Yalıkavak’ta bulunan Club Flipper devremülkünden daha doğrusu hafta tatilinden 1995 yılında (Dört kişi, full flexible kırmızı, 15 haziran-15 Eylül kapsayan dönem) aldım.

Alırken her yıl tatil için düşünmeyeyim, gerekirse RCI üyeliğinden de faydalanarak değişik RCI üyesi olan yerlerde de tatil yapacağımı planlamıştım. Hatta bir kısmını tatil ücretini yatırdığım halde bile gidemedim. Yani param yandı. Bunlar normal.

Ancak zamanla hatalı bir alışveriş yaptığım kanaatine vardım. Pazarlaması bile anlık olan bu sistemde, pazarlama esnasında söylenen sözler ve verilen vaatlerin bir çoğunun unutulmuş olduğunu ve değişik bir pazarlama tekniği ile müşterilerin kazıklandığını düşünüyorum. Nasıl olsa ’Söz uçar, yazı kalır’ değil mi?

1- Biz bu kafa ile gidersek, her alanda olduğu gibi, turizm sektöründe de bir zaman sonra kaybedebileceğimiz kesin. Bir kere, aidat borcum olsun olmasın, günlük giriş yapmak isteyen bir üyeye bu davranışı reva gören bir kurumun gerek kendi, gerekse ülkemiz için bu sektörde başarılı olacağını düşünemiyorum.

2- Aynı işletme, yeni üyelikler kazanmak için Bodrum’da garajda, yolda, sağda-solda her kese katalog bırakıp, günlük kullanımlar (yemek dahil vb) gibi olanakları veren bu zihniyet, üye olan benim ailemi üstelik Ankara’dan gelen ailemi aidat borcu olduğu için kabül etmemiştir. (Üye olurken ne ayrıcalıklı olacağımızı düşünmüştük halbuki)

3- Girerken söylenilen vaat ve sözlerin çoğunun yalan olduğunu da belirtmek isterim. Yok, üye sabit ücret ödeyecekmiş, istediği zaman aldığı fiyatın üzerinde (ABD Doları olarak) hakkını satabilirmiş, yok günlük olarak tüm tesisten yararlanabilirmiş, yok istediği hafta olmasa bile istediği ayda tatil yapabilirmiş vb. gibi bir dolu yalan.

Sonuç olarak Club Flipper işletmecisinin veya sahiplerinin, müşterilerine klasik satarken ve sattıktan sonra olarak bakış açıları değiştiğini düşünüyorum. 23 yıldır ticaretle uğraşan biri olarak, naçizhane, ticarette aslolanın sattığı mal ve/veya hizmetin arkasında durmak olduğunu belirtmek isterim. Club Flipper işletmesi bana bir iyilik yapsın ve hissemi aldığım fiyata (ABD Doları olarak) geri alsın ve de beni bu ayrıcalıklı üyelikten kurtarsın.

Osman ANBAROĞLU-BALGAT

Prof. Fırat’ın şartlı bağışı değiştiriliyor

"BEN tam 35 yılını öğrencilerini eğitimine adamış emekli bir öğretmenim. Kendi okulunda okuyan başka bir öğretmenin öğrencisine bile özel ders vermenin ahlaki olmadığına inanmış, son derece dürüst Atatürk kızıyım. Bu nedenle eğitim alanında yapılacak usulsüzlüklerin eğitim bekleyen milyonlarca yavrucuğa yapılacak en büyük haksızlık olduğuna inanıyorum.

Yıllarca oturduğum Ankara Gaziosmanpaşa ilçesi Halıcı Sokakta, yıllarca ailece komşuluk yaptığımız 10 numaralı müstakil bir villa, sahibi olan rahmetli göz doktoru Prof. Dr. Tanju Fırat tarafından kreş olarak okul öncesi yavrucakların eğitimi için Milli Eğitim Vakfı’na bağışlanmıştır. 10 sene kadar bu eğitim kısmen de olsa yapıldıktan sonra bu bina nedensiz bir şekilde yıkılmıştır. Duyduğumuz kadarı ile buraya Milli Eğitim Vakfı mensupları kendilerine ’misafirhane’ yapacaklarmış.

Bu doğruysa hiç kalkışmasınlar, hem tüm mahalle izin vermeyiz hem de şartlı bağışı yapan sevgili Tanju Fırat’ın kemiklerini sızlatırlar. Her yıl yüzlerce çocuğumuzun okul öncesi eğitilmeleri yerine birilerine yatacak lux otelin, restuarantın gereği yoktur. Buna milli eğitim bakanının da , Çankaya belediyesinin de izin vereceğini sanmıyorum. Ama biz önceden uyaralım."

Mualla ÖZER-Emekli Lise Öğretmeni
Yazarın Tüm Yazıları