Paylaş
Diyanet’in hac ücretlerini, hac ücretlerinden ayrılan ihtiyat akçesini, Diyanet Başkanlık lojmanı için hac hesabından harcanan 400 bin TL’yi, hac hesaplarından fazladan harcanan 14 milyon Suudi Arabistan Riyali’ni (10 milyon TL); camilerdeki baz istasyonlarını sormuş...
- Başbakan’a; 25.10.2011 tarihli soru önergesi için “Dünyanın en pahalı haccını ülkemiz insanının yapıp yapmadığını, Diyanet’in hac organizasyonunda gelir-kâr elde edip etmediğini sordum” diyor.
28 Şubat’ta bunu Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün cevaplamış:
“Hac organizasyonlarından Diyanet İşleri Başkanlığı herhangi bir kâr amacı gütmemektedir. Sadece döviz artışları için bir ihtiyaç akçesi ayrılmaktadır. Eğer o ihtiyaç akçesine ihtiyaç olmazsa o ihtiyaç akçesi de bir sonraki yılın bütçesinde hac harcamalarıyla ilgili bütçesi rakamları içerisinde yer almakta...”
İhsan Özkes, bu kez 24 Nisan’da Başbakan’a demiş ki:
“2011 hac organizasyonu için ayrılan ihtiyat akçesinin miktarı nedir? 2012 yılı hac organizasyonuna devredilen ihtiyat akçesi varsa miktarı nedir?”
- Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ 5 Haziran’da şu cevabı vermiş: “2011 yılında Başkanlığımız organizasyonuyla hacca giden vatandaşlarımızdan % 5 ihtiyat akçesi karşılığı olarak alınan toplam meblağ 8.183.971 Euro’dur. Söz konusu meblağ, Diyanet’in 01.07.2010 tarihli ve 6002 sayılı kanununun 13. maddesinde belirtilen hususlar çerçevesinde sarf edilmiştir. 2012 yılı hac dönemine devreden ihtiyat akçesi tutarı bulunmamaktadır.”
- Özkes, Başbakan’a 26 Martta da “Diyanet Başkanı Mehmet Görmez’in lojmanına bakım için 400 bin TL harcanıp harcanmadığını, harcanan bu paranın hac parası olup olmadığını” sormuş.
- Bekir Bozdağ 4 Haziran’daki yanıtında özetle “Hac parasından harcamayı kabul ediyor ama Diyanet Başkanı’nın kendi evinde oturmayı tercih ettiğini, harcama yapılan dairenin yabancı diyanet işleri başkanlarının ağırlanacağı konut olarak kullanılacağını” belirtmiş, ancak Başbakan’a 26 Mart’ta sorduğu “2011 yılı hac hesaplarıyla ilgili fazladan harcanan 14 milyon 500 bin Suudi Arabistan Riyali olduğu, bunun için temin edilen sahte faturalara emniyet güçlerinin el koydukları iddialarının doğru olup olmadığı konusuna” cevap gelmediğini açıklıyor Özkes... Ve tepkisini şöyle dile getiriyor: “Diyanet, kul hakkından, hacıların hakkından sakınmalıdır. Allah’tan korkmalıdır, ‘Ele verir talkını kendi yutar salkımı’ durumuna düşmemelidir. Hacıları kazanç kapısı görmemelidir. Dişinden tırnağından artıran insanımızın ibadeti üzerinden rant sağlamamalıdır.
DİYANET NEREYE HARCIYOR
Diyanet her hacıdan en az 500-1000 Euro arasında kâr ediyor. Resmen kâr amacı güden ve iktisadi bir teşebbüs haline gelen Diyanet’in bu kazancı nereye harcandığı bilinmiyor. ‘Kutsallık boyası ile her şey gizlenir’ zihniyetinden vazgeçilmelidir. Hac harcamalarının şeffaf olması gerekir. Sayın Cumhurbaşkanı’ndan, Devlet Denetleme Kurumu’na talimat vererek hac gelirlerini araştırma talimatı vermesi çağrımı tekrarlıyorum. Diyanet paraya doymuyor. 2006’dan beri camilere baz istasyonu kurdurarak her birinden 5-10 bin dolar alınıyor. Diyanet, hacıların parasına göz dikmekle kalmıyor, cami cemaatinin sağlığını da baz istasyonlarıyla bozuyor.” İhsan Hoca, bu önergeleriyle büyük bir hizmet yapıyor ve büyük bir sevap işlemektedir.
Bekleyiniz... ‘Rahman’ın misafirleri nasıl soyuluyor?’
GÜNÜN SÖZÜ
“Sulukule yenileme alanı için verilen iptal gibi önemli bir karar ne yazık ki, gecikmiş bir karar olarak hukuk tarihimize geçecek ve özellikle kent davaları için yürütmeyi durdurma kararlarının ne denli önemli olduğunun altı bir kez daha trajik bir biçimde çizilecektir.”
(İstanbul Mimarlar Odası)
15-16 Haziran nedir
15-16 Haziran büyük işçi direnişinin 42. yılı nedeniyle CHP yarın 14.00’te Zonguldak’ta büyük bir mitinge hazırlanıyor. Yakup Akkaya (Genel Başkan Yardımcısı), Çetin Soysal (Eski milletvekili), milletvekilleri Tanju Özcan (Bolu), Rıza Yalçınkaya (Bartın), Ali İhsan Köktürk (Zonguldak), Engin Özkoç (Sakarya) ve İstanbul eski Meclis üyesi Hüseyin Sağ’dan oluşan heyet üç günden beri esnafı, STK’ları ziyaret ederek, emeğin başkenti ve tutuklu milletvelimiz Prof. Dr. Mehmet Haberal’ın memleketinden, her evden bir kişiyi mitinge davet ediyor. CHP’nin büyük Zonguldak çıkarması ‘Barış, Demokrasi ve Özgürlük’ adını taşıyor. DİSK Genel Sekreteri Adnan Serdaroğlu, ‘15-16 Haziran büyük işçi direnişi’nin 42. yıldönümünde Şişli’den Taksim’e yürüyeceklerini söylüyor. Serdaroğlu, DİSK kortejinin önünde, Kızıl Davul Bandosu’nun yürütücülüğünde, işçilerden ve sanatçılardan oluşacak koroda hep birlikte; Avusturya İşçi Marşı’nı söylemek için, sesi soluğu ve enstrümanıyla birlikte tüm sanatçıları dayanışmaya çağırdı.
Evet... 1970 yılında, sermaye sınıfının işçilerin sendika seçme özgürlüğünü kısıtlaması ve Türk-İş’ten DİSK’e, sendika değiştirmeyi güçleştirmesi üzerine, var olan işçi hareketleri ve direnişleri büyük eylemlere dönüşmüştü. TKP yaptığı açıklamada “Bugün de AKP iktidarı sendikal hak ve özgürlükler, grev hakkı ve kıdem tazminatı gibi, işçi sınıfının tarihsel, siyasal ve ekonomik birçok kazanımlarına durmaksızın saldırıya devam ediyor” diyor. “Tekel direnişinden bu yana AKP iktidarı toplumun desteğini almaya aday direnişlerin üstüne yasaklarla gitmeyi alışkanlık haline getirmiştir. THY direnişi son örnektir. TKP, sendikaların çağrısıyla alanlarda olacaktır.”
TKP’nin eylemlerini Adana, Ankara, Antalya, Artvin, Bursa, Edirne, Eskişehir, Gaziantep, İstanbul (Şişli-Taksim), İzmir, Konya, Samsun, Mersin’de gerçekleştireceği açıklandı.
Tekzip
18.08.2011 tarihinde Yalçın Bayer imzalı köşe yazısında müvekkilim Sultangazi İlçe Milli Eğitim Müdürü Yaşar Demir hakkında hukuka aykırı işlemleri sebebiyle “kademe ilerlemesinin durdurulması ve maaş kesim cezası” verildiği belirtilmiştir. Müvekkilim hakkında hiçbir idari yaptırım uygulanmamış olmasına karşın, işbu köşe yazısında idari ceza verildiğinin belirtilmesi ve bu yazının hiçbir araştırma yapılmadan kamuoyu ile paylaşılması müvekkilim, ailesi ve Türk basını adına son derece üzüntü vericidir. Müvekkilimin 30 yılı bulan devlet memurluğu sürecinde idari ve adli hiçbir cezası yoktur. Tüm görevlerinde hukuk kurallarını esas alarak çalışmıştır. Müvekkilim hakkında çıkan asılsız haberlere değerli Türk halkının itibar etmeyeceğine inancımız tamdır. Kamuoyuna saygı ile duyurulur.
Yaşar Demir vekili Av. Ali Eren Yıldırım (Not: Bu ‘tekzip’ metnini, basın özgürlüğünü ve halkın haber alma hakkını kısıtlaması sebebiyle son derece üzüntüyle yayınlıyoruz. Demek ki basının daha da dikkatli olması gerekiyormuş! Bu konuyu ileride işleyeceğiz.)
Babamı istiyorum!
SİLİVRİ ve Hasdal Gönüllüleri’nden: Silivri ve Hasdal zindanlarında yıllardır esir tutulan babaların, çocuklarının sessiz çığlıklarına sahip çıkalım. 17 Haziran 2012 Pazar, Babalar Günü’nde saat
17’de onlar için Galatasaray Lisesi önünde buluşalım. Sevgi Pekaydın (0553- 209 40 43)
Paylaş