Paylaş
CUMHURBAŞKANI ve AKP, senelerdir mutlak bir iktidar ürettikleri parlamenter sistemin tıkandığını ileri sürerek, başkanlık modelini adeta topluma dayatıyorlar. Parlamenter sistemin lehinde olanlar ve özellikle de muhalefet, popülizm ve siyaset üretmemekle suçlanıyor.
Muhalefet, sosyal yardımların ulaşmadığı kitleler üzerinden, mikro taahhütlerle sosyal devlet vurgusu yaparken, iktidar dev projeler ve radikal paradigma değişiklikleri ile toptancı hedeflere vurgu yapmakta...
İktidar kadroları, eski dedikleri Türkiye’nin devleti düzenini, 2002 yılından bu yana uyguladıkları selektif/kendine yararcı politikalarla, bürokratik olarak dönüştürdü. Kurumsal anlamda, değil fren, denge sağlayabilecek bağımsız bir kurum neredeyse kalmadı, olmaya çalışanlar, her gün istiskal ediliyorlar.
Muhalefete göre Diyanet İşleri Başkanlığı bile artık sadece iktidar yararına fetva veren bir kurum halinde... Anayasal düzen fiilen askıya alınmış durumda... İktidarda bulunan partinin sağladığı bu güç, TBMM çatısı altında, devşirilen tasarruflar ile kanuni meşruiyet kazandı. Bu duruma rağmen, sistemin tıkandığı iddiası ile başkanlık dayatması gündemde, Cumhurbaşkanı, ‘paralel’ seçim mitingleri ile iktidar partisinin oylarını tahkim etmeye çalışıyor, yönetimsel yetkilerin kullanılmasında güçlükler çıktığını iddia ediyor ve anlaşıldığı kadarıyla, özetle, anında karar, anında icraat ve her türlü denetimden uzak bir iktidar hedefleniyor.
Sonuç olarak parlamenter olsun, başkanlık olsun, sandık çoğunluğuna dayalı bu toptancı demokrasi anlayışı, demokratik bir egemenliğe değil, yeni tür ‘saltanatlı’ bir başkanlık modeline işaret ediyor...
S.Ö.
Partiler düşman değil rakipler
PARTİLER birbirinin düşmanı değil rakipleri olduklarını unutmuşa benziyor.
Hepimiz bu toprakların insanıyız. Bu kadar şiddete, hakarete, ötekileştirmeye, işi hainliğe vardırmaya gerek yok. Toplum bundan hoşlanmıyor.
Serdar TAŞÇI
Rusya kadar değerimiz yok mu?
RUSYA, Türkiye’ye tarım ürünlerinizi yasaklarız diye uyarıda bulunuyor. Rusya’nın Federal Tarım Ürünleri Denetim Dairesi “Rosselhoznadzor”, Türkiye’den Rusya’ya ihraç edilen tarım ürünlerinde normalin üzerinde yapay gübre izine rastlandığını iddia ederek, Türk tarım ürünlerinin Rusya’ya girişinin yasaklanabileceğini bildirdi. Meyve
ve sebzenin olgunluk döneminde de yapay gübrenin kullanılmasının sağlığa
zararı belirtiliyor. Bizim sağlığımız da Rus halkı gibi kıymetli değil mi?
BİLİYOR MUSUNUZ?
-ANTALYA Büyükşehir Belediye Başkan Yardımcısı Menderes Türel’in, bir yıllık süreçte 375 milyon 808 bin liralık borç ödediklerini, yatırım bütçesini 23 milyon TL’den 400 milyon TL’ye, ASAT yatırımlarıyla yaklaşık 1 milyar çıkardıklarını, böylece toplam bütçe gelirlerinde yüzde 77’lik artış sağladıklarını söylediğini...
-ANNELER Günü nedeniyle bugün Bahçeşehirlilerin, ‘Gölete ve Doğa Anaya Sahip Çıkıyoruz’ başlıklı bir imza kampanyası başlatacaklarını...
Mesaj panosu
-ATATÜRK ve arkadaşları Yaradan’ın uçsuz bucaksız sanatını Türk halkının anlamasını istiyorlardı.
Senin aklın fikrin ise dini siyasete alet ederek halkın dinsel duygularını sömürmekte; onu, bilgiden yoksun bırakarak, araştırıcı ve sorgulayıcı olmaktan uzak tutmakta... Sen önce kendine gel, Allah’la aldatmaktan vazgeç, halka saygı duy ve artık doğruları söylemeye başla!.. Dursun ATILGAN
-TÜRKİYE 7 Haziran’da belki 1950’de çok partili hayata geçişten bu yana, rejimin geleceğini belirleme açısından en hayati önemi haiz genel seçime gidiyor. Şahin ALPAY
Zeki Alasya’nın anısına...
İLAN/SANATÇI ARANIYOR... Elazığ’ın Maden ilçesinde harabeye dönüştürülen ve aşağıda fotoğrafı görünen 45 yıllık, 500 kişilik sinema salonu hakkında görüş bildirmek isteyen sanatçı aranmaktadır. Müracaat: Kamu vicdanı. Lütfi
ERGENE İBADET VE KABAHAT
Büyük ustaya Allah rahmet eylesin, ailesi ve sevenlerinin başı sağ olsun. Devekuşu Kabare: Yasaklar-deliler-geceler–Beyoğlu–reklamlar. ‘İbadet’ de ‘kabahat’ de gizlidir dedi.
Şu yalınkılıç üzerine gidenler, utanmadan arkasından konuşanlar: Kabahatlerini gizlemek konusunda birbirileriyle yarışırken, artık ibadet diyemeyeceğimiz bir bezirgânlık gösterişi içinde, oruçlarını-namazlarını, haclarını-umrelerini yüksek perdeden ortaya dökmekte de, abes bir yarış içindeler!
Sözün onlara uymayan kısmı, bu tarafıdır. H.H.
Marmara’nın parlayan yıldızı Balıkesir
BALIKESİR’deki 7. Gelişen Kentler Zirvesi’ne CHP’li Bandırma, Erdek, Edremit, Ayvalık, Manyas Belediye Başkanları neden katılmadı? Ne diyorlar? Edremit Belediye Başkanı Kamil Saka “Bize hiç danışılmıyor” diyor.
AKP’li Burhaniye, Gönen, Marmara Adası, Sındırgı, Savaşteye, Bigadiç, Havran ve Gömeç belediye başkanları, Büyükşehir bünyesindeki projelerden memnunlar ancak “bizim ilçelerimize kim gelir?” diye soruyorlar.
Edremit Belediye Başkanı Kamil Saka etkinliğin ilk gününde verilen kahvaltıda Büyükşehir’in zirveyi tanıtan sunumunu görünce bize “Ben de sizinle birlikte görmüş oldum. Büyükşehir koca projeler hazırlıyor, bizimle hiç konuşulmuyor, sadece bizle değil AKP’li belediyelerle de konuşmuyorlar” diye sitemini belirtti. Edremit de kendi projelerini hazırlıyormuş. Nitekim Edremit’te, Kentsel Tasarım Projesi kapsamında kentin üç girişine yapılması planlanan (Otogar Kavşağı, İDA Park AVM Kavşağı, bir de Bademli Yurdu kavşağı) projelerini Balıkesir’e getirmemesi dikkat çekti. Ünlü tatil yöreleri Akçay, Güre, Zeytinli ve Altınoluk beldeleri de Edremit bünyesinde yer alıyor.
GÖNEN’DE 120 MİLYONLUK PROJE
AKP’li bazı ilçe belediye başkanları ile kısa görüşmeler oldu.
Gönen Belediye Başkanı Hüseyin Yakar, AKP’liler içinde tek sunum yapan Belediye oldu. Gönen’deki tarihi tabakhane (Kazlıçeşme, kaldırıldı. Çorlu ve Yalvaç’ta hala var) kaldırılarak 27 hektarlık alanda 5 yıldızlı otellerin, butik otellerin bulunacağı yüzme havuzları ve aqua parklarıni içeren kentsel dönüşümle birlikte termal turizm projesi bir çok yatırımcının dikkatini çekti. Tabakhaneler, Gönen İhtisas Deri Sanayi Organize bölgesine taşınacak, atıklar arıtılarak denize ulaşacak. Düşünülen projenin yaklaşık 120 milyon TL’ye malolacağı belirtiliyor.
MARMAYA LİMANDA HİZMET BİNASI
- Marmara Adası Belediye Başkanı jeoloji mühendisi Süleyman Aksoy, ada ile ilgili çok şeyler anlatıyor:
“Adaya ulaşım için deniz otobüsü koyacağız. Merkez ile Saraylar arasındaki 25 km’lik yolu Karayolları ağına aldık. Büyükşehir Belediyemiz, Marmara merkezde deniz araçları için bir ‘bekleme istasyonu’ yapıyor. Suyumuzda sorun yok. Ancak Avşa’daki denizden arıtılan suyun kapasitesini arttırıyoruz. Gençlerimiz için üç halı saha (Marmara, Avşa ve Yiğitler mahallesine) yaptık. Avşa’ya ayrıca 2.5 dönüm üzerine fitness aletleri, oyun grupları, yeşil alanlı spor kompleksi yaptık”
Saraylar mahallesindeki mermer üretimini sorduk, bakın neler söyledi Aksoy:
MERMER İHRACATI %80 DÜŞTÜ
“Biz mermeri genelde Ortadoğu ülkelerine satıyoruz. Suriye’deki iç savaş dolayısıyla ihracatımız yüzde 80 oranında düştü. Onun için Saraylar’da ekonomik yönden ciddi anlamda bir sıkıntı yaşanıyor.”
“Sarayların önemi nedir?” diye soruyoruz:
“Dünyadaki mermer rezervlerinin yüzde 15’i Marmara adası Saraylar’da çıkarılıyor.
Bunun yüzde 10’u, 2500 yıldan bu yana Saraylar yöresinden çıkarılıyor. Dünya mermer rezervinin yüzde 5’i hala Saraylar’da bulunuyor; ocaklarımız faaliyet halinde; hatta önemli bir kısmı da deniz altından çıkarılıyor.”
Hüseyin Yakar’a son bir soru; Marmara Adası’nın İstanbul’la ulaşımı için ne yapıyorsunuz?
“Büyükşehir belediyemiz, Türkiye’nin en büyük feribotunu yaptırdı; yakında hizmete girecek. Marmara ile Tekirdağ, Avşa ve Erdek arasında çalışacak.
JEOTARMAL OTEL VE KENT ISINMASI İÇİN 410 MİLYON TL’lik YATIRIM
- Sındırgı Belediye Başkanı Ekrem Yavaş, jeotermal sahası olarak Türkiye’nin en önemli bölgelerinden olan Hisaralan ve Emendere kaplıcaları olduğunu belirterek, Hisaralan’da su 98 derecede, 172 lt/sn olarak doğal şekilde çıkıyormuş. 24 km’den kente getirilen termal suları ile konutlar ısıtılmaya başlanmış; seracılık için de çok uygun olduğunu söylüyor. “İlçede 410 milyon TL tutarında turizm (7 otel) ve ısınma yatırımı yapıldı. Antalya’da teşvik neyse burada da aynı... Devlet arazi de veriyor. Yatırımların süreceği anlaşılıyor.”
32 derecedeki Emendere termal sularının Sedef Hastalığı’na iyi geldiğini anlatıyor. İstanul Büyükşehir Belediyesi, Sındırgı’da 2008 yılında hibe bir otel yaptırmış; bu nedenle müşteri dergi yok Sındırga’nın...
Yavaş “Bu konuda yatırımcıları bekliyoruz” diyor. Gelecek için 10 bin yatak kapasitesi hedefleniyor; kaybolmaya yüz tutmuş olan Yağcıbedir el halısı bir tek Sındırgı’da dokunuyor... Tertil kolonyası da meşhur...
POLİSAN’IN CEVİZ YATIRIMI
- Turan Şimşek (Savaştepe), Perlit madenin çıkarılması tahsisini alan Cevahir Holding’in büyük bir yatırıma giriştiğini söyledi. Polisan (Bitlis Grubu) da Savaştepe’ye 4 bin metrekarelik arazi satın alarak profesyonel bir girişimle ‘ceviz’ fidan ekimine başlamış... Türkiye’nin en büyük ‘ceviz tarlası’ olacakmış.. Dikilen fidelerin Californiya modeli orta boy olacağını söylüyor.
BOR’UN BAŞKENTİ
- İsmail Avcı (Bigadiç): “İlçemiz bor madeninin ‘başkenti’ sayılıyor. kaplıcalarımız var; evleri sıcak ile ısıtıyoruz. Herkesi ilçemize yatırıma çağırıyorum. Kanatlı hayvan üreticimi yanında son yıllarda hayvancılık sektörüne de ciddi yatırımlar yapıldığını söylemek isterim... Fırında kuzu yemenizi öneririz.
ZEYTİN VE ZEYTİNYAĞI’NDA OBS
- Necdet Uysal (Burhaniye), aralıklı olarak ikinci kez belediye başkanlığını CHP’den almış. DYP kökenli, AKP’li başkanlar arasında ‘duayen’ olarak kabul ediliyor. “2006’da, bir ilk olarak gündeme gelen Zeytin ve Zeytinyağı OSB’nin kurulması için 7.5 milyon TL’lik istimlak yapıldığını söyledi; bu ürünümüzün değerlendirilmesinde büyük katkı sağlayacak” diyor ve Reşit Köy Barajının yapımının hızlandırılmasını gerektiğini de söylüyor.
Emin Ersoy (Havran) ve Kazım Aslan’ı (Gömeç) dinlemeye fırsat kalmadı.
Turizmle madencilik bir arada olmaz Güre’ye Ramada Termal oteli geliyor
BALIKESİR’deki zirvede karşılaştığımız Av. Mehmet Öngen’in yaptığı işleri söyleyince kendisini anlatmasını istedik. Bize şöyle konuştu:
“Çanakkale-Küçükkuyu Yeşilyurt Köyü doğumluyum. 50 yıl önce kuzu otlattığım yerde, şimdi otel işletiyorum.
20 yıl önce Anadolu’nun 40.000 tane köyünden herhangi biri olan Yeşilyurt Köyü, bugün 10 tane Butik Oteli, cafeleri ile seçkin bir eko turizm merkezi...
Doğduğum köyde, bir sivil insiyatif önderi olarak, köyümün turizmle kalkınmasının öncülüğünü yapıyorum.
Yeşilyurt Köyündeki Öngen Country Hotel’imde, 15 yıldan bu yana, tam 200 defa yörenin tarihi, efsaneleri ve mitolojileri ile ilgili tarih-mitoloji söyleşileri yaptım. Binlerce misafire bölgemin tarihini-doğasını-efsanelerini anlattım...
Aynı zamanda kısa adı KAZOD olan Kazdağı Otelcileri Derneği’nin Başkanlığını yürütüyorum.
Dünyanın 200 Eko Sisteminden biri olan Kazdağları’nda, doğaya zarar vermeden de turizm yapılabileceğinin örneklerini veriyoruz.
Sloganımız: Turizm ile madencilik bir arada olamaz. doğayı koruyarak da bölgesel gelişimi sağlayabilir ve turizm yapabiliriz.
Şimdi, bir Termal Turizm Merkezi olan GÜRE’de, dünyada ilk termal olan Ramada Oteli açmaya hazırlanıyorum.
Ramada, ABD merkezli Wyndham Grubu’nun prestijli bir markasıdır. Wyndham Hotels, Dünyanın 61 ülkesinde 7.600 oteli ile dünyanın en büyük otel zinciridir.
Ve Ramada Resort - Kazdağları&Termal Otel, Kuzey Ege’nin ilk yabancı zincir oteli olmasının yanında, dünyadaki ilk Termal Ramada’dır. Üç ay sonra hizmete açmaya hazırlanıyoruz.”
Paylaş