Cezaevlerinden ses çıkmıyor

Cezaevlerinden ses yok. Ne yaparlar, ne ederler, ne yerler...

Haberin Devamı

Kendilerine nasıl bir ‘tedavi’ uygulanır?

Hassasiyet gösteren kesimler insani duyurular yapıyorlar.

DW Türkçe servisi diyor ki:

“Mahpusların immün direncinin, bağışıklık sistemlerinin zayıflamış olduğunu da çok iyi biliyoruz. Çünkü gayri insanî bir ortam var.”

300 bin tutuklu-hükümlü ve 150 bin cezaevi çalışanının koronavirüs tehdidi altında olduğu biliniyor.

Cezaevinde yatanlar derin hayal kırıklığı yaşıyorlar, büyük endişe içindeler.

Kendilerine kim yardımcı oluyor?

‘Cesur, adil, akılcı ve bilimsel’ yardımı kim yapar?

Bilime sahip çıkılmaması ve hayata ihanet edilmesi engeline takılmak istemiyorlar.

Dileriz Adalet Bakanlığı mahkûm ve tutuklular için bir şey düşünüyordur.

Yakınları “Bizler ses bekliyoruz” diyor, o sesi bilen biliyor...

GÜNÜN SÖZÜ

“PERSONELİYLE, tutuklusuyla cezaevindeki insanlar koronaya terk edilmiş durumda.” Başak DEMİRTAŞ

Haberin Devamı

‘Ötüken’den Kırım’a, Kırım’dan Anadolu’ya Var Olma Savaşı’

‘KIRIM TÜRKLERİ’

RUSYA tarihi ele alınırken Kırım’ın her zaman ayrı bir yeri vardır. Zira Kırım, Rusya’nın Karadeniz’e attığı ilk adımdır. Sıcak denizlere ulaşmak için Çar Deli Petro’dan itibaren Rusların sıçrama tahtası olmuştur. Çariçe 2. Katerina zamanında Rusya’nın ilhak ettiği Kırım, aslında Ruslardan da eski bir tarihe sahip... Bu konuda Türkiye’de yapılmış pek az çalışma var. Kırım, 2014’te olaylı bir şekilde Rusya’ya katılmıştı ve tartışmalar Erdoğan-Putin arasında ‘inceden’ devam ediyor. 

Dedeleri Kırım göçmeni ve Eskişehir doğumlu olan ODTÜ Makine Bölümü mezunu Talay Giray; MKE-Kırıkkale, Tekfen, Tüpraş, STFA, ENKA ve Alarko gruplarında ve dünyanın birçok ülkesinde rafineri, petrol terminali, iskelesi, baraj, su tüneli ve metro inşaatlarında çalışmış. Emekli olduktan sonra 7 yıldan beri de kitabı üzerine yoğunlaşmış. Her cümlesi ‘bilgi’ dolu kitabının ikinci cildine başlarsa hiç şaşırmamak gerekiyor. Talat Giray’ın ‘Kırım Türkleri: Ötüken’den Kırım’a, Kırım’dan Anadolu’ya Var Olma Savaşı’ adlı kitabı ‘akademik’ açığı da giderebilir. Kastaş Yayınları’nın çıkardığı kitap, Kırım Türkleri’nin tarihini Göktürkler’den alarak Ortaçağ’daki görkemli zamanlarına, Rus çarlarıyla mücadeleye, oradan Stalin’in zulüm zamanlarına ve en son Putin’e kadar derinlemesine anlatıyor. Katliam ve sürgünlerle yok edilmeye çalışılan bir halkın bin yılı aşan köklü mazisini her ayrıntısına kadar anlatan Giray; 300’e yakın konu maddesi altında Kuzey Kafkas, Altın Orda, Kazan, Kıpçaklar, Balkanlar, Bolşevik devrimi, Rus yayılmacılığı, Osmanlı’nın Viyana, Çanakkale ve Sarıkamış savaşları konularında ‘akademik’ bilgiler veriyor. Bu arada Rusya’nın doğudan batıya 10 bin, kuzeyden güneye 4 bin kilometre uzunluğunda olduğunu, Osmanlı’dan asker, memur ve tacir olarak getirilen Oğuz Türkleri’nin Kırım’a yerleştirildiğini, Kazan Tatarları’nın da İdil Bulgarları, Kıpçaklar ve Fin-Ugor unsurları taşıdığını öğreniyoruz.

Haberin Devamı

BİR AMERİKAN PROJESİ

OKUYORUM, dinliyorum. Komplo teorilerine de ilgi gösteriyorum. Çin’i ve hatta Avrupa’yı nötralize etmek için yürütülen bir Amerikan projesi tezine de göz atıyorum. Bu konularda Michael Moore’un bir film yapma olasılığının yüksek olabileceğini varsayıyorum. Ve sonucu çok merak ediyorum. Bedri BAYKAM

YENİ FIRSATLAR DOĞACAK

“DİKKATLİ, sabırlı olacağız yeni fırsatlar doğacak, endişe edecek bir durum yok. Hızlı iniş ve çıkışlar yeni fırsatlar doğurur. Dikkatli ve sabırlı olacağız.” Berat ALBAYRAK

DİYANET ÇIKARCI HOCALARA NEDEN TEPKİ VERMİYOR?

DİYANET İşleri Başkanı’nın salgına karşı dualarla çözüm önererek halk sağlığını açıkça kendi çıkarları uğruna tehdit eden çıkarcı sözde din adamlarına tepki vermeyerek sessizliğini koruması ilginçtir. Kısaca söylersek, insanlara aklın yolu neden gösterilmiyor? Bu kadarı bile iktidarın karşılaşılan tehlikenin boyutlarını kestirmediğini göstermeye yetiyor.

Haberin Devamı

MESAJ PANOSU

SAĞLIĞIMIZ için kurallara uyalım. İran’daki gevşek davranış pahalıya mal oldu. İtalya sahipsiz kaldı. Avrupa ‘birlik’ olmadığını gösterdi. Umumi bir kıtlığa girmiş gibi panik halinde alışveriş yapılması ne geleneğimize ne de ahlakımıza uyar. İlber ORTAYLI

“AMERİKA’da (Virginia) insanlar karşısına gelen birisini gördüğü zaman kaldırım değiştiriyor.” (Dilge TİMOÇİN, VOA Türkçe muhabiri)

GIDADA SIKINTI OLMAYACAK AMA...

PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk, tarım takvimine dikkat çekerek, salgını tarım sektöründen tutmak için yol haritası istedi. Konuk yaptığı çağrıda şöyle dedi:

“Tarımsal üretimin olmazsa olmazı, bileği güçlü bedeni sağlam çiftçi. O yoksa ya da ilgilenecek durumda değilse ürün de yok. Şunu unutmamak lazım, pancar çapalanmazsa seneye etanol olmaz. Şeker olmaz. Domates fidesi dikilemezse salça karaborsaya düşer. Ahırlar boş kalırsa peynirimiz, sütümüz kimseye yetmez. O nedenle bizim ne yapıp edip salgını köylerden de uzak tutmamız şart. Uzak tutmak için de bir yol haritasına ihtiyacımız var. Biz her iki bakanlığımıza da alacakları önlemlerde destek olmaya hazırız.”

Yazarın Tüm Yazıları