Çankaya Belediyesi, Ankara Kulübü’ne tahsis köşkü geri alıyor

Bir zamanlar teğmenlerin yetiştiği tarihi köşk artık seğmenlerin hizmetindedir. Tarihi, Orta Asya’ya uzanan, 14 yüzyılda Ankara’da bağımsız bir Cumhuriyet kuracak kadar güçlenen Seğmen geleneği burada yaşatılacak, yeni seğmenler burada yetişecektir.
Ankara’nın en köklü sivil toplum kuruluşu olan Ankara Kulübü, 1932’de –yokluğunu her gün daha çok hissettiğimiz- Büyük Önder Atatürk’ün önderliğinde kurulur. Amaç, 1919 yılında, Atatürk’ün Samsun’dan Ankara’ya gerçekleştirdiği tarihi yolculuğunun sonunda kendisini büyük bir coşkuyla karşılayan Ankaralı Seğmenlerin bir araya getirmek ve kültürlerini yaşatmaktır. Yıllarca farklı mekânlarda hizmet verdikten sonra Abidinpaşa Köşkü’ne yerleşen Ankara Kulübü yeni seğmenler yetiştirmeye devam etmekle yetinmemiş, bu tarihi mekâna içtenlikle sahip çıkarak ‘Ankara Kültür, Sanat ve Sergi Evi’ olarak düzenlemiştir.
Abidinpaşa Köşkü, bu dönemde çok sayıda konferans, söyleşi, panel, sempozyum, sergi, konser vb kültürel etkinliğe ev sahipliği yapmıştır ve yapmaktadır. Bu etkinliklerin ortak özelliği hepsinin Ankara teması taşıması ve konularında uzman bilim adamları ve Ankara araştırmacıları tarafından gerçekleştirilmesidir. Ankara Kulübü bunlarla da yetinmemiş, Abidinpaşa Köşkü’nde düzenlediği Sedef Kakma vb el sanatları kurslarıyla unutulmaya yüz tutmuş yöresel geleneklerimizi de yaşatmaya çalışmaktadır.
Abidinpaşa Köşkü ayrıca, Ankara’nın en önemli eksiklerinden olan Kent Müzesi’nin de yerini doldurmaktadır.
Abidinpaşa Köşkü, bir kültür ve sanat kurumu olarak da Ankara’ya hizmet ediyor. Teğmenlerin bıraktığı yerden Seğmenler devam ediyor.
Ancak Köşkü’n öyküsü, kısa bir süre önce tersine dönmüş bulunuyor. Mal sahibi Çankaya Belediyesi’nin, (üstelik kontratının bitmesine 20 yıldan fazla bir süre bulunmasına rağmen) ancak bir akıl tutulmasıyla açıklanabilecek bir kararla Ankara Kulübü’nü tahliye etmeye kalkışması, duyarlı Ankaralılar gibi aralarında bulunmaktan onur duyduğum Ankara Kulübü’nün tüm üyeleri tarafından büyük bir üzüntüyle izlenmektedir.
Tahliye nedeni olarak köşkün ‘TODAM’a tahsis edileceği belirtiliyor.
‘Tahliye’ yerine ‘ortak kullanım’ yani bazı bölümlerinin belediye tarafından kullanılması gibi çözümler niye bulunmuyor? Ayrıca Çankaya Belediyesi’nin, Mamak Belediyesi sınırları içinde yer alan bir bölgeye hitap edecek TODAM kursları açması ne kadar uygundur veya inandırıcıdır?
Bu tahliye kararını, Ankara gönüllüleri olarak hiçbir şekilde uygun görmüyoruz. Sayın Belediye Başkanı’nın bir an önce tahliye ısrarından vazgeçmesini talep ediyoruz.
Timur ÖZKAN

CHP Genel Merkezi’nde kırmızı şerit olur mu

BAYRAMIN 2. günü CHP Genel Merkez’inde bayramlaşma töreni var. Partililer ve halk orada. İyi kötü bir kalabalık oluşmuş. Yalnız parti yetkilileri ortada yoklar.
Sadece Murat Karayalçın asansörlere yakın yerde kutlamaları kabul ediyor. Derken daracık koridora kırmızı şeritler çekildi. Birkaç parti yetkilisi sıraya dizildi ve bayramlaşma başladı.
Özel güvenlik elemanlarının desteğiyle parti üyeleri de tek sıra haline getirildi. Bayramlaşmadan kasıt sıra halinde parti büyüklerinin mübarek ellerini sıkıp, şekeri de alıp arka kapıdan gitmek!
Bakın arkadaşlar derdimiz halkın arasına girememek, siz halkı bırakın partilinizin bile arasına girmiyorsunuz. Fırsatını bulmuşken biraz sohbet etseniz, engin bilgilerinizden yararlanma imkanını bize tanısanız kötü mü olurdu? Bayramlar bir araya gelmek için en uygun fırsattır. Oysa siz ‘sözde bayramlaşma’ bitince hemen yine odalarınıza koştunuz.
Bu arada ismi bende saklı bir MYK üyemize şunu sordum: “Bu kadar büyük alanımız ve kocaman parti binamız varken, insanları bu daracık yerde koyun gibi neden sıraya dizdiniz.”
Aldığım cevap şu oldu:
“Arkadaşlar güneşe çıkmak istemediler.”
Zaten bu cevaptan sonra bana düşen de şekerimi yiyerek gitmek oldu.
Tüm islam aleminin ve partililerimin bayramı mübarek olsun.
Ahmet Şükrü GÜRHAN