BATIKENT’te oturan mesleği matematik öğretmenliği olan Ferhat Yalçıntaş’ım ben. 15 temmuz günü Gimsa Mağazasının Batıkent Şubesinden yaptığım alışveriş tutarını nakit ödedim, para üzerimin 2 kr eksik ödendiğini gördüm. Kasadaki görevliyi para üzerini tam vermesi için uyardığımda 1 kr ve 2 kr’luk bozukluk olmadığını söyledi.
Nedenini sorduğumda (bence saçma ve doğru olmayan bir gerekçe) Merkez Bankası’nın kendilerine bu bozuklukları vermediğini söyledi. Ben paramı tam olma noktasında ısrarcı olduğumda önüme 10 kr. atıp ’üstü kalsın’ gibi terbiyesizce bir tutum takındı.
Bu davranış beni çok üzdü ve sinirlendirdi. Çünkü ben hakkım olan parayı yani kendi kazandığım paramı tam almak isteyen bir vatandaşım ki bu benim en doğal hakkım.... Ayrıca küçük bir hesap yapıldığında hergün bu 1 kr ve 2 kr’luk verilmeyen paralar mağdur edilen binlerce insan sayısıyla çarpıldığında çok büyük miktarlarda haksız elde edilen kazançlar oluşturmaktadır.
Benim ve eminim ki bunu dillendirmeyen birçok kişinin bu mağduriyetine köşenizde yer vereceğinize eminim.
ferhatyalcintas@yahoo.com
Zafer Çağlayan, tüketici haklarıyla da ilgilenmeli
ETİMESGUT’taki Fiat ana bayii Üstün Otomotiv’den 22.5.2009’da 0 km bir araç aldım. 11.5.2009’da imzalamış olduğum bir ön sipariş formu nedeni ile zarara uğratıldım. Söz konusu formu ben imzaladıktan sonra ’MTV hariç’ ibaresi konmuş. Anlaşmamızda MTV şirket tarafından ödenecekti. O gün formun fotokopisini istediğimde satış temsilcisi gerek olmadığını belirterek, böyle büyük bir firmada böyle bir güvensizliğin olmayacağı yönünde beni ikna etmişti. Satış müdürüne yaptığım başvuruda "Ben bu forma göre hareket ederim" dendi. Ancak form tek nüsha idi ve fotokopisi verilmedi. Böyle büyük bir firmanın bir ana bayisinde böyle ticari bir hile yapılabileceği, ilk kez 0 km araç almam sebebi ile de hiç aklıma gelmedi. Fiat müşteri hizmetleri de uzlaşma sağlamak yerine imzalamışsın iş işten geçmiş tarzında bir davranışta bulundu.
Türkiyemizin 21. yüzyılda en köklü firmasının bir ana bayisinin kalite standartlarına tamamen aykırı olarak tek nüsha bir formla müşterisinin aldatılmasına müsaade etmesini kabullenemiyorum.
Sizden ricam bu konuda vatandaşlarımızı uyararak müşteri temsilcisi, ne derse desin imzaladıkları herşeyin fotokopisini almaları gerektiğini belirtmenizdir.
Tuncay KURUKUYU
Bize de ’ayıplı’ mal sattılar
BİLKENT Tepe Home ile ilgili 15 temmuz tarihli köşenizdeki yazınızı ailecek ibretle okuduk.Maalesef biz de Tepe Home mağduruyuz.
Ekim 2008 de Tepe Home Bilkent’ten, markaya güvenerek dünyanın parasını vererek bir oturma grubu aldık (3.500 TL). Yaklaşık 5 ay sonra ürün deformasyona uğradı. Oturma grubunda çökme oluştu.
Nisan 2009 da (ürünü aldıktan 6 ay sonra) telefonla şikayetimizi ilettik. İlerliyen haftalarda eksper evimize geldi, fotoğraf çekti gitti, uzun bir süre sonra ilgili mağazadan bize "Evet ürün sorunlu tamir edeceğiz" dendi.
Bizde alalı 6 ay olmuş, özürlü, ayıplı bir ürünü neden tamir ettirelim kabul etmiyoruz dedik. İtirazımız üzerine tekrar değerlendirelim, dediler, bir ay sonra cevap yine aynı oldu, "Tamirat..."
Biz yine kabul etmedik.
Sonuç hala aynı sorundayız, maalesef Tepe Home gibi bir firma marka özürlü, ayıplı bir ürününün arkasında durmuyor.
Biz kendilerinden kesinlikle tamirat değil, iade istedik. maalesef kabul edilmiyor.
Mağduriyetimiz konusunde ne yapacağız?
Engin BOZDAĞ
50 km. hız olur mu
ANKARA’nın, Eskişehir girişine 50 Km.hız limiti kondu, araçlar radar hız kontrolü ile denetlenmekte... Bu yasağı kim koyduysa arabasına binip o yolda bir gitsin bakalım!4 şeritli yolda 50 km.ile gitmek müthiş bir tehlike arz etmekte.Ortalama hıza uymayın, hızınızı tabeladaki limite ayarlayın bakalım.Gidilemiyor.Son derece tehlikeli.