Beşiktaş Belediyesi’nde imar yolsuzlukları bitmiyor... Murat Hazinedar, CHP’ye kızgın

Beşiktaş Belediyesi’nde yapılan yolsuzluk operasyonu neticesinde açılan davanın üçüncü celsesi dün Çağlayan Adliyesi 28. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Haberin Devamı

Mahkeme heyetinin istediği ek bilirkişi raporu mahkemeye ulaştı. Rapor sanıklara atfedilen suçlamalar ile ilgili suç unsuru olmadığını gösterdi. Murat Hazinedar savunmasında ilginç şeyler söyledi. Bu dava ile olası Büyükşehir Belediye Başkanlığı yolunun kapandığını, 2018 yılında görevden alınmadan evvel İBB Başkanlığı için Sonar gibi şirketlerin yaptığı kamuoyu araştırmalarında birinci çıktığını ekleyerek, Ekrem İmamoğlu’nu kastederek ‘yedekten geldi, İstanbul’u yönetiyor’ dedi.

İmamoğlu’nun bu söyleme bir cevabı olacak mı?

Hazinedar ayrıca “CHP bugün benim arkamda siyasi bir güç olarak durmuyorsa nedeni partiye istenileni vermediğim içindir” dedi.

Acaba burada neyi kastediyor? 

Mahkeme heyetinden rica ediyorum fotoğrafta gösterdiğim, benim dönemimde yıkılan, Akmerkez karşısındaki bu milyon dolarlık işyeri ben görevden alındıktan sonra hemen nasıl yapıldı? Yine Fulya Mahallesi’nde akaryakıt istasyonu yanındaki kupon alanda 15 dükkân nasıl yapıldı?”

Haberin Devamı

Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, Murat Hazinedar tarafından mahkeme heyetine yapılan bu ihbarı araştırıp, kamuoyuna bir açıklama yapacak mı?

Eski Taşdelen Belediye Başkanı, Beşiktaş’tan Belediye Meclis üyesi seçilen Hüseyin Avni Sipahi’nin avukatı müvekkilinin siyasetle uğraştığını, bu davadan dolayı seçimlerde aday olamadığını, olası belediye başkanlığının önünün kesilmesi için bir kumpas kurulduğunu, davanın ivedilikle sonuçlandırılmasını talep etti.

Mahkeme heyeti mütalaa için dosyayı savcılık makamına tebliğ etti. Davanın duruşması 2025 Ocak ayına ertelendi.

GÜNÜN SÖZÜ

“Değişim ancak içeriden açılabilir kapıdır.”

Terry Neil

BAYRAMDA İNEBOLU’YU ÖZLERİM

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ve 10 Kasım Atatürk’ün ölüm yıldönümünü anma tarihleri yaklaşıkça heyecanlanır, hele İnebolu’nun havası burnumda kokar. Kurtuluş Savaşı sürecini, ‘İnebolu Atatürk Müzesini’ ve ‘Türk Tarih Ocağı’ ve ‘İnebolu Yolu’nu ziyaretlerimde bir kez daha sonsuz heyecanlanırım.

Müzenin saygın ismi Nurhayat Ergun’un anlatımlarını özleriz. Onun konukların ziyareti sırasında gösterdiği yakınlık ve samimiyet İnebolu’ya gelenler tarafından hiç unutulmaz. Eksik olmasın müzenin mistik havası ve İnebolu’nun kültür değerleri, Atatürk’ü bir kez daha size çeker. Koca binayı görünce gözleriniz yaşarır önce, sonra dostlarla bir araya gelirsiniz, bayramda kutlama ile birlikte ‘İnebolu Çiftetellisi’ni dinlemek isterseniz.

Haberin Devamı

İnebolu’nun vatansever evlatlarının kahramanlık destanlarını da. Bizi İnebolu aşığı yapan İnebolulu dostumuz mimar Ahmet Erkurtoğlu’nun zamanı ve benim sağlığım müsait olursa sizlerle yeniden bir arada olmayı dilerim.

Atatürk’ü saygı ve minnetle anarım. Büyük kahramanın izinde gidenlerin yolu açık olsun!            Yalçın BAYER

 

ÖZGEN ACAR ANLATMAKLA BİTMEZ

Türkiye’nin klasik gelmiş geçmiş gazeteciler arasında bana göre en önemli isim Özgen Acar’dır. Cumhuriyet’e girdiğimizde Ankara dış politika ve ekonomi muhabiri olarak görev yapıyordu. Mülkiye’yi bitirmiş, dış konularda uzmanlaşmıştı, Ankara’nın en önemli muhabiri olmuştu. Kanlarımız uyuştu; kendisini çok sevmeye başladık. Ekonomi sayfası yapmaya başladığında beni de kendisine asistan yapmıştı. Sonra New York ve Atina’da çalışmaya başladı. New York Müzesi’ni gezdikten sonra artık Türkiye’ye çok şey kazandıran bir sahada uzmanlaşmaya başladı. Hep Türkiye’den kaçırılan tarihi eserlerin izini süren, sürmekle yetinmeyip bulan, bulmakla yetinmeyip Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı’na haber verip dava açılmasını sağlayan, elindeki belgeleri Bakanlığa sunup kaçırılan tarihi eserlerin yurduna dönüşünü sağlayan bir gazeteci olarak tanıdığını söylüyor Milas’lı gazeteci Olcay Akdeniz. Üçlü bir sacayağı olarak daha da yakınlaştık.

Haberin Devamı

Akdeniz der ki; “O, mazlum ülkelerin tarihi eserlerini bulup kendi ülkesinin müzelerine kaçıran sinema dünyasının ‘kahramanı’ Indiana Jones’un aksine yurdundan kaçırılan tarihi eserlerin izini sürüp yurduna dönmesini sağlayan gerçek bir kahramandı.”

Türk gazetecilik tarihinde, tarihi eserlerin izini sürüp bulma ve yurduna dönüşünü sağlama çabasında bir ilk, bir tek ve bir en büyüktü ve hep öyle kalacaktır. Yıllar öncesine dayanan tanışmamız ve dostluğumuz da tarihi ve arkeolojik değerlerimizin korunmasına yönelik çabamızın buluşması şeklinde olmuştu. Biz kendi ilçemiz düzeyinde tarihi eserlerimize sahip çıkmaya çalışırken, O dünya ölçeğinde bunu, her biri efsane sayılacak başarı olarak gerçekleştiriyordu.

Haberin Devamı

Türkiye’deki tarihi eserlerin en çok kaçırıldığı ülkelerin başında gelen ABD’de kimi müzelerin O’nu ziyaretçi kabul etmeyişi, engellemesi, yasaklaması hiç de boşuna değildi.

Türkiye’den kaçırılan Karun Hazinesi’nin, Elmalı Definesi’nin, Lidya Hazinesi’nin ve son olarak da Yorgun Herkül Heykeli’nin bulunup yeniden yurdumuza kazandırılması hep O’nun efsanevi başarının bir sonucudur. Hatta arkeoloji dünyasında “yüzyılın arkeolojik buluşu” olarak adlandırılan Milas’ımızın Uzunyuva Anıtmezarı soygununun da en ayrıntılı haberini O’nun yazısında okumuştuk.

Belki de tarihi eser kaçak kazısının ve kaçakçılığına ilişkin haberlerin çokluğu yüzünden olacak, Milas ve yöresine de özel bir ilgisi vardı. Hemen her ay, en azından bir iki kez yaptığımız telefon konuşmalarında hep Milas’ı sorardı. Sonra da haber paylaşımını sürdürmek adına “paslaşalım” diye son sözünü noktalardı.

 

Haberin Devamı

BİLİYOR MUSUNUZ?

◊ Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ’ın, Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Merkezi’ni ziyaret ettiğini...

DOĞA KİMİN UMURUNDA

◊ PROF. Dr. Doğan Kantarcı, mimar Eyüp Mumcu’nun “İstanbul’un su havzaları tehdit altında. Yeni imar planları İstanbul’un geleceğini nasıl etkiler? 21 milyonluk kent depreme hazır mı?” konularında Osman Güdü’nün sorularına çarpıcı yanıtlar verdiklerini...

Yazarın Tüm Yazıları