Paylaş
Sanat ve arkeolojinin birleşimi denilebilir; çok güzel; o dönemleri yaşıyorsunuz Bergama’da... Daha önce bu tür sergiler; Everest, antik Roma ve Amazonlar için de yapılmış... Yapan sanatçı İran kökenli, Viyana doğumlu mimar ve sanatçı Yadigar Asisi (62)... Her şey ticari olarak düşünülmüş.
Bergama müzesinin bir parçası olarak geçen yılın eylülünden bu yılın 30 Eylül’üne kadar açık kalacak. Taşınacak ama nereye? Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay “Bakalım belki Türkiye’ye getiririz” diyor. Daha yeni gördüğü için hemen üzerine atlamadığını görüyoruz. Türkiye olabilir mi, özellikle Bergama ilçesinin bağlı olduğu İzmir’e getirilebilir mi?
İranlı sanatçı, bu eseri 2.7 milyon dolara mal etmiş; bir yıl için Bergama’nın biletleri 10 Euro’dan 18 Euro’ya çıkarılmış... 1 milyondan fazla kişinin ziyareti bekleniyor; Türkiye’de bu olur mu?
Sergi, Berlin Devlet Müzeleri ve Asisi Ltd. Şti. ile Türkiye’deki farklı enstitülerin ortak çalışması sonucu oluşturulmuş. Eserin mimarı Asisi hazırlık aşamasında Alman Arkeoloji Enstitüsü’nün İstanbul masası ile birlikte çalışmışlar.
Resmin tamamlanması için sanatçı Asisi tarafından Türkiye’de (Bergama ve çevresinde) 27 bin fotoğraf çekilmiş; taslak çizimler yapılmış; ayrıca 100’e yakın figüran (Roman gençler) ile çeşitli fotoğraf çekimleri gerçekleştirilmiş. Bunların yanı sıra 3 boyutlu yapılar, meydanlar ve heykeller hazırlanmış. Tarihçi ve uzmanlardan oluşan bir heyetin gözetimi altında bilgisayar ortamında yeniden düzenlenen şehir bu şekilde ortaya çıkarılmış... 25x100 metrelik kule şeklinde hazırlanmış bir resimle... Sanki, antik kentin ortasındaymışsınız gibi Bergama’yı üç katlı kuleden seyrediyorsunuz, ovasıyla, zeytin ağaçlarıyla ta Ege’ye kadar... Bergama’nın tarihini, kültürünü ve mimarisini hissediyorsunuz içinizde.
Bilgisayar ortamında işlenip bir araya getirilmesiyle oluşan panoramik genel resimle Roma Kayzeri Hadrian’ın Bergama şehrini ziyareti (M.S. 129 yılı) canlandırılıyor.
Sanat ve arkeloji birleştirilmiş; Bergama içindeymişsiniz gibi seyrediliyor. Heyecanlanmamak mümkün değil.
Projelendirilse Efes’i, Kapadokya’yı, Çanakkale’yi, Hasankeyf’i, Munzur Vadisi’ni, Toroslar’ı, büyük kentlerimize sergi olarak taşıyabilir miyiz?
Unutmadan belirtelim; bu panoramik serginin açılışına geçen eylülde Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç, Berlin Pergamon Müzesi Müdürü Andreas Scholl,
Alman Akreoloji Enstitüsü Müdürü Felix Pirson katılmış.
(Bu bilgiler Bakan Günay, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Osman Murat Süslü ve Berlin Kültür Müşaviri Gözde Şahin’den alınmıştır.)
Köklerimiz aynı
PROJENİN sahibi Asisi şöyle diyor: “10 yıldan beri çalışıyorum. Zor olan ülkeler üstü bir şey yapmaktır.
Türkiye, Yunanistan, Almanya ve diğer Avrupa ülkelerini kucaklayabilecek veya bu ülkelerin hepsine yukarıdan bakabilecek bir projeyi hayata geçirebilmekti. Bu proje gösteriyor ki hepimizin kökleri aynı, geçmişleri aynı, bu topraklarda yatmakta. Şimdi her ne kadar farklı bir bakış açımız varsa bile geçmişteki köklerimizin aynı olduğunu düşünüyorum.”
Alman komutan bakın o zaman neler demiş
ÇANAKKALE Savaşı sırasında, mareşal rütbesi ile Osmanlı ordusu başkomutanı olan Liman Von Sanders Paşa’nın, Türk ordusu hakkındaki görüşleri harbin sonuçları bakımından dikkate değerdir. “Başarı ile dövüşebilecek iyi bir Türk ordusu, sağladığı destek hiç denecek kadar az olan Galiçya ve Makedonya cephelerinde ateşe sürüleceği yerde, kendi ülkesinde dövüşse idi savaşın sonucuna daha tesirli bir biçimde yardım etmiş olurdu. Türkiye kendi ihtiyaçlarını karşılayamadığı halde dışarıya vardım etmeye koyulduğu gün yanlış bir yola sapmış oldu.”
Afganistan’da yaşanan dramın bize bir şeyler
hatırlatması gerekiyor. 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitler Günü’nde daha anlamlı.
Yakıştı mı
DÜNYANIN öbür ucu Afganistan’da ‘radikal İslam’ ile savaşmak için bulunan askerlerimizden 12’sinin şehit olduğu gün, İstanbul’un göbeğinde bir grup üniversiteli gencin hiçbir hukuki yaptırıma uğramadan “Yaktık, yine yakarız” diyerek başka bir gruba saldırısı nasıl bir tezattır? C.T.
GÜNÜN SÖZÜ
“BİR çocuk rahatlıkla hem temel eğitimine devam edip hem de bir sene içinde hafız olabilecek. Bir sene dediğin iki yaz bir kış oluyor. Bu vesileyle hem temel eğitiminden mahrum kalmamış olur.”
(Diyanet İşleri Başkanı
Prof. Dr. Mehmet GÖRMEZ)
Biliyor musunuz
‘OBJECTIVE RESEARCH CENTER’in (ORC), 81 il ve bunlara bağlı 462 ilçede toplam 1412 yerleşim biriminde yapılan ankette, 549 milletvekili arasında en başarılı ve beğenilen milletvekili sıralamasının şöyle olduğu açıklandı: 1- Şamil Tayyar (AKP-Gaziantep) 63.7; 2- Lütfü Türkkan (Kocaeli-MHP) 62.4; 3- İsa Gök (Mersin-CHP) 61.7, 4- Leyla Zana (Diyarbakır-BDP) 61.2, 5- Nihat Zeybekçi (Denizli-AKP) 59.8, 6- Bahattin Şeker (Bilecik-MHP) 59.7, 7- Ömer Çelik (Adana-AKP) 58.9, 8- Muharrem İnce (Yalova CHP) 58.4, 9- Fatma Kotan (Ağrı-AKP) 58.1, 10- Sinan Aygün (Ankara-CHP) 58.0.
Bu miras değil iktidar kavgası
20. dönem Zonguldak Milletvekili, SP kurucu üyesi, eski genel başkan yardımcısı Necmettin Aydın da, Erbakan’ın çocukları arasındaki miras kavgasını “Miras değil, Saadet’te iktidar kavgası” olduğunu öne sürüyor. Ve şöyle bir iddiada bulunuyor:
“Fatih Erbakan’ın SP’nin başına geçmesi ile 11 yıl sonra, 2023 yılında yani 100. yılda Milli Görüş’ün tek başına iktidara ulaşması kuvvetle muhtemel görünmektedir. Yolu kesilmek istenen Milli Görüş’ün muhtemel iktidarıdır.”
Paylaş