Bakan Atalay’ın sözü söz değil mi

Peki Ankara’da yaşayan vatandaşların yıllardır rahatsız oldukları apartman altlarındaki oto galeri, düğün salonu, gazino ve pavyonların meydana getirmiş olduğu rahatsızlıklara rağmen bunların uygun yerlerde toplanması konusunda niçin hiçbir adım atılamadı?
Belediyeler ve valilik neden bunlara ses çıkartmıyor, vatandaşın sıkıntılarına çözüm bulunamıyor? Binlerce vatandaşın şikayetleri önemsenmiyor?
2009 yılında o zamanın İçişleri Bakanı Beşir Atalay, oto galerileri şehir dışına taşımayan başta Ankara Belediyesini ve Valisini sert bir üslupla uyarmasına, bu çalışmaları tamamlamamaları halinde bizzat ben mahalli yöneticiler hakkında işlem yapacağım demesine rağmen başkentte neden bir değişiklik olmadı?
Bakan Atalay Bey, Ankara’daki belediyeler hakkında bir işlem yapmadı ama unutulmasın ki vatandaşın 2013 de işlem yapma vakti yaklaşıyor
Asım DEMİR

Gökdelenlerde rüzgar dengesini düşünülmeli

Zavallı Ankaram ne hale geldi?
Eskiden bölge bölge kat izni diye birşey vardı.
Örneğin bazı bölgelere 3, bazılarına da 4 katlı bina ruhsatı verilirdi.
Şimdi Çukurambar’a bir bakın dev gibi gökdelenler yanında daha az katlı binalar; tam bir karmaşa... Ben muhendis değilim ama bir rüzgar olayı vardı.
Hava akışı düzgün olsun diye düşünülürdü, bunları hiç düşünmeden yapılan bu karışık katlı binalar umarım Ankaramızın havasını daha bozmaz da kış gelince dumandan boğulmayız.
Dr. N. ÖZAL
 

Eymir’e gitmek

‘Eymir gölüne gitmek!’ (3 eylül) başlıklı yazıyı okudum.
ODTÜ’lü değilim ve hergün önünden geçmek dışında ODTÜ ile uzaktan
yakından alakam yok ancak Eymir Gölüne giriş kartım var ve neredeyse
hergün gidip arabamla rahatlıkla giriş yapabiliyorum. Yani Eymir Gölü
halka açıktır. ODTÜ’ye başvurup kart almak istediğinizde size belirli
kurallara uymanız şartı ile bu kartı veriyor. Kart sadece araç girişi
için geçerli. Aksi halde zaten girebiliyorsunuz. Bence çok da faydalı
bir uygulama çünkü öyle zamanlar oluyor ki içeride araç trafiğinden
yürüyemiyorsunuz.
Soydan Türken RENKMEN