‘Bahar havası’ mı?

Buna siyasette ‘bahar havası’ denir.

‘Siyasette küslük olmaz’ sözünün esas sahibi Süleyman Demirel’dir. Küslük ve inat, gerginlik yaratır. 1980’lere giden süreçte, Ecevit ve Demirel’i, bırakın siyaset için görüşmede uzlaşmayı, eşleriyle askeri uçakla Hamzakoy’a götürülürken dahi konuşmadılar, ‘gerginliklerini’ sürdürdüler. 1980 Darbesi böyle geldi. Demirel ‘Siyasette küslük olmaz’ sözünü hangi yıllarda kullandı? Demirel’le ilgili birçok kitap yazan ve onun konuşmalarını derleyen gazeteci dostumuz Hulusi Turgut’a sorduk, o da “1960’ların ortalarından beri her zaman kullanmıştır” dedi.

Geçenlerde gazetelerde yer aldı. ABD Başkanı Obama, selefi Bush’u Beyaz Saray’a davet etmişti; eşleriyle birlikte samimi bir ortamda poz veriyorlardı. Bizde eski ve yeni cumhurbaşkanlarları aileleriyle birlikte böyle bir ortamda hiç beraber oldular mı?

Hulusi Turgut “Hiç hatırlamıyorum” dedi ama Evren’e dönük bir anısını da anlattı:

“Demirel, 16 Mayıs 1993’te cumhurbaşkanı seçildi; ertesi gün de bir resepsiyon verdi. Demirel, Evren’e telefon edip davet etmiş, hatta Marmaris’ten kendisini Ata uçağı ile aldırmış. Ve Evren de o davette yer aldı. Aradan bir ay geçti, Ankara’da Ali Baransel’le oturuyoruz, daha sonra Demirel’i ziyaret ettim. O sırada içeriye deniz yaveri girerek, Sayın Evren’in sağlık durumu hakkında bilgi arz etti. Sayın Demirel, Evren Paşa prostat kanseri, Amerika’da tedavi ettiriyoruz; her gün de rapor alıyorum” dedi ve sonra da şunu ekledi: “Siyasette küslük olmaz. (Demirel, ‘küslük’ü Isparta şivesiyle ‘küsülük’ diye söylerdi. Bu lafın devamı da vardır: ‘Barışmasını bilmeyen küsmesin’dir.) Bu yaptığımız hem insani bir durumdur. Cumhurbaşkanlığı yapmış bir kişiye her zaman saygı göstermek gerekir.”

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Süleyman Demirel, Ahmet Necdet Sezer’i eşleriyle birlikte Köşk’e davet eder mi?

- ?!..

- Neden olmasın?

Siyasette zaman zaman ‘bahar havası’ vardır, 10 yıl sonra da Türkiye bunu özlüyor.

AKP’ye geçmenin hazırlığı mı?

MHP’li Belediye Başkanı Mehmet Türe başkanlığındaki Belediye Meclisi’nin kent merkezinde içkili mekân açılmasını yasakladığını biliyorsunuz. Biz Anamurlular ve bölgedeki yazlık sakinleri olarak; belediyenin Akdeniz Bölgesi’ndeki en önemli caretta caretta yuvalarının bulunduğu sahillerde, kumlar üzerine büfe ve şezlonglar kurup, ihale ile dağıtma işlerini durdurmasını beklerken, böyle bir kararla neyi amaçladığını doğrusu anlayamadık. Yaz döneminde, Güzelyurt Mahallesi’ndeki içkili restoranlarda kendisi de sık sık boy gösteren belediye başkanının bu girişiminin ardında, yerel seçimlerde AKP’ye transfer olmak niyetinin olabileceği iddiaları, Anamur yerel basınında sık sık dillendiriliyor. Türe, siyaseti iyi biliyormuş!    �

Zeki YURTTAŞ

4+4+4’lük ‘imam hatipleşme yasası’ ertelenmelidir

EĞİTİM-İş Genel Başkanı Veli Demir bir uyarıda bulunuyor:

MEB’in, Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’ne göre, il içi ve iller arası yer değiştirme isteğinde bulunacak öğretmenlerin başvurularıyla ilgili mayıs ayı içinde duyuru yapması gerekiyordu. Ancak tarihin epeyce geçmesine karşın bakanlık bir açıklama yapmadı. Bakanlık net bir açıklama yapmazsa hukuk dışı uygulamanın bertarafı ve yönetmeliğin amir hükümlerini ihlal ederek on binlerce öğretmeni mağdur eden sorumlu kamu görevlilerinin cezalandırılması için hukuki girişim yapılacak, sendikamız dava sürecini başlatacaktır.

Pedagojik ve bilimsel altyapısını hazırlamadan apar topar uygulamaya geçirdiği 4+4+4 eğitim sisteminin vahim sonuçlar doğuracağı konusunda MEB’i defalarca uyarmıştık. Ancak uyarılarımıza kulaklarını tıkayan bakanlığın 2012-2013 eğitim-öğretim yılının planlanmasında ne kadar zorluk çektiği ortadadır. Hiçbir biçimde altyapısı hazır olmayan ve eğitim sistemimizde telafisi olanaksız sorunlar yaratacak olan, “4+4+4’lük imam hatipleştirme yasası” bir yıl ertelenmelidir.�

‘Yeşil pasaport’

YEŞİL pasaport, belli dereceye ulaşmış devlet memurları dahil geniş bir kesime verilmektedir. Asker, sivil ya da seçilmişleri kapsayan, vizesiz yurtdışı hakkı sağlayan pasaportların, son günlerde daha da genişletildiğini, basın mensupları ve işadamlarını da kapsayacak şekilde çalışmalar yapıldığını biliyoruz. Bu yeşil pasaportu alma hakkını kazananlar bürokrat ya da seçilmiş olsun görevi sonlandıktan ya da emekli olduktan sonra da kazanılmış hakkı devam etmekte, yeşil pasaport kullanımı sürmektedir.

1989–1999 yılları arasında 10 yıl Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapmış bir kişi olarak görev süresi sonunda yeşil pasaportumun yasa nedeniyle geri alınması ve şimdi lacivert pasaport kullanıyor olmam ve vizeli seyahatler elbette dünyanın sonu değil! Ama on yıl başkanlığını yaptığım belediyenin yüzlerce çalışanının emekli olduktan sonra bile kullandığı yeşil pasaportun sadece görevi sonlandığında büyükşehir belediye başkanından geri alınıyor olması yasadaki önemli bir eksiklik ve yanlışlıktır. Geçmişten kalan, seçilmişlere karşı zihinlerde kuşkuyu barındıran böylesine sorunlu yasaların hiç zaman kaybetmeden düzeltilmesi bizim hakkımızın tesliminden çok daha önemlidir!      �

Av. Hasan SUBAŞI

Biliyor musunuz?

Halka sordunuz mu?

? CHP Trabzon Milletvekili M. Volkan Canalioğlu’nun, 2006’da ‘turizm merkezi’ ilan edilen Trabzon’un Araklı ilçesinde yapılması planlanan katı atık tesisi ile ilgili Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’a yönelttiği soru önergesinde, “Trabzon ve Rize’ye bağlı 154 belediyeye ait çöplerin her gün 2 bin çöp kamyonu ile memleketiniz Of’a komşu Araklı’ya dökülmesine vicdanınız elveriyor mu? Bu proje ne kadar doğrudur? Tesisin yapılacağı Turup mevkiinde yaşayan insanlarla görüşülüp düşünceleri sorulmuş mudur? Projenin yerini değiştirmeyi düşünüyor musunuz?” dediğini...