Paylaş
Adana’dan İstanbul’a gelmiş, oradan da ürettikleri ilaç hammaddelerinin İstanbul’daki tıkanmışlığını ortadan kaldırmak için Çerkezköy’de yatırım yapmaya karar vermiş Koçak ailesi. Uzun ve zorlu çabaları neredeyse 49 yılı aşmış. Uzun süredir görmediğimiz Çerkezköy, 200 bin nüfusu ile Çorlu’nun ‘kardeşi’ olmuş. Bir başka ilçe Kapaklı ile birlikte bu üçgen, Türkiye’nin en önemli sanayi-üretim merkezi durumunda şu anda.
Koçak Farma Yönetim Kurulu Başkanı Ender Koçak’ı önceki akşam bölgeden gazeteci kardeşimiz Hülya Mert ile birlikte ziyaret ettik. Firmanın CEO’su Dr. Hakan Koçak’ın bir başka randevusu vardı, yeğen Cem Koçak da amcası ile birlikte sorularımızı yanıtladı.
Ender Koçak, “Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi’nde 140 bin metrekare alanda kurulu ve 100 bin metrekare kapalı alana sahip ileri teknoloji donanımlı tesislerimiz Türkiye’nin en büyük ilaç üretim tesisidir” dedi ve noktayı koydu.
Serum üretim tesisleri de İstanbul Ayazağa’da 50 bin metrekare alanda kurulu...
EN ETKİN FİRMA
Koçak Farma, pandemi döneminin en etkin firmalarından bir olmuş: “Sağlık Bakanlığı COVID-19 tedavi algoritmasındaki Favipravir, Hidroksiklorokin Sülfat, Azitromisin, Enoxaparin Sodyum, Dipiridamol, Dekzametazon etken maddeli ürünlerin tamamını yerli olarak üreterek ülkemizin COVID-19 ile mücadelesinde önemli bir destek verdik ve vermeye devam ediyoruz.”
Notlarımızdan özetliyoruz:
Koçak Farma olarak uzun yıllardır biyoteknolojik ilaçlar ve aşılarla ilgili çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2014 yılından itibaren bu alanda yapılan yatırımlar 1.5 milyar TL’ye ulaştı.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı onaylı Ar-Ge merkezimizde inaktif kuduz ve BCG aşılarını üreterek klinik öncesi çalışmaları tamamladık. Her iki aşı için de klinik çalışmalara kısa sürede başlayacağız.
COVID-19 ile ilgili tüm araştırma ve üretim çalışmaları yüksek güvenlik seviyesine sahip laboratuvar ve üretim alanlarında yapılıyor.
FAZ 1 SONUÇLANIYOR
Koçak Farma bünyesindeki inaktif kuduz ve COVID-19 aşılarının üretimi için gerekli yüksek güvenlik seviyeli BSL-3/ABSL-3 laboratuvar ve üretim tesisleri akreditedir ve Sağlık Bakanlığı GMP onaylıdır; firmamız Türk ilaç sanayinde BSL-3/ABSL-3 laboratuvar ve üretim tesislerine sahip tek firmadır. İnaktif COVID-19 aşısı Koçak Farma bünyesinde geliştirilmiş ve başarıyla üretilmiştir. Aşının Faz 1 çalışmasına kısa süre içerisinde başlanacaktır.
ERCİYES’İN AŞISI
Erciyes Üniversitesi’nin inaktif COVID-19 aşısının üretimi de firmamız bünyesindeki GMP’li üretim tesislerinde gerçekleştirilmiş ve aşının Faz 1 çalışmaları yapılmış, Faz 2 çalışmalarına başlanacaktır.
Her iki aşı da Dünya Sağlık Örgütü’nün COVID-19 aşısı adayları listesinde yer almaktadır. Üretilen aşıların klinik çalışmalarının 2021 yılının 2. çeyreğinde tamamlanması ve aşıların Türk halkının kullanımına sunulması planlanıyor.
Ender Koçak bu konudaki sözlerini “Koçak Farma hem COVID-19 tedavisinde kullanılan ilaçları hem de COVID-19 aşısını aynı çatı altında yerli üreten tek firmadır” diyerek bitirdi ve bizi uğurlarken şunları ekledi:
“Aşımız yerli ve millidir. Mayıs başına kadar Türk halkının kullanımına sunacağız.”
GÜNÜN SÖZÜ
“KİMSE korkmamalı, kimse ayrımcılık yapmamalı, çünkü hepimiz aynı belediye otobüsündeyiz.” Ateş İlyas PAKSOY
HALK SAĞLIĞINA 49 YILLIK HİZMET
Sanayicilik yaşamında sayısız ödül kazanmış, her şeyi ile yüzde 100 yerli bir firma. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan aldığı Tüseb Aziz Sancar Hizmet Ödülü’nü çok önemsiyorlar.
49 yıldır yerli tüberküloz aşısı üretiyor. Bu başarıyla onur duyuyorlar.
Onkoloji ilaçları, diyabet, insülin, kandaki pıhtılaşma ve kadın hastalıkları ilaçları üretiliyor.
Beş kıtada 50 ülkeye ihracat yapılıyor.
Ayazağa’daki serum imalat tesisleri Eczacıbaşı-Baxter’dan alınmış.
SOFUOĞLU HOCA’NIN 3. GAFI
PROF. Dr. Ebubekir Sofuoğlu, Sakarya Üniversitesi tarih bölümü öğretim üyesi. Aslen Trabzonlu, sosyoloji doktorasını Sakarya Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı, adı Danıştay cinayetine karışan Prof. Dr. Musa Taşdelen’den aldı. Doçent ve profesörlüğünü ise tarih bölümünden aldı.
“Üniversitelerle umumhaneye döndüğünü” söylemekle büyük tepki çeken Prof. Sofuoğlu, daha önce de “Kurtuluş Savaşı ve Sakarya Meydan Muharebesi olmamıştır” demişti. Bu köşemizde yer alanca büyük tepki çekmişti. Aynı kürsüde profesör olan Haluk Selvi kendisine ağır bir cevap vermiş ve büyük bir yankı uyandırmıştı.
Ebubekir Sofuoğlu’nun bir başka gafı da “Google’ı Abdülhamid, cep telefonunu Nuh Peygamber kullanmıştı” biçimindeki sözleriydi, kendisini yine gülünç duruma düşmüştü.
YÖK Başkanı Yekta Saraç ile Sakarya Üniversitesi Rektörü Prof. Fatih Savaşan’ın bu hocaya karşı bir yanıtları olmayacak mıdır?
Paylaş