‘Angus’ rezaleti

“Çorlu ve Ereğli’nin, havaalanı ile Marmara Denizi arasındaki Şahpaz, Çeşmeli, Yeniçiftlik (şimdi belde), Yakuplu ve Türkmenli köyleri vardır. Bu bölge ‘hayvan hastalıklarından arı bölge’ olarak tanımlamıştır. Bölge, Anadolu yakasından gelen hayvanlara bile kapalı hale getirilmiş olmasına rağmen, şimdi dünyanın neresinden getirildiği belli olmayan, hastalık taraması yapılmamış, yabancı menşeili hayvanların ‘geçiş üssü’ olarak kullanılmaktadır.
Bu hayvanlar, angus olarak adlandırılan büyükbaş hayvanlardır.
İlk olarak Edirne yolu üzerindeki Ulaş beldesine konuşlandırılmış, o yetmemiş, şimdi de Şahpaz Köyü merasına yayılmaya başlamıştır.
Bu ithalatı organize eden firmaların, Ürdün ve Türk kökenli olduğu yörede konuşulmaktadır.
Tekirdağ limanına, çok katlı devasa gemilerle getirilen (sanki turistik Cruize gemileri gibi...) binlerce hayvanın, daha limana indirildiklerinden itibaren başta ‘koku’ olmak üzere tüm çevre faktörlerini dayanılmaz düzeyde kötüleştiriyor.
Köylerin ortak malı olan meralarda yapılan bu faaliyetler, dayanılmaz ölçüdeki kokuların yanında insanların vicdanını da rahatsız etmektedir. Bu milletin efendisi zavallı köylü, kendi topraklarına nasıl sahip çıkacak?
Köylerden kaç insan evini barkını bırakıp gitti.
Bir angus günde ortalama 15-20 kilogram yemin yanında günde 120 litre su tüketmekte, bunun yanında 80 kilogram civarında dışkı bırakmaktadır. Öyle ki, yeraltından çekilen bu sular yetmediğinden bu hayvanlara taşıma su verilmektedir.
Trakya’nın suyu kendi ekosistemine yetmezken, şimdi bir de anguslara taşınıyor.
Gidin o köylerde ‘angus çiftlikleri’ndeki hayvan pisliklerini görün! Yaz ortasında bunların kokusuna tahammül edin.
Tekirdağ Valisi Zübeyir Kemelek, Çorlu ve Ereğli kaymakamları Ali Dursun, İrfan Demiröz, Tekirdağ İl Çevre Müdürü Mehmet Ceyhan, Tarım İl Müdürü Erdem Karadağ ve de en önemlisi Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi’nin ‘ziraatçı’ Rektörü Prof. Dr. Osman Şimşek, bu olup bitenleri neden göremiyorlar?
‘B.k’ içinde bu açık ‘angus toplama kampında’ sağlıksız koşullarda barınan hayvanları görseniz, kedi ve köpeklere gıpta ederseniz!
(Bir köyün dibine tavuk çiftliği kurmaya kalkın da başınıza neler geliyor görün!)
Tekirdağ’ın yeni seçilen milletvekilleri var; AKP’li Ziyaettin Akbulut, Özlem Yemişçi’den hiçbir haber yok bu konuda... CHP’li vekilleri zaten dinleyen yok! Belki soru önergesi verirler de, Tarım Bakanı Mehdi Eker’in haberi olur!
Angus eti iyi, ucuz da halka hangi koşullarda sunuluyor.
Trakya yine çaresiz, yine yalnız!

Türkiye’yi küçükbaş hayvancılık kurtarır

ANGUSLARIN durumunu gündeme yazdığımız sırasında Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı (DSYB) Kamil Özcan’ın bir açıklaması geldi. Özcan diyor ki: “Ülkemiz Müslüman bir ülke. Diğer Avrupa ülkeleri gibi domuzdan kırmızı et ihtiyacı görmüyor. Bu durumda demek ki biz küçükbaş hayvancılığa önem vermeliyiz. Ülkenin yaylaları boş. Güneydoğu terörden dolayı yaylalar boşalmış. Oralara küçükbaş desteği verilerek oradaki insanımızı üretime çekmeliyiz. Bu ülke için ürettirmeliyiz...”

Suriye sağlıkta bizden ileride

AMERİKA ve müttefiklerince zalim bir diktatörlük rejimiyle yönetildiği ileri sürülerek abluka altına alınan Suriye’deki toplumsal göstergeler nasıl? Dünya Sağlık Örgütü’nün 2009 verileriyle, 10 yıldır Sağlıkta Dönüşüm Programı’yla dünyanın en büyük sağlık reformunu uygulamaya koyduğu iddia edilen Türkiye ve Suriye’yi karşılaştıralım.
- Doğumda yaşam beklentisi Türkiye’de erkeklerde 72, kadınlarda 77, Suriye ile Türkiye bu ölçütte hemen hemen başa baş.
- Her bin doğumda beş yaş altı ölüm oranı Türkiye’de 20, Suriye’de 16.
- Veremli hasta sayısı her yüz bin kişide Türkiye’de 41, Suriye’de 27.
(www.who.int/gho/countries/tur.pdf)
Suriye’de toplumsal sağlık parametreleri bölge ülkelerine göre fersah fersah iyi, Türkiye ile de başa baş durumda. Irak’ın işgal öncesinde de ‘toplumsal sağlık parametreleri’ tıpkı Suriye’deki gibi oldukça iyi durumdaydı. İşgal süreci sonunda Irak toplumsal sağlık göstergeleri dünyanın en kötü ülkeleri arasına geriledi. Suriye’den sonra sıranın kime geldiği belli değil mi?
Ali Rıza ÜÇER
Tıp Kurumu Genel Sekreteri

Atlet Arslan oy bekliyor

MİLLİ atlet Ahmet Arslan, temmuz ayının ‘ayın atleti’ anketine aday gösterildi. Üç kategoride alacağı oylara göre birincilik durumu belli olacak. Arslan, 10 Temmuz’daki şampiyonluğu ile beş kez üst üste, dağ koşullarında Avrupa Şampiyonu oldu. Başarısını da sürekli yükselten başarılı bir sporcu. Üç kategoride oylama var, halk, medya ve atletizm uzmanlarının oylaması...
Arslan, halkoylamasında ilk sırada ama diğer iki kategori çok belirleyici olacak.
Arkadaşları bize not göndermişler “Arslan’a oy verilmesini istiyoruz” diyorlar. (www.european-athletics.com)

Böğrüm ağrıyor

MISIR’da, Libya’da, Suriye’de ayaklanma olunca indirin yönetimi deniyorda ülkesini korumaya çalışanlara “Dur, yapma cani” deniyor da, İngiltere’de ayaklanma çıkınca neden “Bastır göstericileri” deniyor...
Bu ne ikiyüzlü dünya, bu ne bin bir suratlı politikacılar... Milletin kusası geliyor, benim kusmaktan yıllardır böğrüm ağrıyor.                      �
Ertuğrul BERKİ

Biliyor musunuz

NİSANDA 50 ilde yayın hayatına başlayan Radyo Cihan’ın yıl sonunda 150 noktada dinlenebileceği radyo yönetimi tarafından açıklanırken, her gün Fethullah Gülen’in 6 vaazı, 3 hutbesi, 4 gurbet sohbetlerinin yayınladığını...