Keşke stadın elektrikleri açılmasaydı!

Hatlar arasında ciddi bir kopukluk vardı.
Özellikle ilk 45 dakikada bırakın gol pozisyonunu aklı başında bir atak girişimi bile göremedik.
Bursaspor’un teknik sorumlusu Fazlı Tan da maç sonrası “Biz galibiyeti hak edecek oyun ortaya koyamadık” diyerek konuyu özetledi.
Bursaspor bırakın galibiyeti puanı hak edecek bir oyun sergileyemedi.
Doğrusu ben bu takımdan “elektrik” alamadım.
Elbette zaman zaman bu aksaklıklar olacaktır.
Genç kadrodan “süreklilik” beklemek onlara da haksızlık aslında ama bu tür durumlarda oyuncuları motive edecek hamleler yapmak lazım gecikmeden.
Yapmak lazım da bu hamle veya hamleleri kim yapacak?
Hafta içinde Bursaspor “elektrik kesintisi” olayı ile karşı karşıya kaldı.
3 milyonluk borç 2 yılı aşkın süredir ödenmediği için Timsah Arena’nın elektrikleri kesildi.
Aynı zamanda elektriği kesen firmanın sahibi olan TFF Başkanı Nihat Özdemir ile yapılan görüşmeler neticesinde şimdilik durum normale döndü.
Eğer görüşmeler iyi geçmeseydi stadın elektrikleri açılmayacaktı.
Eğer stadın elektrikleri açılmasaydı belki maç oynanmayacaktı.
İnsan “keşke elektrikler açılmasaydı” demekten kendini alamıyor.
Tabi bu işin latifesi.
*
Oyuncuları tek tek değerlendirmek yersiz.
Takımın geneli iyi değildi.
Bu takım küme düşmez ve bir şekilde ligi orta sıralarda bitirir.
Daha fazlasını beklemek genç oyunculara büyük haksızlık olur.
Önemli olan motivasyonu dip yapan bu kadroyu yeniden toparlamak.
Taraftarlar ve camia da genç oyuncuların üzerine fazla gitmemeli.
Çünkü mevcut yönetimin tahtayı kaldıracağını ve takıma tecrübeli oyuncu takviyesi yapacağını beklemek hayalcilik olur.
Bu elektrik kesintisi belki de Bursaspor camiasının gerçekleri biraz daha iyi görmesini sağladı.

İBRAHİM YAZICI

Yazılarımda sık sık rahmetli İbrahim Yazıcı’dan bahsediyorum.
Çünkü gerçekten örnek alınması gereken bir başkandı.
Krizi daha başlamadan bitirirdi.
Geniş görüşlüydü ve herkesin önerisine açıktı.
Dinler, değerlendirir ve kararını verirdi.
İletişime zor zamanlarda daha açıktı.
Telefonunu mutlaka açardı.
Uygun değilse mutlaka sonradan dönüş yapardı.
Gerektiğinde kendisi arar, bilgilendirirdi.
Sanırım herkes ne demek istediğimi anladı...