Paylaş
Gerçi hep kafa karışıklığı oldu.
Çünkü genelde Bursaspor’da başkan liderdir.
Ama Hayrettin Gülgüler, başkan olmasına karşın perde arkasında kaldı.
Zaman zaman ve hatta çoğu zaman insanlar Hayrettin Gülgüler yerine Emin Adanur’a “başkan” diye hitap ettiler.
İSTİFA VE KONGRE
Başkan ayrı...
Ekip lideri ayrı olunca...
İstenen sonuçlar alınamayınca...
Teknik heyet ve futbolcularla ilgili sorunlar yaşanınca...
Yani işin özü kulüpte sorunlar artınca...
Her şey tersine gitmeye başladı.
Önce homurtular...
Sonra eleştiriler...
Ve sonunda istifaya davet.
O süreç çok çabuk ilerledi.
Önce Emin Adanur istifa etti.
Ardından da yönetim kongre kararı aldı.
HERKES ONA GÜVENDİ
E doğal sonuç, neredeyse Bursaspor’da ne ekip kaldı ne lider.
Tam da bu süreçte yeni bir lider gerekiyordu.
“Kim olur?” diye düşünürken camia...
Tamer Tuna sahneye çıktı.
Önce “Takımı bırakıp gitmem” dedi.
Sonra camiayı kenetledi.
Altınordu maçı öncesi;
“Kazanırız” dedi...
“Tahta” dedi...
“Transfer” dedi...
Ve herkes ona güvendi.
KENETLENMİŞ BİR CAMİA
Bursaspor kazandı...
Camia kenetlendi.
Tahta açıldı...
Transferler yapıldı.
Tamer Tuna da “ekip lideri” olduğunu ispatladı.
Bundan sonraki süreç daha kolay geçecek Bursaspor için.
Çünkü iyi bir ekip lideri...
Güçlendirilmiş bir kadro...
Takımına güvenen bir taraftar grubu...
“Bursaspor sahipsiz kalmaz” diyen bir kent ve camia var artık.
ÇORAP SÖKÜĞÜ GİBİ...
Daha önce Bursaspor için “Süper Lig’e çıkamaz” demiştim.
Şimdilik bu söylemime “şerh” koyuyorum.
Evet çok zor.
Ama imkansız değil.
Madem bu kadar çabuk toparlandı camia.
Kaybedecek neyi var ki zaten Bursaspor’un.
Ama kazanacak çok şeyi var.
Kazanmaya başladı zaten.
3 yıldır sağlayamadığı birlikteliği sağladı.
Bundan sonrası çorap söküğü...
Paylaş