HEP diyoruz ya, iki ayaklı oyunlar uzun boyludur. İlkine bakıp, sonunu kestirmek zor.
180 dakikanın sonu ayakkabıları bağlama dakikaları. Beşiktaş, dün akşam bana göre çok büyük bir iş gördü. 4 tane önemli eksiğine rağmen, Lucescu'nun ezberlettiği futbolu oynadılar. Kaldı ki, bu tip maçlarda arkaya düştün mü, işin zorlaşır. Ama Beşiktaşlı oyuncular inanarak, sabrederek oyunun her dakikasını düşünerek ve çok koşarak oynadılar. Hepsine helal olsun. Tabii ilk başta direksiyondaki Lucescu'ya.
Benim İlhan kardeşime sitemim olacak. Ah be güzel kardeş, Alaves maçında maç bitmiş, tur gelmiş, sen atılıyorsun. İnanıyorum ki, dün akşam sen oyunda olsaydın, Kiev'e bu takım turistik seyahate giderdi. Sergen'in olmayışı, Ahmet Dursun'un olmayışı, Dobra'nın olmayışı önemli eksikler. Ama Beşiktaş takımı o kadar beraber oynayıp, beraber düşünüyor ki, ezberlediğini oynuyor. Rakibe de ne oynamak istediğini kabul ettiriyor. Kaldı ki, Beşiktaş, kendine yakışmayacak bir gol yedi. Ama üstesinden 3 golle kalkmayı bildi.
Pancu, bu takımın önemli bir futbolcusu. Dün de attığı golle kapıyı araladı. Takım da Ronaldo ve Pascal'la kapıyı açtı. Pascal'ın attığı gol de muhteşemdi. Dün akşam için kafama takılan tek bir şey var, o da Pancu. Sarı kart cezalısı olduğu için Kiev'de yok. Beşiktaş için handikap. Ama sakatlar o güne kadar düzelirse, mesele yok.
Helal olsun
Beşiktaş'ın muhteşem seyircisi bu takımın hakikaten 12. adamı. Takımları ile kol kola girdiler, 90 dakika sahanın içindeydiler. Onlara da helal olsun. Böyle bir galibiyetten sonra takımı ayırıp, tek tek oyunculara bir şeyler söylemek istemiyorum. Ama Ronaldo'ya ayrı bir köşe yapmak lazım. Bir futbolcunun bu kadar maça ağırlığını koymasını ben Ronaldo'da gördüm. Yalnız takımının değil, sahanın en iyi oyuncusuydu. Bir futbolcu nasıl sıfır hatayla oynar, dün akşam Ronaldo'yu seyredip, öyle karar vermek lazım.
Maçın hakemi ne gördüyse onu çalan bir adam. Çok koşan, topun hep yanında olan, cesaretle de kartını çıkarıp, düdüğünü çalan da bir adam. Söylenecek bir laf yok.
Beşiktaş, Kiev'de oynayacağı maçta saha ve hava şartlarını düşünüp, buraya öyle gitmeli. Ben herkesin düşündüğünün aksini düşünüyorum. Saha buzlu olursa, Beşiktaş'ın işine gelir. Adamlara gol lazım. Gol pozisyonuna girmek için de iyi bir saha. Demek ki Beşiktaş'ın Kiev'de hem skor avantajı olacak, hem de kötü hava şartlarında saha avantajı.