Nihat çivi çaktı

ÜÇ gün önce oynadığımız Slovakya maçından sonra ‘‘Makedonya bizim rakibimiz olamaz, biz her türlü engeli geçeriz’’ dedik.

O her türlünün içinde başka bir mana vardı. Bence de şu demekti; ‘‘Kötü de oynasak geçeriz...’’ Yarısı iyi, yarısı kötü oynanmış bir oyundan istediğimizi çıkardık. Bize lazım olan cebimize girdi.

Bizden bir saat sonra oynanan İngiltere- Slovakya maçı ne olur bilemem. Bildiğimi söyleyeyim, ne olursa olsun. Ben, ben gibi oynarsam, İngiltere'yi deviririm.

Dilim varmıyor

Biraz da dün akşamın içinde dolaşayım istiyorum...

Yediğimiz iki gol, bizim takımımızın işi olmamalı. Bırakalım o golleri amatör takımlar yesin. Rüştü'ye bir şey söylemeye dilim varmıyor. Kimler vurdurduysa, isim de vereyim istemiyorum. Kazanılmış bir maçın içine maydanoz olayım da istemiyorum.

Nihat'ın attığı bir gol var... O gol değil, çivi çakmak... Onun dışında Hakan ile buluşturduğu top da fevkalede. Oyunu için de, futbol oynama iştahını da alkışlıyorum.

Tugay benim futbola başladığı ilk günden bu güne kadar göz keyiflerimden biri. Onu seyrederken zevk alan bir adamım. Dün akşamın oyununda da bana göre sahanın en iyi oyuncusuydu. Çabuk yapılacaksa, çabuk yaptı. Frene basılacaksa da fren yaptı. Koca oyunda bir tek top kaybıyla oynadı.

Vıdı vıdı olmaz

Tabii ki gözardı etmemek lazım. İki defa arkaya düşmüş bir takım, öne geçiyorsa ‘‘vıdı vıdı’’ yapmanın alemi yok. Bişey söylemenin alemi var, onu da söyleyeyim. Demek ki, kazanacak kadar istediler. Sahadan da istediklerini çıkardılar.

Gökdeniz diye bir oyuncu var... Bu kardeş ayağına çok çabuk. Hakan'ın bıraktığı topa başka bir oyuncu 4 adımda gider, benim bu kardeşim bir adımda gitti, golü yaptı.

Hakan dedim, devam edeyim... Hakan'a ben hep ‘‘vazgeçilmez oyuncu’’ derim. İyisinden kötüsünden anlamam. Ben kenarda antrenör olsam, formalardan birini Hakan'a veririm, o da maçtan maça gelir giyer. Hakan başka bir oyuncu. Başka olmak da önemli.

Maçın hakemine gelince, diyeyim de orda kalayım. Hakemlik hiç bir şey olmadı. Öyle de geldi geçti...

Neticede istediğimizi aldık... Ekim'de oynayacağımız İngiltere maçına kadar, fizik ve kafa olarak iyi hazırlanırsak, bizim çocuklarımız İngiltere'yi de devirir. Yeter ki isteyelim...
Yazarın Tüm Yazıları