DÜN iki ayrı devrede iki ayrı oyun seyrettim. İlk yarı tatsız, tutsuz üstüne üstelik golsüz bir yarıydı. Ama ikinci yarı hem goller geldi, hem de futbol sahaya girdi.
Beşiktaş, bu oyuna beraberlik düşünerek gelmiş. Oyun başladığı gibi biter diye düşünmüş. Sergen'in attığı gol, oyunun bütün rengini değiştirdi.
F.Bahçe, müthiş bir tempo yakaladı. İki tane de gol buldu. Beşiktaş'ın yediği 2 gol de, Beşiktaş'ın yememesi lazım olan gollerdi. İlkinde Emre, sakatlık numarası yapıp saha kenarına çıkınca, onun boş bıraktığı yerden Tuncay geldi, golü attırdı. İkinci gol nasıl yendi, anlamış değilim. Her halde Cordoba'da anlamış değil.
Geriye düşen Beşiktaş, gol için 3 tane oyuncu değiştirdi. Ahmed Hassan ile de buldu. Demek ki Lucescu haklı.
Zirve bu haftada patinaj yaptı. Geçen haftada da 4 büyük puanları kaptırmıştı. Bu haftada da aynısı oldu. Hani bir yerde zirve yine patinaj yaptı.
Ben başka takımlara karışan bir adam değilim ama F.Bahçe kalecisinin yediği iki golde de çok büyük hatası var.
Saracoğlu Stadı büyük deplasman
Beşiktaş'ta Ahmet Yıldırım, derbinin en iyi oyuncusuydu. Hatasız top oynadı. Ben Tümer'i de çok beğendim. Hem çok koştu, hem çok iyi işler yaptı. İlhan'ı pek göremedim. Herhalde saklanbaç oynadı.
Beşiktaş istediğini aldı derken, F.Bahçe Stadı'nın o görkemli görüntüsü hakikatten futbolcuyu zorlar. Beşiktaş'ın oyuncuları da bu büyük gürültüden nasibini aldı. Beşiktaş gibi oynayamamdılar. Belki İstanbul'un içi ama Saracoğlu hakikatten çok büyük deplasman gibi. Onun için Beşiktaş kaybettiği 2 puana üzülmez diye düşünüyorum. Ama F.Bahçe muhakkak çok üzülecektir.
Dişe diş bir maç seyrettirdiler
Maçın hakemi çok büyük hatalar içinde olmadı. Ama çok gergindi. Gösterdiği sarı kartlar kadar futbolcuları da azarladı, durdu. Halbuki o, maçın tansiyonunu düşürecek adam. Futbolcuları germenin alemi yoktu.
Neticede ikinci yarı kora kor dişe diş bir lig maıç seyrettik. İkinci yarı oynanan futbol herhalde seyircileri memnun etmiştir.