Rodos beşlisi

Rodos’un avantajları arasında zengin tarihi ve hiç bozulmamış olup, hâlâ ortaçağ havasını yansıtan eski şehir bölümü var. Rodos Kalesi’nin de içinde olduğu eski şehir şahsiyetini kaybetmemiş. Fransız rivierasındaki Èze gibi yarı müze-yarı Disneyland’e dönüşmemiş. Bunun bir göstergesi de yaz ve kış burada yaşayan yerli halk.
İkinci bir avantaj güzel köy ve kumsallar. Benim moralimi bozan bir durum var. Bizde tatil bölgelerinde sahil tutanın elinde kalmış. Resmen yağmalanmış. Avrupa’da ise sahiller kamuya ait. Plajlar bedava. Sadece organize denen, şezlong ve şemsiyeli plajlara ücret alınıyor. Tipik ücret iki kişi için, iki şezlong ve bir şemsiye, 10 Euro. Rodos Adası’nda dört gece, üç bütün gün kaldım. Denize, kaldığımız otele 50 dakika mesafeli Lindos’tan girdik. Buradaki Saint Paul köyünün ‘Tambakio’ adlı lokantası iyi, organize plaj kumsal, deniz çarşaf gibi ve turkuvaz rengi.
Üçüncü avantaj otel durumu. Hem diğer Yunan adalarında olduğu gibi mütevazı ve ucuz pansiyonlar hem de konforlu oteller mevcut.
Lokantalara gelelim. Daha önce çekim için gittiğimden iki iyi lokanta biliyordum. Bunlara yenileri eklendi. İşte favorilerim...

1) Tamam

Andrea harika bir insan. Kendisi ve kızı salonda, eşi mutfakta. Rezervasyon yok. Kapıda kuyruk var ama beklerken şarap ikram ediyorlar. Buraya gelirseniz ballı ve bademli ‘manouri’ peynirini deneyin. İçi erimiş beyazpeynirli ve domates soslu patlıcan rulo iyi. Girit Adası’nın süt kuzusunun kafes kısmını da ağzınıza layık pişirmişler.

2) Avantis

Yetiştirme balık yok burada. Son yıllarda yediğim en iyi lagos balığını da burada yedim. Limonlu bir sos. Bir nevi buğulama. Ama çorba gibi değil. Sanırım yumurtayı, ağır ağır yedirmişler. Balık buharda gibi pistiği için dokusu optimum, sulu, jelatinli. Muazzam. Balık dışında tavsiye ettikleri ve sıcak zeytinyağlı yeşil fasulye ile mercimek köfteleri de bayağı iyiydi.

3) Stegna Kozas

Çok iyi bir balık meyhane. Ana yemek olarak denediğimiz orzo’lu (şehriye) karavida harika idi. Bunun yanında kesinlikle uzo olmaz. Santorini Adası’ndan bir assyrtiko beyaz şarap gerek. Öte yandan uzoluk mezeler de var. Tarama nefis. Denizkestanesi salata iyi. Kalamar taze ve taratorlu tavası iyi. Barbun tavada da başarılılar. Portakallı revaniyii de kaçırmayın.

4) Angela Castle

Adada tanıştığım zeytinyağı üreticisi ve içten biri olan Stavros’un davetlisi olarak burayı keşfettik. Eski tarihi şehirde. Son derece romantik olan bu lokantanın ambiyansı da ilginç. Bir anlamda film seti gibi. Sanki tarihi bir film çekiliyor ve Rodos şövalyelerinin birinin evine davetlisiniz. Nefis taze salatalar yapıyorlar. Marine edilmiş sardalye ve kaya koruğu tam uzoluk. Ev yapımı, füme olmayan somon iyi. Taze ve çığ yenmesi gereken akuvadis ve istiridye tam benlik.. Sote ıspanak tazeydi. Domates soslu bamya ile pişmiş orfoz balığı ise hem damağımda hem belleğimde iz bıraktı. Şef Yannis hem iyi malzeme nedir bilen çok usta bir şef hem de harika bir insan. Giderseniz selam söyleyin.

5) Mageirotechneio Paraga

Eşimin doğum günü için seçtiğim harikulade bir kır lokantası. Salata, sebze ve otlar olağanüstü. Peynirler ve zeytinyağı çok iyi. Bir de odun ateşi ile yanan bir taş fırınları var. Fırında pişen ekşi maya ekmekleri ve oğlakkuzu etlerinin ağzınıza layık olduğunu söylememe gerek yok, değil mi?