Paylaş
Bazen toplam, bileşenlerinden fazla olur” derler. Ayaspaşa’daki eski Fisher’in devamı olan Rus lokantası aynen öyle. Tek kelimeyle nostaljik bir lokanta. Çalan müzikten tutun da masa örtülerine, serviste erkek değil güler yüzlü genç bir hanımın çalışmasına, müşteri kompozisyonuna kadar alışıldık lokantalardan farklı.
Nasıl bir müşteri kompozisyonu mu? Bir kere her masada hanım var. Her yaştan insan var. Belli ki gürültülü ya da trend olan ya da dayak yer gibi yemek yenen yerlerden kaçınan insanlar. Bazı masalarda Batılı dillerin konuşulduğunu da duyabilirsiniz. Kanıtım yok ama İstanbul’daki sayıları giderek azalan Batı kökenli ekspatların bu lokantayı sevdiğini ve devamlı müşterileri arasında olduklarını tahmin ediyorum.
Ayazpaşa Rus Lokantası Taksim; Gümüşsuyu’nda. (0212) 243 48 92
Lokantanın devamlı müşterileri olduğunu tahmin etmemin dolaylı bir göstergesi var. Hazırlanması uzun olduğu için önceden ısmarlanması gereken ve en az iki kişilik yemekler var mönüde. Hepsi çok iyi gözüküyor. Ben bilmediğim için tadamadım. Belki sizler denersiniz.
Ama denediklerimi sevdim. Hoşuma giden bir şey tutarlılık oldu. Öyle gastronomik nirvanaya çıkmadım ama uzun bir uçak yolculuğundan sonra gittiğim için yorgun olmama rağmen, mutlu ve “Tekrar gelip iki kişilik bir yemek denerim” diye düşünerek ayrıldım lokantadan.
Kaşarlı Rus mantısı
Haşlanmış beyin istedim önce. Tazeydi ama daha iyi olabilirdi. Fazla haşlanmış ve limonu fazla kaçmıştı. Dana dili lezzetliydi. Kıvamında haşlanmış ve ince kesilmişti. Pul biberi fazla kaçmamıştı. Domates salatalık turşusuyla sunuldu. Üçüncü girişse rulo haline getirilmiş blini (krep) içinde somon füme. Krep ince. Ama ben evde yapsam somon miktarını iki kat artırırım. Belki içinde çok taze ve tereyağı gibi sürülen bir keçi peyniri ya da ‘smetana’ olur. Bir de kapari çiçeği elbette ki. Dereotu da.
Smetana, Orta ve Doğu Avrupa’da birçok yemekte kullanılan hafif kekremsi bir süt ürünü. Kremayla kaymak arası. Burada top şeklinde kızartılmış bir nevi Rus mantısında kullanmışlar. Ayrıca kaşar da kullanılmış aynı mantıda. Lezzetli bir kalori bombası. Kızarmış patlıcan rulo da çok lezzetli. İçinde ceviz, sarmısak ve beyazpeynir, dereotu... Oranlar iyi ve yavan değil. Ve onların yanında lokantanın spesiyalitesi sarı votka...
Ana yemek olarak ‘boeuf stroganoff’ istiyorum. Evde hazırladığımızla karşılaştırmak istiyorum. İnce dilimlenmiş dana eti. Güzel bir sosla birlikte pişer. Krema (smetana), et suyu ve mantarlı olur. Bir de ince kesilmiş kırmızıbiber. Ayaspaşa Rus Lokantası kırmızı biber kullanmamış ama bizim evde hazırladığımız düzeyde. Et yumuşak ve leziz. Öte yandan çıtır kibrit patatesleri çok iyi. Denediğim elmalı patates salatası da çok iyi.
¡ ¡ ¡
Çıkmadan etrafa bakıyorum. İnce tahta masalar. Güzel bir bar. Şarap bardakları tavandan asılı. Güzel bir piyano. Suyu cam şişede servis etmeleri de ayrı bir artı. Arka planda kalan ruhu okşayıcı Rus müziği başka yerlerdeki gibi kulak zarlarını
patlatmıyor.
Eski İstanbul’un nasılsa günümüze ulaşmayı başarmış bir uzantısı burası. Müşterisine saygısını ifade ediş tarzı eski kozmopolit İstanbul’un uygarlık düzeyi hakkında fikir veriyor.
“Eski İstanbul’un nasılsa günümüze ulaşmayı başarmış bir uzantısı burası. Müşterisine saygısını ifade ediş tarzı eski kozmopolit İstanbul’un uygarlık düzeyi hakkında fikir veriyor.”
Paylaş