Paylaş
- Yarın sabah erkenden özel bir iş için görüşmemiz gerekiyor.
Çelikel, ertesi sabah erkenden şirkete gitti. Ortağı Mimi Ovadia, Mustafa Bayramoğlu, Erbil Töre, sekreteri Fatoş Eray ve Mehmet Eşsiz başta olmak üzere bütün personel kendisini bekliyordu. Eşsiz, konuyu aktardı:
- Dün akşam Milli Güvenlik Konseyi Genel Sekreter Yardımcısı Orgeneral Necip Torumtay ile görüştüm. Bana, “TÜSİAD, senin patrondan rahatsız” dedi. TÜSİAD Başkanı Ali Koçman, bir toplantıda Kenan Evren’in ekibine, “Bütün sivil toplum örgütlerini kapattınız ama Tepebaşı’ndakini unuttunuz Paşam” demiş.
Eşsiz, Koçman’ın komutanlara söylediği şu sözü de aktardı:
- Ali Bey, sizini adınızı da vermiş: “Orada Murtaza Çelikel enine boyuna politika yapıyor. Üzüntüm o ki, öyle bir adam taraftar da buluyor.”
Çelikel, şaşırdı, canı sıkıldı. Dahası tedirgin oldu:
- Çünkü, askeri yönetimin sebepsiz yere gözaltına aldığı insanlar vardı. Gidenlerin bir bölümünden haber de alınamıyordu.
Çelikel, 1982 Anayasası hazırlıkları sırasında sıklıkla Prof. Bülent Tanör’e danıştı. Anayasa maddeleriyle ilgili eleştirilerini Meclis Başkan Yardımcısı olduğu İSO’da dile getirdi. Bir konuşmasında bankalara yüklendi:
- Devlet, kendisine kulluğumuz yetmiyormuş gibi bizi holding bankalarına da kul ediyor. Holding bankaları iştiraklerine imtiyazlı kredi veriyor. Bankalar devletleştirilsin.
İş dünyası genelde Çelikel’in bu sözlerine karşı çıktı:
- Bu nasıl işadamı? Bankaların devletleştirilmesini nasıl savunur?
Çelikel, ekibiyle birlikte Ali Koçman’ın ihbarı konusunda TÜSİAD ve İSO’nun önde gelen isimlerini bilgilendirmeye karar verdi. TÜSİAD’ın ilk Başkanı Feyyaz Berker, kuruculardan Nejat Eczacıbaşı, İSO Meclis Başkanı İbrahim Bodur, İSO Yönetim Kurulu Başkanı Şaban Çavuşoğlu ve İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Nuh Kuşçulu’ya telgraf çekti.
Eczacıbaşı, telgrafı alınca Çelikel’in şirketine gitti:
- Basına bulaşmak yok. Önce şunun aslını öğrenelim. İnşallah yalandır. Eğer gerçekse senin yanındayım.
Eczacıbaşı, İSO’nun kurucılarından ve eski başkanlarından Fazıl Zobu’ya konuyu aktardı. Zobu, şöyle yorumladı:
- Yapılan ihbar, İSO’nun itibarını yok etme hareketinin başlangıcıdır. Yine de basına yansımasın.
İbrahim Bodur ve Nuh Kuşçulu da Çelikel’e destek verirken, Feyyaz Berker, olayı yatıştırmak için çok çaba harcadı...
Sonuçta, korkulan olmadı... 12 Eylül darbecileri, Murtaza Çelikel’i tutuklamadı, İstanbul Sanayi Odası’nı (İSO) kapatmaya kalkmadı...
Murtaza Çelikel’den bir bölümünü dinlediğim öyküyü Berat Günçıkan’ın “Benim Küçük İmparatorluğum” kitabından aldım...
GÜLER SABANCI’NIN MANTI BORCU VAR
ALİ Koçman’ın ihbar olayından bir süre sonra Murtaza Çelikel’i yakın arkadaşlı, dekoratör, iç mimar, tiyatro sanatçısı Bülent Erbaşar ziyaret etti:
- Ali Koçman’la kavga etmişsin...
Koçman, Erbaşar’ın bulunduğu bir ortamda sıkıntısını paylaşmıştı:
- Ben bir yanlış yaptım, olay büyüdü. Murtaza Bey’den özür dilesem rahatlayacağım.
Erbaşar, konuyu öğrenince araya girmişti:
- Murtaza benim çocukluk arkadaşım. Sizi bir araya getiririm.
Çelikel, Erbaşar’ı dinledikten sonra yanıt verdi:
- Hâlâ Ankara’nın tepkisini bekliyorum. Ondan sonra elbette Koçman’la görüşürüz.
Erbaşar, bir süre sonra Çelikel’i aradı. Koçman’la Erbaşar’ın veya Güler Sabancı’nın evinde yemekte buluşmak üzere sözleşildi...
Murtaza Çelikel, bu konudaki son durumu “Benim Küçük İmparatorluğum” kitabında şöyle anlattı:
- Bülent Erbaşar ve Ali Koçman’ı genç yaşlarında kaybettik. Güler Sabancı’nın ise bana hâlâ Kayseri mantılı bir ziyafet borcu var.
‘KÜÇÜK İMPARATORLUĞU’ YANLIŞ DEĞERLENDİRMİŞİM
İHBAR olayından bir süre sonra Murtaza Çelikel ile Ali Koçman, Ercan Arıklı’nın Nokta Dergisi’nin kokteylinde karşılaştı. Çelikel sordu:
- Ali Bey, üniformalı büyüklerinize Sanayi Odası Meclisi’ni ve beni ihbar ettiğiniz doğru mu?
Koçman, yanıtladı:
- Doğru, doğru.
Çelikel üsteledi:
- Fotoğrafımı da verdiniz mi?
Koçman, şu yanıtı verdi:
- Onu da verdim. Ama bir konuda yanıldım. Küçük imparatorluğunuzun kamuoyundaki itibarını ve ağırlığını yanlış değerlendirmişim.
Çelikel, “Küçük İmparatorluğum” kitabının bu bölümünü şu cümleyle noktaladı:
- Bugün Ali Koçman’ları, o dönem iş dünyasındaki arkadaşlarımı çok arıyorum...
Paylaş