Mardin, okul için 35 trilyon topladı

Bunlardan 4 bin 400’ü liseyi bitirdi, 250’si de üniversiteye girdi...

Turkcell ile Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin (ÇYDD) birlikte yürüttüğü ‘Kardelenler-Çağdaş Türkiye’nin Çağdaş Kızları’ projesinde son bilanço böyle...

Turkcell ile ÇYDD, bu bilançoyu geçen hafta sonu Mardin’de gerçekleştirilen ‘Kardelenler karne töreni’ sırasında ortaya koydu...

Eğitim desteği verilen kızlar nasıl seçiliyor, kim karar veriyor?

Turkcell Kurumsal İletişim Yöneticisi Zuhal Şeker’in verdiği bilgiye göre, bu işin patronu Prof. Türkan Saylan’ın başında bulunduğu ÇYDD... Prof. Saylan’ın başkanlığındaki ekip titizlikle incelemelerini yapıyor, listeyi Turkcell’e iletiyor.

Ya harcanan para? Aslında Turkcell, işin parasal büyüklüğü konusunu çok da öne çıkarmak istemiyor. Çünkü, bugüne kadar 8 bin 300 kız öğrenciye el uzatmış olmak, ailelerini mutlu etmek fazlasıyla yetiyor. Yine de harcanan paranın 1.5 milyon doları bulduğunu öğreniyorum.

Prof. Türkan Saylan, fırsatı yakalamışken çağrı yapıyor: ‘Hálá ciddi sayıda kız çocuğumuz okula gönderilmiyor. Ancak, Turkcell gibi şirketlerle birlikte yürüttüğümüz kampanyalar çerçevesinde önemli adımlar atıyoruz. Turkcell gibi 20 şirket bu işin içine girse, 100 bin kız çocuğumuz okul fırsatı yakalar. Hiçbir zaman, ‘O yaptı, ben de aynısını yapmayayım’ diye düşünmeyin. Kız çocuklarına okul kapılarını açan bu zincire katılın.’

Mardin Valisi Temel Koçaklar ise öncelikle üç ‘çınar’ ismi sıralıyor:

ÇYDD Başkanı Prof. Türkan Saylan, ÇEKÜL Vakfı Başkanı Prof. Metin Sözen ve TEMA Vakfı Onursal Başkanı Hayrettin Karaca...

Koçaklar, ‘Sevgili Türkan Hocamız, 301 Yatılı Bölge Okulunun hepsini gerçek anlamda avucunun içi gibi bilir. Bizlere kızlarımızın eğitimi konusunda büyük önderlik yapıyor. Prof. Metin Sözen, Türkiye’nin çeşitli yerlerinde olduğu gibi Mardin’de de tarihi ve kültürel varlıklarımızın canlandırılması için öncülük ediyor. Hayrettin Karaca’nın Türkiye’de ‘yeşil’e dönüş konusundaki katkılarını da hepimiz biliyoruz.’

Temel Koçaklar, daha sonra sözü özel sektörün eğitime verdiği desteğe getiriyor: ‘Cumhuriyet tarihinden 2004 yılına kadar Mardin’de özel şahısların adıyla yapılmış okul sayısı sadece 3’te kalmış. Son dönemlerde yürütülen kampanyalar çerçevesinde gerek kentimizde bulunanlar, gerekse kentin dışındaki Mardinli hemşehrilerimiz büyük katkılar yapmaya başladı. ‘Okul yaptırma kampanyası’nda 35 trilyon liralık bir büyüklüğe ulaştık. Sözleşmeleri birer birer imzalıyoruz. Bir okulun temelini de attık.’

2004 yılına kadar ‘hayırsever vatandaş’ desteğiyle yapılan üç okul... Son 1.5 yılda 35 trilyon liraya ulaşan ‘eğitime destek’ projesi...

Rakamı yanlış mı duyuyorum? Koçaklar yineliyor: ‘35 trilyon lira...’

Türkiye’de kişi başına milli gelir ortalaması 4 bin dolara ulaşıyor...

Mardin’de bu rakam 1000 dolar dolayında kalıyor...

Gelir kişi başına 1000 dolar dolayında... Eğitime 35 trilyon lira...

8 bin 300 kız çocuğuna eğitim eli uzatmak...

Mardin’de okul yaptırmak için 35 trilyonu buluşturmak...

Bundan büyük mutluluk var mı?

Kayseri pastırması ve sucuğuna dil uzatan yok

SARAY Halı ve Saray Çiftliği’nin patronu Necati Kurmel’in, ‘Toprağa gömdüğümüz sığır ölülerini çalıp sucuk-salam yapanlar varmış... Bunu belirleyince ölen sığırları yakma tankı kurduk’ sözlerini geçenlerde yazdım, Kayseri’de kıyamet koptu...

Kayseri Ticaret Odası (KTO) Başkanı Hasan Ali Kilci, ‘Hem Vahap Munyar, hem de Necati Kurmel Kayseri’den özür dilesin. Yoksa yasal işlem başlatırız’ diyerek ortalığı ayağa kaldırdı...

Oysa Sayın Kurmel de ben de Kayseri’nin ünlü pastırma ve sucuğunu lekeleyecek bir genelleme yapmamıştık...

Benim yazdığım, bir ‘vicdansızlık örneği’ni ortaya koymaktı... Kayseri Ticaret Odası’na düşen beni ve Kurmel’i suçlamak, ‘özür dilemeye’ çağırmak yerine, ilin adını lekeleyecek üretim yapanı bulup teşhir etmek olmalı...

Benim veya Sayın Kurmel’in özür dilemesi Kayseri sucuğu ile pastırmasının şanını sizin gözünüzde kurtaracaksa, ben kendi adıma ‘özür’ dilerim...

Ama sizden de kötü niyetli üreticilerin önüne geçmenizi beklerim...