İMKB, 15 milyon YTL’lik Ciner davasından TMSF’yle kurtuldu

İMKB Yönetim Kurulu Üyelerinden biri söz aldı: "Sayın Başkan, sizin görev süreniz bitiyor. Ben de yeni yönetimde görev almayı düşünmüyorum. Ancak, hakkımızda açılmış, hiç de haketmediğimiz iki dava var. Onu çözmenin yolunu bulmalıyız."

İMKB Yönetim Kurulu Üyesi’nin sözünü ettiği toplam 15 milyon YTL’lik tazminat davasını "halka açılma vizesi" alamayan Ciner Grubu açmıştı. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun (TMSF) Sabah ve ATV başta olmak üzere Turgay Ciner ve Dinç Bilgin’e ait toplam 63 şirketine el koymasına rağmen, İMKB yönetimi aleyhindeki dava sürüyordu.

Dava sürecini kısaca hatırlayalım. Sabah ve ATV’nin içinde bulunduğu tüm yayın grubunu Merkez Yayın Holding olarak 10 yıl vadeli 433 milyon dolara devralan Ciner Grubu, 2006’nın ortalarına doğru halka açılma planı ortaya koydu.

Ciner Grubu’nun hedefi, Merkez Yayın Holding’i 1.4 milyar dolarlık toplam değer üzerinden halka açıp, 450 milyon dolar toplamaktı. Grup, toplayacağı bu parayla TMSF’ye borcunun önemli bölümünü kapatacak, kalan kısmını da yatırımlara ayıracaktı.

Gündeme gelen, "Sabah Yayıncılık ve Sabah Pazarlama, Dinç Bilgin döneminde halka açıktı. Etibank batınca, tüm grubu sürükledi, Sabah’ın küçük yatırımcılarının elindeki hisseler pula döndü. Merkez Yayın Holding’in önemli kozlarından biri de Sabah olduğuna göre, bu halka açılmaya izin verilmemeli" tartışmasına rağmen, Ciner Grubu bastırdı.

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) durumu uzun süre inceledi. Ciner Grubu’nun önde gelen bir yöneticisi SPK’yı "komşu kapısı" yaptı. SPK, "dosyayı bir de İMKB önceden incelesin" formülüne başvurdu.

Osman Birsen Başkanlığındaki İMKB Yönetim Kurulu, "ATV’nin kurucu ortağı Çukurova Grubu’nun açtığı bir dava var. Bu dava sürererken Merkez Yayın Holding’in halka açılmasına izin veremeyiz" deyip freni koydu.

Ciner Grubu da, "SPK’da işi hallediyorduk, İMKB taş koydu" diyerek, İMKB yönetimine toplam 15 milyon YTL’yi bulan iki ayrı tazminat davasını açtı.

Yeniden Birsen’in ayrılmasından birkaç ay önceki İMKB Yönetim Kurulu toplantısına dönelim. Konuyu açan Yönetim kurulu Üyesi, Osman Birsen’e öneride bulundu: "Sayın Başkan, TMSF Başkanı Ahmet Ertürk’e gidip, ’Biz Merkez Yayın Holding için halka açılma vizesi vermiş olsaydık, siz el koyma işlemini rahat yapamazdınız. Ciner Grubu bize bozulup dava açtı. Şimdi davayı açan şirketlerin yönetiminde siz varsınız. Bu davaları geri çekemez misiniz’ önerisi yapsanız nasıl olur?"

İMKB Yönetim Kurulu bu öneriye benimsedi, Osman Birsen TMSF Başkanı Ahmet Ertürk’e gitti, durumu anlattı. Ertürk, "İnceleyelim, davayı geri çekme ihtimalimiz olabilir" yanıtı verdi.

Kısa süre sonra da TMSF, İMKB’ye dönük 15 milyon YTL’lik tazminat davasını geri çekti...

Böylece hem Birsen, hem de o dönemki yönetim kurulu üyeleri rahat nefes aldı...

Hindistan için roket gövdesi makinesi yaptık

ARZUHAN Doğan Yalçındağ başkanlığında Çin’e giden Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) ekibinden Repkon Makine Yönetim Kurulu Üyesi Gürhan Bilgin’le Pekin’de tanıştım. Bilgin’in anlattığına göre Repkon, soğuk çeliği hamur gibi yoğurup, şekilden şekile sokan manikeler üretiyor.

Çelik jant üreten fabrikalara makineler yapıyor, bunları ihraç da ediyor. Çin’nde, Rusya’da Repkon etiketi taşıyan makinelerle jant üreten fabrikalar var. Repkon bu işlere Alman lisansıyla başlamış, sonra kendini geliştirip, özel tasarımlar oluşturmuş. Gürhan Bilgin’in anlattığına göre, roket gövdesi yapan makine üretip, Hindistan’a satmışlar.

Cirosu 8-10 milyon Euro dolayında olan Repkon’un makinelerini kullanan dünya şirketleri arasında, hazır mutfaklarıyla ünlü Franke de varmış. Franke, mutfak evyelerini Repkon’dan aldığı makinelerle üretiyormuş.

Şirket son dönemlerde "sıkıştırılmış doğalgaz tankı" yapan makine tasarlamış. Bilgin, bu tankların "dikişsiz" olması gerektiğine dikkat çekti: "Tankların doğalgaz basıncına dayanması için yekpare olması gerekiyor. Bizim makine bunu yapıyor. Bu makineyle İran’da fuara katılacağız."

Türk şirketlerinin böyle makinelere imza atması ne güzel değil mi?

Cama yazılan dilekçe işe yarayacak mı

TÜRKİYE Şişe ve Cam Fabrikaları Genel Müdürü Doğan Arıkan’ın hedefinde uzun süredir İstanbul’un tarihi yarımadasında bir "cam müzesi" oluşturmak var. Bu amaçla İstanbul Valisi Muammer Güler’e her fırsatta talebini iletiyor.

Şişecam’a bağlı Paşabahçe Grubu, Tarih Kültür Cam Koleksiyonu sergisinin 7’ncisini geçen hafta Aya İrini Müzesi’nde açtı. Doğan Arıkan’ın "Türkülerimiz gibi cam eserlerimiz de anonim" dediği parçaların sayısı 141’e ulaşmış.

Arıkan, serginin açılışında İstanbul Vali Yardımcısı Ergün Güngör’e, "Müze yeri istiyoruz" talebini bu kez cama yazılmış bir dilekçeyle iletti.

Bakalım camdan dilekçe işe yarayacak mı?