Gülor şarabını Sabancı Üniversitesi’ne bağlama planı

GÜLER Sabancı, bir aile yemeğinde önündeki şarap kadehini eline alınca petrol sektörüne uzun yıllar emek vermiş kimyacı dayısı Orhan Türker’e döndü: "Dayıcığım, biz bu şarap işine giremez miyiz? Şarap üretemez miyiz?"

Orhan Türker, yeğeni Güler Sabancı’nın bu sözleri üzerine hemen kolları sıvadı, araştırmalarını yaptı. 1993 yılında ön adlarından yola çıkarak, yani "Güler" ve "Orhan"ı baz alarak "Gülor Tarım Ürünleri Meşrubat Sanayi ve Ticaret"i kurup, Tekirdağ Şarköy’de şarap üretimi için yola koyuldular.

Gülor, Şarköy’de ilk devreye girdiğinde, Trakya Bölgesi’nde kimi çiftçiler üzüm bağlarını söküp, yerine zeytin fidanı dikiyordu. O dönemde bölge çiftçisine fidanlar dağıtılıyor, zeytincilik teşvik ediliyordu. Bu yüzden Gülor, ilk yıllarında istediği kalitede şaraplık üzüm bulmakta zorlandı.

Güler Sabancı ve Orhan Türker, biraz da hobi amaçlı girdikleri şarap işine dört elle sarıldı. Fransa’dan şarap uzmanlarıyla anlaştılar, üzüm fideleri getirdiler ve kendi bağlarını kurma yolunda adımlarını da attılar.

Orhan Türker’le 13 yıllık şarap yolculuğunu konuşurken, ilk günlere döndü: "Biz Şarköy’de işe başladığımızda, köylüden üzüm 6-7 ay vadeli alınırdı. Kimse peşin para ödemezdi. Bölgede ilk peşin alımı biz başlattık. Şimdi köylüye önceden avans bile veriliyor."

Orhan Türker
, şarap işini hakkıyla yapmak için, Fransa ve İtalya’da ziyaret etmediği şato bırakmamış. Edindiği bilgileri, Fransız danışmanlarının da katkısıyla Gülor’a yansıtmaya çalışmış. Gülor’un Şarköy’de işlerini adım adım geliştirmesi, bölgeye yaramış. Bölgede üzüm bağı alanları yeniden genişlemeye, şaraplık üzümün önemi de artmaya başlamış.

Gülor, Türk şarap sektöründe binde 1’lik pay edinse de, kendine saygın, güvenli ve kaliteli bir yer edinmiş. Fransa’dan bazı şarap üreticileri, "Size ortak olalım" teklifi yöneltmişler.

Türker, yanaşmamış: "Bizim ilk hedefimiz Türkiye’de şarapçılığın yeniden canlanıp gelişmesine katkıda bulunmaktı. Çok iyi para kazanalım gibi bir derdimiz yoktu. Para kazanmak bir yana epey yatırım yaptık, karşılığını alma noktasına gelemedik. Yine de Fransızlar’la ortaklığı düşünmedik."

Türker
, şimdi Gülor’un Türk şarap sektörü için daha farklı bir misyon üstlenmesine dönük formül geliştirmiş. Bulduğu formülü de ortağı ve Sabancı Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı ve üniversitenin rektörü Prof. Tosun Terzioğlu ile paylaşmış:

"Gülor’u bağlarıyla, şarap üretim tesisiyle olduğu gibi Sabancı Üniversitesi’ne bağlı enstitü haline dönüştürsek nasıl olur? Gençlerimiz üzüm tarımını, şarap üretimini yerinde öğrensin, Türk şarap sektörü yerinde yetişmiş uzmanlar kazansın."

Türker’in önerdiği formül, Güler Sabancı ve Prof. Terzioğlu’nun aklına yatmış. Şimdi Sabancı Üniversitesi, "Gülor Şarap Enstitüsü"nü hayata geçirmek için planlar yapıyormuş...

Görünen o ki dayı-yeğen iki kafadarın "hobi" diye giriştikleri şarap üretim işi, önümüzdeki dönemde bir eğitim merkezine dönüşecek...

Güler Sabancı ile dayısı, Türk şarap sektörüne önemli bir eğitim merkezi kazandırmış olacak...

"Gülor Şarap Enstitüsü", şarap üretimine dönük yeni yatırımlar, "Bir gün şarapta dünya markası oluruz" umutlarını yeşertiyor...

Ah bir de şişedeki vergiler, içindeki şarabın boyutlarını aşmasa...

Bizim meşeler ’sidikli’, fıçı Fransa’dan geliyor

GÜLOR Tarım Ürünleri’nin ortağı Orhan Türker, şarap üretiminde kullandıkları fıçıları Fransa’dan ithal ettiklerini belirtiyor, sonra da yerli fıçı çabalarını hatırlıyor:

"Araştırdım, bir fıçı ustası buldum. İki tane yaptırdım. Ancak, o fıçılar hem sızıntı yaptı, hem de içinde beklettiğimiz şarap istediğimiz kıvama gelmedi. Fıçı ustası, ’Beyim bizim meşeler sidikli. Senin istediğin kalitede fıçı elde edemeyiz’ dedi. Biz de mecburen Fransa’dan ithal fıçı kullanmayı sürdürdük."

Şarap fıçısında kullanılan meşelerin, fıçının planlanan kalınlığına göre "yıllanmış" olması gerekiyor. Fıçının kalınlığı 3 santimse 3 yıl, 4 santimse 4 yıl bekletilen meşeler kullanılıyor.

Türker, şarabın aromasını bekletildiği fıçıdan aldığını vurguluyor: "Fıçılar normalde 3-4 sezon kullanılır. Biz şimdi bunu 2 sezona indirdik. Aslında maliyetli bir iş ama daha iyi sonuç almamızı sağladı."

Türker
, Türk şarap sektörünün kullandığı fıçıları Fransa veya İtalya’dan ithal ettiğini belirtiyor... Yani, Türk şaraplarının üzümü "yerli", fıçısı çoğunlukla Fransız...
Yazarın Tüm Yazıları