Paylaş
- Remzi Bey, Diyarbakır’daki fuara davet ettiklerinde benim kendilerinden zırhlı araç ve özel uçak talep ettiğimi söylemişti. Hemen kendisini aradım,
“Diyarbakır’la ilgili olumsuz imajı ortaya koymak için sizin adınızı kullandım” dedi. Aslında Remzi Bey amacına ulaşmış oldu. Diyarbakır’a hiç gitmemiştim. O açıklamaya yanıt olsun diye şimdi ilk kez Diyarbakır’a gidiyorum.
Uçakta bulunan AK Parti Diyarbakır Milletvekilleri Oya Eronat ve Cuma İçten, daha havadayken Ali Ağaoğlu’ndan söz almak istedi:
- Ali Bey, Diyarbakır’da ne tür yatırımlar yapabilirsiniz. Hazır oraya gitmişken bu yönde mesaj verebilecek misiniz?
Ali Ağaoğlu, Ağaoğlu Şirketler Grubu CEO’su Hasan Rahvalı’ya döndü:
- Hasan Bey, bir proje üzerinde çalışıyor. Ağaoğlu olarak “81 ilde 81 proje” gibi bir adım atabilir miyiz diye... Her ilde yerel ortaklarla projelerin içine girebilir miyiz, oralara daha kaliteli konut sunabilir miyiz diye konuşuyoruz. Böyle bir projeye başlarsak Diyarbakır da bu kapsama girecek.
Ardından Bingöl’deki 3 hidroelektrik santral projesindeki ortağı Cemaleddin Rüştü Erel’i işaret etti:
- Cemaleddin Bey’le giriştiğimiz projelerin yatırım değeri 300 milyon dolar. Yani, Diyarbakır’da olmasa da şu anda bölgede yatırımlarım ortağımızla birlikte yürüyor.
Cuma İçten, fırsatı değerlendirmek istedi:
- Ali Bey, Diyarbakır Bağlar’da okulları taradık. 9 okulun acil onarıma ihtiyacı var. Bu seyahatinizi vesile yapıp, okulların onarımını siz üstlenseniz.
Ağaoğlu, Hasan Rahvalı’dan not almasını istedi:
- Sayın vekilim, başımız üstüne. Okulların onarımını şu andan itibaren üstlendiğimizi kabul edebilirsiniz.
Rahvalı, işi nasıl yaptıracaklarını da aktardı:
- Biz masrafı karşılarız, kentteki müteahhit arkadaşların işi yapmasını isteriz. Hem onlara da iş yaratmış oluruz.
Böylece sosyal sorumluluk harcaması da olsa Ali Ağaoğlu, Diyarbakırlı’ya ilk sözünü havada vermiş oldu. Kentteki 3’üncü durağımız Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası’nda Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Remzi Durmaz, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) bir süre önce aldığı kararı aktardı:
- TOBB ETÜ, Diyarbakır’da ziraat, tekstil ve gıda eğitimi verecek fakülte açma kararı aldı. Fakülte için eski tıp fakültesi binası tahsis edildi. O tarihi binanın restorasyonunu üstlenirseniz mutlu oluruz.
Ali Ağaoğlu, anında Remzi Durmaz ile Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Burhan Sümer’in elini sıktı:
- Elimizden geleni yaparız.
Ağaoğlu, Diyarbakır’da cabrio Rolls Royce’unun üstünü açıpi direksiyona geçerek şehir turu atarken, yeni yapılan konutları da yakından inceledi. Mytown adlı sitede bir daireyi gezince anında kararını verdi:
- 250 bin liralık 4 artı 1 daireyi alıyorum.
Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, bunu duyunca memnuniyetini dile getirdi:
- Artık bir eviniz de olduğuna göre artık siz de Diyarbakırlı sayılırsınız. Her zaman bekleriz...
Ağaoğlu’nun kentteki bir günlük turunun yarattığı ilgi, 6’ncı bölge teşviklerinin Diyarbakır’a daha fazla yatırım çekmesine katkı yapar mı?
750 bin liraya 100 farklı Malatya kitabı yazdırıyor
İSTANBUL Feshane’deki “Malatya Günleri”nin açılışı sonrası Kamu Güvenliğ Müsteşarlığı’na atanması nedeniyle kente bugün veda edecek olan Vali Ulvi Saran, beni doğrudan valilik standına yönlendirdi:
- 100 ayrı kitaptan oluşacak “Malatya Kitaplığı”nın ilk 4 kitabı bu etkinliğimize yetişti. Promat’a bastırdığımız serinin 5’inci kitabı da yolda. Kalan 95 kitap için aralıksız çalışmalar sürüyor.
AK Parti Malatya Milletvekilleri Öznur Çalık ve Cemal Akın, CHP İstanbul Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu, Malatya Belediye Başkanı Ahmet Çakır, Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Kavuk, Pütürge Belediye Başkanı Necdet Ayaydın, Küçükçekmece Belediye Başkanı Aziz Yeniay, Malatyalı İşadamları Derneği (MİAD) Başkanı Yunus Akdaş, Malatya Eğitim Vakfı (MEV) eski Başkanı Şaban Taçyıldız, işadamları Ahmet Çalık, Adnan Başdemir, Malatya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hasan Hüseyin Erkoç, İGDAŞ Genel Müdürü Bayram Aslan gibi isimlerin katıldığı törenle açılan “Malatya Günleri”nin gerçekleştiği Feshane’de Vali Saran, kitap projesinin üzerinde özellikle durdu:
- Ben 3 yıldır severek görev yaptığım Malatya’dan ayrılıyorum ama “Malatya Kitaplığı” kalıcı eser olacak. Bu proje için kentte 1000’e yakın yaşlıyla birebir görüşüldü. 3 bin civarında eski fotoğraf derlendi. Kitaplardan biri Malatya’nın eski fotoğraflarından oluşacak.
- Bu proje için ne kadar bütçe ayrıldı?
Malatya Vali Yardımcısı Murat Çağrı Erdinç yanıtladı:
- 750 bin liralık bir bütçe planlandı. Bunun yüzde 75’i çeşitli bağışlardan oluşuyor.
Malatya Hayırsever Ermeniler Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Hosrof Köletavitoğlu, araya girip şu bilgiyi aktardı:
- Elimizde 1600 sayfalık “Malatya Ermenileri” adlı Ermenice kitap var. Bunun da valilik projesi kapsamında yayınlanmasını istedik. Ancak çevirisi pek kolay olmayacak gibi görünüyor.
Vali Saran’a konuyu sordum:
- Elbette o kitap da bu proje kapsamında yayınlanabilir.
Eyüp Feshane’deki “Malatya Günleri”, 2 Eylül akşamına kadar sürecek...
Yemek borusuyla birlikte kanser de gitti sanmıştık
YURTSAN Atakan’ı aralarında akrabalık bağı olan Enis Berberoğlu vasıtasıyla 15 yıl kadar önce tanıdım. O tanışıklıktan bir süre sonra da fırsat doğdu,
Hürriyet kadrosuna katıldı.
O günlerde ekonomide haftalık teknoloji sayfası hazırlayan Mustafa Kutlay, Yurtsan Atakan, Erkan Çelebi, Enis Berberoğlu ve ben, hemen her gün yarım saatlik öğlen yemeği sohbetlerinde buluşurduk. Mustafa ile Yurtsan, genelde teknoloji, internet dünyasından konu açar, yemek boyunca onu konuşurduk.
Derken bir gün Yurtsan’ın sağlık sorunları gündeme geldi ve yemek borusu kanseri olduğu anlaşıldı. Önce Türkiye’de araştırdı, sonra ABD’deki tedavi olanaklarını soruşturdu. ABD’de operasyon geçirmeye karar verdiğinde maddi açıdan gücünün yetmeyeceğini gördü. Diğer arkadaşlarımızla aramızda konuştuk, konuyu Hürriyet’in o dönemdeki Genel Yayın Müdürü Ertuğrul Özkök’e aktarma görevi bana düştü, olumlu yanıta sevindik:
- Aydın Bey’le (Doğan) konuşur, tedavi masraflarını karşılamaya yardım ederiz...
Yurtsan böylece ABD’ye gitti, yemek borusundaki kanserli bölge alındı. Döndüğünde kanseri atlattığını düşünüyordu:
- Midemi yukarı doğru uzattılar. Kısalan yemek borusunu öyle telafi ettiler.
Bir süre sonra da Yurtsan’ın artık kanseri yendiğine hepimiz inandık. Yurtsan, Hürriyet’te internet dünyasına dönük ilk sayfaları hazırlayan isim oldu. Hürriyet’te çok başarılı işlere imza attı. Son olarak Akşam’da yazılarını sürdürüyordu.
Onun kanseri yendiği düşüncesi bende öylesine yerleşmiş olmalı ki, 1.5-2 aydır yeniden tedavi görmeye başladığını ıskalamışım. Vefatını da dün günün ilk saatlerinde ortak dostlarımızın tweet’lerinden öğrendim.
Bilişim dünyası, öncü ve güçlü bir kalemini kaybetti...
Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun...
Paylaş