Paylaş
Çağrı merkezindeki görevli müşterinin bilgilerini alıp kontrol etti:
- Beyefendi biz sizin için ödeme yapamayız.
- Nasıl olur?
- Bundan 8-9 ay önce bize “İşsiz kalırsam kredi borcumu siz ödeyin” diye sigorta yaptırmışsınız...
- Tamam işte...
- Ama hiç prim ödemesi yapmamışsınız. O yüzden sizin borcunuzu yatırmamız söz konusu olamaz. Kusura bakmayın.
Telefonun diğer ucunda yanık bir uzun hava başladı:
- Hele bir sorun niye primi ödemedim...
- Beyefendi lütfen...
- Beni işsiz koydular...
Çağrı merkezindeki görevli mecburen uzun havanın bitmesini bekledi. Uzun hava bitince müşteri telefonu kapattı.
Cardif Türkiye CEO’su Yılmaz Yıldız başkanlığındaki yönetim ekibi, durum değerlendirmesi yaparken, çağrı merkezinin ilginç kayıtlarını da dinliyordu.
Kendilerine sunulan örnekler arasında uzun hava da vardı.
Sıra uzun havaya gelince, tüm ekip dikkatle dinledi. Yılmaz Yıldız düşüncesini ortaya koydu:
- Bu müşterinin banka borcunu kapatalım.
İtiraz edenler oldu:
- Adam hiç prim yatırmamış.
- Olsun. Çok çaresiz kalmış, derdini uzun havaya dökmüş. Ben bu müşteriyi çok samimi buldum. O yüzden ödeyelim.
- Ya adam rol yapıyorsa?
- O zaman da çok yetenekli demektir. Bizim bu müşterinin banka borcunu kapatmamızın çevresinde yaratacağı olumlu etkiyi de düşünelim.
Yılmaz Yıldız, Cardif’deki diğer yönetici arkadaşlarını ikna etti, telefonda uzun hava okuyan müşteri, hiç prim yatırmamışken, 6 aylık banka borcundan kurtuldu.
Fransız BNP Paribas Grubu’na bağlı, 41 ülkede 55 milyon müşteri, 16 milyar primle dünyanın en büyük “işsizlik, kredi kartı, bireysel kredi sigortacısı” Cardif, 2008 Mayıs ayında Türkiye’de faaliyete geçti.
Yılmaz Yıldız, o günlerde hedefi koydu:
- Türkiye’deki tüm kredi kartı, bireysel kredi borçlarına talibiz...
Cardif, böylece Mayıs 2008’den bugüne yarısı “kredi kartı borcum güvencede olsun” diyenler olmak üzere müşteri sayısı 1 milyona dayandı.
Aylık, “işsiz kaldım” başvurusu da krizin etkisiyle 5 bine çıktı. Bu başvurular arasında “tekstil sektörü çalışanları”nın ilk sırayı aldığı dikkati çekti.
Aylık kredi taksitinin yüzde 2.5-3’ü kadar prim ödeyebilen, işsiz kaldığında aldığı pakete göre en az 6 ay rahat ediyor...
Çalışırken prim ödeme gücü bulabilen için iyi bir “çıkış yolu”...
‘Gelir güvencesi’ satın alana maaşını veriyor
CARDİF Sigorta, “işsizlikte can simidi” gibi görünen ürünlerini 4 temel başlık altında topluyor:
Bireysel kredi koruma: Bankadan bireysel kredi alınırken bu sigorta poliçesi de satın alınıyor. Aylık taksitin yüzde 2.5-3’ü düzeyinde prim ödeniyor. İşsiz kalındığında ödenen prime göre kalan taksitler sigorta tarafından karşılanıyor. Konut kredisinde süre 36 ayı bulabiliyor.
Kredi kartı ürünü: Yine satın alınan poliçe paketindeki güvence büyüklüğüne göre, kredi kartı borcu sigorta tarafından ödeniyor.
Gelir güvencesi: Aylık maaşının yüzde 2.5-3 düzeyinde prim ödemesini belirlenen süre için yapabilen, banka hesabında her ay maaşı kadar bir parayı banka hesabında bulabiliyor.Burada da poliçede öngörülen süre önemli rol oynuyor.
Fatura, kira ödemeleri: Alınan paketin içeriğine göre, işsiz kalındığında kira, fatura, okul taksiti gibi düzenli ödemeler belirli süre için sigorta tarafından karşılanıyor.
Evine deprem, aracına kasko, kendine özel sağlık, hayat sigortası yaptıramayan, “ya işsiz kalırsam” endişesiyle bu ürünleri satın alabilir mi?
Baba, oğlunu işten çıkardı, yine de karşılığını alabildi
CARDİF Türkiye CEO’su Yılmaz Yıldız’a sordum:
- İşten atılabileceğini önceden öngörüp, son anda sigortanız kapsamına girmek gibi “uyanıklık”lar oluyor mu?
- Olmaz olur mu... Örneğin bir baba, oğlunu işten çıkarmış. Baktık primlerini düzenli yatırmış. Aldığı poliçenin karşılığını ödemiş.
- Sonra?..
- İşten atılan çocuğun borcunu biz ödedik.
- Bu işten şüphelenmediniz mi?
- Arkadaşlarımız işyeri sahibi babaya, “Oğlunuzu niye işten attınız?” diye sordular. Aldıkları yanıt, “İşini iyi yapmıyordu” oldu.
- Başka böyle örnekler var mı?
- Aile boyu sigortamız kapsamına giren bir müşterimiz vardı. Kadın patron görünüyordu. Kocasını işten çıkardı.
- Onda da borç ödemesi yaptınız mı?
- Primlerini düzenli yatırmıştı, poliçenin gereğini yerine getirdik.
Türkiye’de bireysel krediler 75 milyar doları aşıyor. Toplam hane halkı gelirlerinin yüzde 30’u bu kredilerin taksitlerine gidiyor.
Cardif’in 1 milyona yaklaşan müşterisi, bu rakamlar içinde henüz çok küçük kaldığı için, “bizi aldattın” tartışmalarına şimdilik girmiyor...
Paylaş