Çerkezköy Organize TÜBİTAK’a ‘kirlilik karnesi’ hazırlatıyor

- İkisini de akciğer kanserinden kaybettik. Bir de genel müdür asistanı aynı şekilde vefat etti.
Ardından Bedrettin Dalan’ın İstanbul Belediye Başkanlığı döneminde Haliç’teki fabrikaları yıkma girişiminde bulunduğu günleri anımsadı:
- Dalan, Haliç’in çevresindeki tesislerin oradan kaldırılması için çalışmalar başlatmıştı. Bir gün rahmetli Vehbi Bey’e, “Sizin Demirdöküm fabrikanızı da yıkacağım” dedi. Demirdöküm’ün insan sağlığını olumsuz etkilediği konusunda elinde rapor olduğunu de söyledi.
1984-85 döneminde yaşanan bu görüşme belki o günlerde bazı yönleriyle kamuoyuna yansımış olsa da Vehbi Koç’un tutumunu en yakınındaki isimlerden biri olan Cengiz Solakoğlu’ndan duymak istedik:
- Vehbi Bey ne yaptı?
- İlgili arkadaşlarımıza raporun doğruluğunun araştırılması görevini verdi.
- Sonuç ne çıktı?
- O zamanki döküm teknolojisinin kanserojen etkisi olduğu anlaşıldı. Vehbi Bey hemen fabrikanın oradan taşınması ve yeni kurulacağı yerde teknolojinin tümüyle değiştirilmesi talimatı
verdi.
- O zamana kadar kanserojen etki bilinmiyor muydu?
- Ortaya çıkmış kesin bir veri yoktu sanırım. O dönem tüm döküm fabrikalarında aynı teknoloji kullanılıyordu. Değiştirilen teknoloji, Demirdöküm’de o riski ortadan kaldırdı.
Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi (ÇOSB) Yönetim Kurulu Üyesi Yıldırım Ulkat, Bölge Başkanı Ömer Sarıoğlu’nun açıklamalarını içeren mesajı gönderince, Cengiz Solakoğlu’ndan dinlediğim ayrıntıları anımsadım.
Ömer Sarıoğlu, mesajıyla ÇOSB’da yaptıklarıyla Türk sanayicisinin çevreye saygı konusunda hangi noktaya ulaştığını ortaya koydu:
- TÜBİTAK, imzaladığımız protokol çerçevesinde 228 fabrikanın bulunduğu ÇOSB’da hava ve koku kirliliği ile hava kalitesinin seviyesini belirlemek üzere çalışmalar yapıyor, sonuçları bir rapor haline getiriyor.
Sarıoğlu, ÇOSB’daki tesislerde 60 bin kişinin istihdam edildiğini vurgulayıp, ekledi:
- Üretim ve ihracat yaparken, istihdam sağlarken Türkiye ekonomisine katkı bulunuyoruz. Üretim süreçlerinde ortaya çıkan olumsuzlukları, çevrenin tahribatını da cesurca ortaya koymalı ve mücadele etmeliyiz. TÜBİTAK’la yürüttüğümüz projeyle yapmaya çalıştığımız budur.
Yapılan çalışmada nelere bakıldığını özetledi:
- Çerkezköy OSB’deki tesisler, proses, hammadde, ürün, yakıt, emisyon kaynakları gibi özellikleri açısından değerlendirilerek endüstriyel kaynaklı emisyon envanteri belirleniyor. Tesislerde kullanılan yakıta bağlı olarak karbon emisyonları saptanıyor. Koku ölçümleri ile kaynakların koku konsantrasyon seviyeleri irdeleniyor.
ÇOSB, TÜBİTAK’a “hava ve koku kirliliği karnesi” hazırlatmakla önemli adım atmış bulunuyor. Bu aşamada “cesur”
davranışın yolu çıkan sonuçları ve gereken adımların atılıp atılmadığını kamuoyuyla paylaşmaktan geçiyor.