Bitki koruma ürünlerini amaç dışı kullananlara hapis cezası da verilecek

Eker, gün boyu önce geniş bir basın toplantısıyla konuyu kamuoyunun gündemine taşıdı, ardından haber kanallarını dolaşarak, ekranlardan da mesajını anlatmaya çalıştı:
- Hedefimiz vatandaşın sofradaki tabağına bitkisel ve hayvansal tüm gıdaların “güvenli” şekilde gitmesini sağlamak.
Hemen yeni devreye giren kurallarla ilgili örnekler verdi:
- Bitki koruma ürünlerini amaç dışı kullananlara ağır cezalar var. Hapse girmeleri de söz konusu olacak.
- Nedir bu amaç dışı kullanım?
- Sebzeye, meyveye gereğinden fazla ilaç vermek de “amaç dışı kullanım”a girer.
Bu konuda şu ayrıntıya da girdi:
- Sebze veya meyvenin renginin daha güzel görünmesini sağlayan maddeler olabilir. Bunları sırf ürünün rengi güzel görünsün diye kullanmak da, “amaç dışı” sayılacak.
- Bu tür ürünleri saptamak için ne yapacaksınız?
- Hem denetim, hem de vatandaşlarımızın şikayetleri bizim için önemli olacak. 3 yıldır devrede olan “Alo 174” hattımız var. Buraya her türlü şikayetler bildirilebilir.
Yeri gelmişken bu hatla ilgili son verileri paylaştı:
- Bugüne kadar 500 bin civarında arayan oldu. Oradan ulaşan bilgilerle 88 bin işlem yapıldı.
- Denetim nasıl olacak? Yeteri kadar denetim elemanı var mı?
- Bizim 5 bin dolayında kadromuz var. Tarım İl Müdürlüklerine de yetkiler verdik.
Mehdi Eker, sebze, meyve, hububat, bakliyat gibi ürünlerdeki izlenebilirliğin ulaşacağı noktayı vurguladı:
- Tüm ürünler, tarla ve tohum aşamasından sofralardaki tabağa yemek olarak konulana kadar izlenecek. Vatandaş, aldığı meyvenin, sebzenin, buğdayın, elde edildiği tarlaya kadar her şeyi öğrenecek.
- Nasıl olacak bu?
- Marketlerde sebze ve meyvelerin kimliği olacak. Vatandaş, ürünü marketten alırken hangi tarladan, bahçeden oraya ulaştığını etiketten görecek.
- Aynı şey semt pazarları için de geçerli olacak mı?
- Ürün ambalajlıysa her tarafta bu izlemeyi yapmak mümkün. Ambalajsız ürünlerin pazarlarda satılanlarını izlemek daha sonraki aşamada gündeme gelebilir.
- Şimdi hemen markete gitsek, bu etiketleri görebilecekmiyiz?
- Aslında yönetmeliklerin büyük bölümü 1 Ocak 2012’den itibaren uygulamaya girdi. Ancak, hayata geçmesi elbette aşama aşama olacak.
Ardından şu noktaya dikkat çekti:
- Artık ürünleri tarlada üreten, onu işleyen, depolayan, satan, herkes o gıdaların güvenliğinden sorumlu olacak. Hepsi bakanlık kayıtlarına girecek. Ortaya gıda güvenliği ile ilgili bir sorun çıktığında zincirleme şekilde hesabı sorulacak.
Vatandaş, üretilen, satılan ürünlerle ilgili “hesap sorma” alışkanlığını Tüketici Yasası’yla birlikte edindi, bu hakkını kullanır oldu...
Şimdi “hesap sorma”nın daha kapsamlısı Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın attığı adımlarla devreye girdi...
Aldığımız tüm bitkisel ve hayvansal gıdaları iyi izleyelim...
Sağlımıza zarar verecek gıda ürününün yolunu tarladan, havyan çiftliklerinden itibaren keselim...

Tarım İl Müdürlükleri anında işlem yapacak

MEHDİ Eker, denetimler için Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın yerel birimlerine yetki verdiklerini vurguladı:
- Artık Tarım İl Müdürleri, bozuk gıda satan bir market veya bakkal hakkında anında işlem yapacak. İşyerini kapatabilecek. O ürünü toplatabilecek. Üretim yeri de bölgesindeyse, o tesisle ilgili de işlem yapabilecek.
- Eskiden böyle bir yetkileri yok muydu?
- Eskiden bizim il müdürlerimiz, mülki amirin onayı olmadan işlem yapamazdı. Yani, kaymakam veya vali onay vermeden işlem olmazdı.
- Kaymakam veya validen onay alınmasını neden ortadan kaldırdınız?
- Çünkü, süreci uzatıyordu. Belki onay beklenirken araya girip, işlemi engellemeye çalışanlar bile olabiliyordu. Süreci kısaltmak ve bozuk, sorunlu gıda üreten veya satanların verilecek cezayı engelleme girişimlerini ortadan kaldırmak için bu adımı attık.

Hayvan mezbahaya giderken yem listesi yanında olacak

GIDA, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, “güvenilir gıda”ya dönük adımların hayvancılıkla ilgili bölümüne şöyle girdi:
- Hayvansal gıdalar için, hayvanın yediği yemden itibaren izleme söz konusu olacak. Hayvan mezbahaya giderken, yanında bütün ömrü boyunca yediği yemlerin listesi de gönderilecek.
Marketten, kasaptan alınan etlere dikkat çekti:
- Etlerin yanında, hayvanın nerede kesildiği, hangi çiftlikte yetiştiği gibi tüm bilgiler yer alacak.
- Diyelim ki marketten et  aldım ve gıda zehirlenmesi yaşadım. Bu durumda ne olacak?
- Bakanlığımıza bildirdiğiniz andan itibaren marketten, mezbahaya, o hayvanın yetiştiği çiftliğe kadar tüm aşamaları gözden geçirilecek. Zehirlenmenize yol açanın ne olduğu araştırı-labilecek.
Eker, aynı izlemenin tavuk ve balıkta da devrede olacağının altını çizdi...

Bozuk gıdayı üreten mahkeme kararı olmadan artık teşhir edilecek

GIDA, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, bozuk gıda üreticilerinin teşhirinden söz edince, Sami Güçlü’nün bakanlık dönemindeki bir konuyu anımsattım:
- O dönemde “sahte bal” listesi açıklanmıştı. Ancak,
epey sorun yaşandı. Bazı firmaların itibarının gereksiz yere lekelendiği savunmaları gündeme geldi.
- O dönemde bozuk veya sahte gıda ürünü üreteni belirleseniz bile mahkeme kararı olmadan teşhir etmek mümkün değildi.
- Şimdi ne değişti?
- Şimdi ilk laboratuvar incelemesinde “bozuk”luk tespit edilince üretici itirazda bulunabilecek. İtiraz sonrası ürün referans laboratuvara gönderilecek. Orada da bozukluk saptanırsa, teşhir gündeme gelecek.
- Teşhir nasıl olacak?
- Bakanlığımızın web sitesinden gerçekleşecek.
- Teşhir için belirli dönemler mi olacak?
- Bozuk, sahte ya da benzeri sorun saptandığı anda listeler yayınlanabilir.
Eker, “güvenilir gıda”yı teşvik edecek listelemenin de gündeme geleceğini vurguladı:
- “Güvenli gıda”ları ayırıcı bir sembol belirleyeceğiz.
- Bir ara “yeşil-gülen elma” gündeme geldi sanırım.
- Öyle birşey olabilir. Tam karar vermedik. “Güvenilir” gıda ürünleri söz konusu sembolle ayırt edilecek. Bu sembolün kullanımı elbette belirli sürelerde, 1-2 yıl gibi olacak. Sonra yeniden gözden geçirelecek. Sembol verdiklerimiz dönem içinde de tesadüfi yöntemlerle denetlenecek.