Paylaş
- Beatriz Perez, The Coca-Cola Company’nin Sürdürülebilirlikten Sorumlu Başkan Yardımcısı. Fortune 500’de “Sürdürülebilirlik” yöneticisi bulunan 19 büyük grup var. Coca-Cola da bunlar arasında yer alıyor.
Ardından yönettiği bölgeden temsilcilerle gerçekleşen toplantılara değindi:
- Tüm haftayı “sürdürülebilirlik” konusunda yoğun çalışmayla geçirdik. Benim sorumlu olduğum bölgedeki 270 şişeleme fabrikası, “sürdürülebilirlik” yolunda en hızlı adımları attığını ortaya koymak üzere yarıştı.
Bu noktada “sürdürülebilirlik” kavramı üzerinde durdu:
- Üretim yaparken doğaya zararı en aza indirmekten çalışanın, paydaşların, müşterinin mutluluğuna kadar her konu bu kavramın içinde yer alıyor. Şirketler, tüm dünyada toplumdan gördüğü baskıyla bu konuya önem vermeye başladı. İyi de oldu. Artık her alanda “sürdürülebilir” süreçlere ulaşmak işimizin bir parçası haline geldi.
Dünyada bireylerin demokratik güce ulaştığına vurgu yaptı:
- Artık tek bir tüketici bile dünya devi şirketlerin geleceğini etkileyebilecek noktaya ulaştı. Sosyal medyanın yaygın gücü, bireylerin bu konumunu daha da güçlendirdi.
Bu ortamdan şikayetçi olmadıklarını belirtti:
- Aslında bu gelişme iyi de oldu. Artık Coca-Cola gibi şirketlerde iş yapma biçimleri değişmeye başladı.
Ahmet Bozer, şu kavramı özenle seçti:
- Tüm dünyada şirketler için, sosyal izin” alabilmek çok önemli. Toplumun beyninin ve kalbinin sizi istemesi gerekiyor. Aksi halde üretmek, işi büyütmek zorlaşıyor. Topluma rağmen iş yapmak imkansız hale geliyor.
- Sizin bu anlattıklarınızı, “vicdanlı kapitalizm” şeklinde tanımlayanlar var.
- Ben “vicdanlı kapitalizm” yerine “aydınlanan kapitalizm” deyimini kullanmayı tercih ederim. Çünkü, Coca-Cola gibi şirketlerin vicdanı rahatlatmak amacıyla değil, üretimde en doğru yöntemi bulabilmek için çaba harcaması gerekiyor. Biz bu yönde adımlar atıyoruz.
Dünyadaki toplumu büyük bir aile olarak gördüklerinin altını çizdi:
- Biz içinde bulunduğumuz toplumla gerçek bir aile gibi bütünleşmek istiyoruz. Bu ailenin mutluluğuna önem veriyoruz.
Beatriz Perez de The Coca-Cola Company Başkan ve CEO’su Muhtar Kent’in liderliğinde ortaya konulan 2020 vizyonundan çevreye duyarlılık örnekleri verdi:
- Günümüzde 1 milyar insan sağlıklı suya erişemiyor. 2020’de dünyanın üçte ikisinin su sorunuyla karşı karşıya kalacağı görülüyor. Coca-Cola olarak hedefimiz, 2020 yılına kadar bütün ürünlerimizde ve onların üreriminde kullanılan suyu doğaya geri vermek.
Bu yönde atılan adımların hangi aşamada olduğunu aktardı:
- 2012 sonuna kadar su kullanımımızı dünyada yüzde 20 azaltmayı taahhüt ettik. Şu ana kadar yüzde 16.3 azaltmış durumdayız. Ayrıca 94 ülkede yürüttüğümüz toplumsal su programı sayesinde kullandığımız suyun yaklaşık yüzde 35’ini doğaya geri verir noktaya ulaştık.
Bir örnek de ambalajdan verdi:,
- 2009 yılında yüzde 30’u bitki bazlı malzemelerden elde edilen ve yüzde 100’ü geri dönüştürülebilir bir ambalaj olan PlantBottle’ı piyasaya sürdük. 21 ülkede 10 milyardan fazla PlantBottle ambalajı dağıttık. Vizyonumuz tüm PET şişelerin yüzde 100 bitki bazlı üretilmesi.
Ahmet Bozer ve Beatriz Perez’i dinledikçe, verilen örnekleri gördükçe insanın “Doğaya ne kadar da saygılılar” diyesi geliyor...
Acaba Coca-Cola’nın Muhtar Kent liderliğinde attığı bu adımlar Bozer’in deyimiyle toplumdan “sosyal izin” almasına yetiyor mu?
Dünyada 700 bin kişilik çalışan ordusu bulunan Coca-Cola, “toplumla bütünleşme” yolunda yürürken, toplumda da aynı duyguyu yaratabiliyor mu?
Şişenin içindeki zararlı olsa 125 yıldır sevilerek içilir mi
COCA-Cola Avrasya ve Afrika Grubu Başkanı Ahmet Bozer’e sık sık tartışma gündemine oturan konuyu sorduk:
- Üretim aşamalarında çevreye saygıyı giderek artırmanız güzel. Ancak, Coca-Cola şişesinin içindeki de sürekli tartışılıyor. Sağlıksız olduğu iddiaları sık sık gündeme geliyor.
- Aslında bu tartışma birçok gıda ürünü ve içecek için gündeme geliyor. Bu tartışmalar toplumu ürkütüyor.
Ardından kendi kızından örnek verdi:
- İnsanın en değerli varlığı kendi çocuğudur değil mi? Benim kızım günde 5-6 şişe Coca-Cola tüketiyor. Zararlı olsa içirir miyim?
Sonra beslenme konusuna dikkat çekti:
- Aslolan iyi veya kötü beslenmedir. Dengeli beslendikten sonra hayatımızda tüm gıdalara
yer vardır. İnsan kendi metabolizmasına göre hareket etmelidir.
Coca-Cola’nın 125 yıllık tarihinin altını çizdi:
- Coca-Cola 125 yıldır var.
Üstelik büyümesini de sürdürüyor. Zararlı olsa bu kadar büyür mü? Bunun bir mantığı var mı?
Bugün sütün sağlığa etkileri bile tartışılırken, Coca-Cola’nın bu yönüyle gündeme gelmemesi mümkün mü?
Türkiye, 1.42 litre suyla ‘en az tüketim lideri’ oldu, yarışı bu yıl Filistin kazandı
COCA-Cola Avrasya ve Afrika Grubu Başkanı Ahmet Bozer, The Coca-Cola Başkan Yardımcısı Beatriz Perez’in vurgu yaptığı litre başına üretimde su tüketimini en aza indirme yolunda Türkiye’de ulaşılan noktayı anlattı:
- Coca-Cola İçecek’in Türkiye’deki fabrikalarında 1 litre Coca-Cola üretilirken tüketilen su miktarı ortalama 1.42 litreyle dünyada en alt düzeye inmiş durumda.
- Dünyadaki ortalamanız ne durumda?
- 2 litrenin biraz altında.
Bozer, bu konuda İzmir’deki fabrikanın rekormen olduğunun altını çizdi:
- İzmir’deki fabrikada 1 litre Coca-Cola üretilirken kullanılan su miktarı 1.2 litreye kadar inmiş durumda.
- Size bağlı 91 ülkedeki 270 fabrikanın “sürdürülebilirlik yarışı”nda asıl kupayı kaldıran kim oldu?
- Filistin’deki fabrika en büyük ödülün sahibi oldu. Türkiye’deki fabrikalar bu yıl hiç ödül alamadı. Önceki yıllarda Türkiye çok ödül aldı.
- Hani Türkiye’deki fabrikalar en iyi noktadaydı? Neden ödül alamadılar?
- Çünkü Türkiye’deki fabrikalarımız kendileri açısından çıtayı çok yukarı taşımış oldular. Bu noktaya varınca, “daha da iyiyi yakalama” azalır. Yarışmada daha çok süreçleri iyileştirme hızı dikkate alınıyor...
Dünyadaki 10 milyon soğutucu ‘karbon salmayan’a dönüşecek
THE Coca-Cola Company’nin Sürdürülebilirlikten Sorumlu Başkan Yardımcısı Beatriz Perez, soğutucularda (buzdolabı) kullanılan gaza değindi:
- Dünyadaki tüm satış noktalarımızda bulunan soğutucularda HFC (hydro fluoro carbon) kullanılıyor. Coca-Cola’nın doğaya saldığı en fazla karbon buradan kaynaklanıyor.
Artık doğaya karbon salmayan teknolojiye geçmeye başladıklarını vurguladı:
- Dünyadaki Coca-Cola satış noktalarımızda toplam 10 milyon soğutucu var. Üretim teknolojisi gelişti. artık soğutucularda HFC kullanımı ortadan kalkıyor. Bizim soğutucular da adım adım değişecek.
Ahmet Bozer, bu adımı atmalarının toplum nezdinde olumlu yansıması olacağını belirtti:
- Başlangıçta bu bizim açımızdan belki maliyetli olacak. Çünkü, o soğutucuları bayilerimize biz dağıtıyoruz. Ancak, doğaya salınan karbonu azalttığımız görüldükçe toplumdan aldığımız olumlu notlar yükselecek.
Paylaş