Paylaş
- AB, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin ortaya attığı “Akdeniz Oluşumu” için 12 milyon Euro’luk bir fon ayırmıştı. Bu fonu yönetecek en uygun kuruluşun ASCAME olduğunu söyledik, o zaman vermek istemediler.
- Neden?
- Başlangıçta beni kastedip, “ASCAME’nin Başkanı Türk, 12 milyon Euro’yu teslim edemeyiz” dediler.
- Türk olmanızın onlar açısından ne sakıncası var. Üstelik Türkiye, AB’ye tam üyelik yolunda müzakereleri süren bir ülke.
- Zaten biz de ASCAME olarak konunun peşini bırakmadık. 12 milyon Euro’luk Akdeniz Fonu’nun yönetimini aldık.
Murat Yalçıntaş’ın Beyrut’ta (Lüban) gerçekleşen 20’nci genel kurulda yeniden başkanlığa seçildiği ASCAME’ye bölgedeki 22 ülkeden 210 oda üye. Birliğin merkezi Barcelona’da (İspanya). Üyeleri Yunanistan’dan Mısır’a, Fas’tan Cezayir’e uzanıyor. Bir ara üyelikten kopan İtalya, yine aynı çatı altında:
- 2.5 yıl önce ASCAME’ye başkanlık konusunda da bir yarış yaşandı. Sonra İTO
olarak biz kazandık. Beyrut’taki genel kurulda bu kez karşıma aday çıkmadı.
- Bunu neye bağlıyorsunuz?
- Kendimle ilgili pek yorum yapmak istmemem ama sanırım geçen 2.5 yıllık performansımızdan memnun kaldılar. Benim başkanlığım döneminde ASCAME, dünyada söz sahibi olmaya başladı. Üyelikten kopan İtalya’nın aramıza yeniden dönmesi de bundan kaynaklandı.
Murat Yalçıntaş, 2-3 Aralık’ta Brüksel’de ASCAME Başkanı olarak “Akdeniz Oluşumu”yla ilgili toplantıya katılacak:
- Orada bizim yöneteceğimiz fonun miktarı yeniden belirlenecek.
- Bir artış söz konusu olacak mı? Yoksa yine 12 milyon Euro mu verilecek?
- Fon miktarını artırmak için bastıracağız. Artıracağımızı da düşünüyoruz.
22 ülkeden 210 odanın temsilcileri seçim yapıyor, sandıktan İTO Başkanı Yalçıntaş çıkıyor...
ASCAME, AB’nin “Akdeniz’e ayırdığı 12 milyon Euro”nun yönetimini isteyince, “Başkanı Türk, bu iş olmaz” yanıtı veriliyor...
Bırakın Mısır’ı Fas’ı, Tunus’u, İspanyol, İtalyan ve Yunan
dururken, ASCAME sandıktan yine Yalçıntaş’ı çıkarıyor...
Bakalım AB, “12 milyon Euro’yu vermem” dediği Yalçıntaş’a bu kez ne kadar fon emanet edecek?..
Faizden günde 3 milyon dolar kazanıyor hastanede muayene ücreti almıyor
TÜRKİYE’nin Beyrut Büyükelçisi Serdar Kılıç, kendisini ziyaret eden Akdeniz Ticaret ve Sanayi Odaları Birliği (ASCAME) Başkanı Murat Yalçıntaş’a anlattı:
- Lübnanlı bir işadamı, hastanelerinde ücret almıyor. Hastalara ücretsiz bakılıyor.
- Bunun ciddi bir maliyeti olmalı...
- Ayda 3 milyon dolara mal oluyormuş.
- Neyle karşılıyor?
- O işadamının günlük faiz geliri 3 milyon dolarmış...
Murat Yalçıntaş, Beyrut Büyükelçimiz Kılıç’tan dinlediği bu örneği, ASCAME’ye yeniden başkan seçildikten sonraki sohbetimizde aktardı:
- Yani, Lübnan’da ciddi birikim var. Lübnan, bizler için çok rahat bir pazar.
Yalçıntaş, Türkiye’nin Lübnan’a dönük avantajlarını sıralarken, bir noktanın daha altını çizdi:
- Aramızda önemli akrabalık bağları var. Sayın Saad Al Hariri’nin yeni kurduğu hükümetteki iki bakanın eşi Türk. Bunlardan Biri Arap Odaları Birliği Başkanlığını da yürüten Adnan Kassar.
Adnan Kassar’ın, “Orası yapay, Beyrut doğal” dediği Dubai, bugünlerde “hava kaçıran balon” korkusuyla dünyanın gündeminde...
Bu durum Lübnan için fırsata dönüşebilir mi?
Başbakanı Türk Telekom ve T-Bank’ın ortağı olduğuna göre, Lübnan pastasından Türkiye’ye “büyük dilim” düşer mi?
Mersin’le Beyrut yeniden denizyoluyla bağlanacak mı
ASCAME Başkanı Murat Yalçıntaş, Türkiye’nin Beyrut Büyükelçisi Serdar Kılıç’ın yeniden gündeme getirdiği konunun altını çizdi:
- Sayın Büyükelçimiz Mersin-Beyrut arasında denizyolu trafiğinin yeniden canlanması için girişimler yapıyor.
- Yük taşımacılığına dönük Ro-Ro seferleri mi söz konusu olacak?
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şerafettin Aşut araya girip yanıtladı:
- Sadece Ro-Ro seferi değil, İDO’nun deniz otobüsüyle yolcu taşımasına da geçmesini bekliyoruz.
- Mısır’ın İskenderiye Limanı’na dönük sefer yapılması da üzerinde durulan bir konuydu. Beyrut, ona alternatif mi olacak?
Yanıt yine Aşut’tan geldi:
- Beyrut’a deniz trafiğimizin canlanması Körfez ülkelerine nakliyeyi kolaylaştıracak ama İskenderiye’den de vazgeçmemek gerek...
Konuyu Lübnan Başbakanı Saad Al Hariri’ye de sormuştuk:
- Denizden seferlerin başlamasını ben de çok istiyorum.
Türkiye, “komşu ve yakın ülkeler stratejisi” çerçevesinde bu kapıyı da yakında açacak gibi görünüyor...
Paylaş