06.50 uçağına yetişmek için yola çıktı sel suları alıp götürdü

- Ya tekstil-konfeksiyon işleriniz nasıl gidiyor?

Yine masaya vurdu:

- 10-12 yıl önceden başlayarak aldığım önlemler, bugün işlerimin yolunda gitmesini sağladı.

- Tekstil-konfeksiyon sektöründeki birçok şirketten yakınma sesleri duyuyoruz.

- Biz zor dönemlere uyum sağlayacak adımları önceden attığımız için gayet iyi gidiyoruz.

Sonra sözü İstanbul’da yaşanan sel felaketine getirdi:

- Selde çok yakın bir arkadaşımı kaybettim.

 - Kimi?

- Hüsnü Birinci...

- Nerede?

- Atatürk Havalimanı yolunda. O gün 06.50 uçağıyla Malatya’ya gidecekmiş. Sel sularına kapılınca hemen eşini aramış, itfaiyeden yardım istemesini söylemiş. İtfaiye görevlileri eşine, “Biz ilgileniriz, siz sakın yardım için yola çıkmaya kalkmayın” demiş.

Işık Plastik’in patronu Mehmet Çeker araya girdi:

- Aslında eşini arayıp, “Ben sel sularına kapıldım. Aziz Babuşçu’yu ara, itfaiyeyi buraya yönlendirmesini söyle” demiş.

Çeker’e sordum:

- Hüsnü Birinci ne iş yapıyordu?

- Mali müşavirdi...

- Malatya’ya ne için gidiyormuş?

- Malatya’daki Yaka Tekstil’in mali müşavirliğini yürütüyormuş. Oradaki işleri için gidiyormuş.

- AK Parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu’yla bir bağlantısı var mıydı?

- Ortaklıkları vardı.

Mesut Toprak yeniden söze girdi:

- Aslında çok da iyi yüzme biliyordu ama belli ki sel sularının şiddetini yenmeye gücü yetmedi...

Atatürk Havalimanı’yla, yoğun uçak iniş-kalkışıyla övünüyoruz, yolcular sel sularında boğuluyor...

Yolcuyu sel suları alıp götürdükten sonra, dünyanın en iyi havalimanına sahip olsak neye yarar?

Özkök ve Hakan’ı okudum umreyi gündeme aldım

İSTANBUL’daki Four Seasons Otelleri’nin patronu Mesut Toprak’ın iftarında bir iş kadınıyla, bir işadamı Ertuğrul Özkök ve Ahmet Hakan’ın Umre dizisini konuşuyor. Söze ilk giren iş kadını oldu:

- Ateist değilim ama Umre yapmak hiç aklımdan geçmezdi. Hürriyet’teki diziyi okuyunca, ben de Umre’ye gitmeyi gündemime aldım.

İş kadını önemli bir ayrıntıya da parmak bastı:

- Ben Özkök ve Hakan’ın dizisini, izlenimlerini okuyana kadar Hz. Muhammet’in mezarının Kabe’nin içinde olduğunu sanırdım.

Sonra işadamı söze girdi, Ertuğrul Özkök’ün Umre’ye gidişine dönük eleştirileri anımsattı:

- Ben yazılanlardan, çizilenlerden çok, Ertuğrul Özkök’ün fotoğraflarını inceledim. Özkök, fotoğraflarda çok samimi duruyordu. Yani, kutsal mekanlardan etkilendiği her halinden anlaşılıyordu.

Sözünü ettiğim işadamı ve iş kadınının sohbeti, herşeye rağmen dizinin birçok kişi için önemli bilgilenme fırsatı olduğunu ortaya koyuyor...

Ayamama Deresi’nin önünü açmaya eski Sabah-ATV binasından başlanamaz mıydı

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, İstanbul’da sel felaketinin yaşandığı günden beri aynı şeyi yineleyip duruyor:

- Ayamama Deresi çevresinde kamulaştırma yapmakta zorlanıyoruz. Bundan sonra derenin çevresini açmak için ne gerekiyorsa yapılacak.

Onları dinlerken düşündüm. Sabah-ATV Grubu’nun eski binası Basın Ekspres Yolu’nda, Ayamama Deresi’nin güzergahı sayılan noktalardan birinin üzerinde...

Etibank’ın batması sonrası Sabah-ATV tümüyle Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) yönetimine geçti. Yani, bir kamu kurumu, uzun süre Sabah-ATV’nin sahibi konumundaydı...

Birinizin aklına, “Hazır bu bina TMSF’ye geçmişken, hemen kamulaştıralım. Hem çevredeki özel şirketlere örnek olur. Bundan sonra yeni bina yapmak isteyenlere ‘hayır’ demek kolaylaşır, kalanını yıkmanın önü açılır” demek geldi mi?

Ayamama Deresi’nin önünü açmaya eski Sabah-ATV binasından başlamak dururken, TMSF ve gruptan alacaklı bankalar, “batık tahsilatı” çabasıyla satmayı yeğledi...

15 yıldır İstanbul’un yönetimi elinizde... Ayamama Deresi’nin önünü açmayı konuşmak için neden son felaketi beklediniz?