Paylaş
Malum mitolojik yarı tanrı Achilles’i topuğundan tutup daldırdılar kuvvet iksirine... Tek zayıf yeri orası kaldığından ancak oradan okla vurarak öldürebildiler onu... Gergi teli gibidir tendon, kaçıp yukarılara gider ve topuk düşer. Ameliyatı zor, iyileşme süreci uzundur.
Bormio sonrası aynı kaza (!) 2010’da Engin Atsür’ün başına geldi. Hala toparlanamadı. 2011’de A Milli Basketbol Takımı kampında Kerem Gönlüm sağ diz ön çarpraz bağlarını kopardı. En güzel zamanını parkeden uzakta yaşadı. Bunlar tamamen görülen kazalardır. Modern zamanların güç geliştirme sloganı şudur; Salonda olan salonda kalır. Salon fizik şartlarında oynayan sporcuların fizik güçlendirilmesi de salonda yapılıyor artık... Artık dediğim en az 20 senedir.
FARKINI GÖRELİM ATAMAN
TANJEVIC’in hazırlık döneminde yenile yenile “ders almaları” vardı. Ergin Ataman da “ışık” alıyor. Şimdiden bildik mazeretleri sıralamaya başladı. ”İlk hazırlık maçında önemli oyuncularının forma giymediğini” ifade eden Ataman, “Bormio’daki 10 günlük hazırlık kampından sonra dağdan indik. Çok yorucu bir yolculuktan sonra buraya geldik. Hava değişimi hepimizi çok etkilemiş durumda... Belçika takımı ise 2015 Avrupa Şampiyonası elemeleri öncesi son hazırlık maçını yaptı. Onlar çok daha sert ve tempoluydu. Ama özellikle maçın ikinci devresinde buna karşılık vermeyi başardık ve 12 sayı ile geriye düştüğümüz maçta eşitliği yakaladık” diye konuştu.
Hazır olun sıradaki mazeret, “Bormio’da halter bastık eller sertleşti şutlar girmedi” olacaktır. Sen ve Ufuk Sarıca atanınca, “Mazeretler, onurlu yenilgiler” dönemi bitti diye çok sevindik. Bence Turgay Demirel yönetiminin kısır döngüsünden çık ve söyleminle, eylemlerinle fark yarat Ataman... Günün sonunda Turgay Bey kulüplerin fedakarlıklarıyla yaratılan alt yapı başarılarına sarılıp bir 20 sene daha yerini korur. “Buyrun istediğiniz koçu da getirdim” diye seni aslanlara atar...
Paylaş