Paylaş
Fransız koç Vincent Collet ile milli takımdan kalan rövanşı almak isteyen Ergin Ataman çok kastı takımı. Alan savunması yaparak bizi dış atışa iterken, kendileri bir an önce ileri geçme telaşıyla peş peşe hatalar yaptılar.
İki taraf da bankını erken kullanırken, işimize gelen biçimde futbol maçı skorunda giden maçta (ilk çeyrek 8-7 bizim) Chuck Davis ve Curtis Jerrells iyi işler yapmaya başladılar.
Babadan kalma çakılı pivottan teke tek hücumla Davis işi uzun süre başarılı bir şekilde götürdü.
GERÇEK FRANSIZLAR!
Zor lokma çıkacaklarını sandığım ev sahibi çok vasat görüntüdeyken, biz de basketbolumuzu gereksiz yere onların seviyesine düşürdük. Bu kadar kasmak da tatsızlaştırdı oyunu. İlk yarıda dışarıdan atmakta ısrarlı olup, üstelik de kaçırınca (9’da 0 üçlük) skor kısırlığında 24-23 gittik odaya.
İkinci yarıda: Sağ olsun koç Vincent hücum tıkanıklığımızı ‘adam adama’ya dönerek aştı. Sayesinde Galatasaray üstündeki ölü toprağını atarak hızlı ritmini buldu. Ligin MVP’si Errick McCollum da bildiğimiz gibi oynamaya başladı.
AÇIK HESAP KALDI
Ancak gevşekliğimizden yararlanarak onlar da açıldılar. Mardy Collins ve Campbell sayılarıyla oyundan kopmamıza müsaade etmediler. Üçlükleri de girmeye başlayınca son 10 dakikaya kafa kafaya geldik. Blake Schilb ve Sinan Güler varlık gösteremeyince, usta Chuck pota altında topla yalnızları yaşayınca, 37 yaşındaki Campbell’ın eli iyice ısındı.
Momentum ve maç avucumuzdan kaçıp gitti. Topun da bizi sevmediği akşam sonunda kupa arzumuzu İstanbul’daki rövanşa bıraktık.
Paylaş