Paylaş
Bir maç önceki doğruları tamamen unutuyor. Bu hastalığın yan etkisi, oyun okumakta zorlanma. Maç sonlarını iyi oynuyoruz sanarak korkak başlıyor oyuna. Oysa ki NBA’in en fazla maç kazanan koçu Mike Fretello’nun yeniden yapılandırıp gençleştirdiği Ukrayna, yıldızları Sergei Gladyr sakat olduğundan dişimize göre olmuştu. Ama Ataman vurup geçmek yerine, NBA ustasının tuzağına düşerek, büyük yanlış yaptı ve tempo koymak yerine sete set oynamayı yeğledi. Cezayı kestiler tabii ki.
AKIL TUTULMASI
KISA süre, Ömer’le başta sergilediğimiz “pota altı beyliğini” Oğuz sürdürecekti ama Ataman bir türlü renk körlüğünü atıp boyalı alana yıkamadı oyunu. 13-13 geçilen ilk çeyrekte Ukrayna’nın kapanan alan savunmasına isabet bulamayınca pota altında, giderek toparlanmakta olan, Ömer Aşık’ı besledik. Maçta tek olumlu oynadığımız bu çeyrekte, 13 ribaunt topladı Ömer. O kadar dışarıdaydık ki hiç faul çizgisine gitmedik. Onların Mishula’sı baygın savunmamıza attığını sokarken biz kaçan dış savurmalarla demir dövdük. 26-25 gittik odaya. 2. yarıda hücum edememe hastalığımız kansere dönüşürken Lypovyy, Jeter ve Zabirchenko sayılarıyla 41-39 önde girdiler son çeyreğe. 6-0’lık seriyle kora kora soktuk oyunu ama Bormio çemberleri onları sevdi. 12 yıldır yenilmiyorduk Ukrayna’ya. Bir ilk daha yaşadık, Lütfen son olsun.
Paylaş