Paylaş
Yakın zamanda ABD Patent Ofisi’nde meydana gelen bir başvuru hikâyesinin yeni dönemin başlangıcı olabileceği konuşuluyor. DABUS AI, Stephen Thaler isimli bir yapay zekâ araştırmacısının sahibi olduğu Imagination Machines (Hayal Makineleri) şirketinin personeli. Yapay zekâdan nasıl personel olur derseniz... DABUS, yakın zamanda Elon Musk’la gündeme gelen nöral bilgisayar ağları teknolojisinin gelişmiş bir sürümü. Imagination Machines şirketinde 10 yıldır araştırmalar yürüten Stephen Thaler geliştirdiği DABUS AI için ‘yaratıcı yapay zekâ’ tanımını kullanıyor. DABUS’un işi, yeni ürün fikirleri tasarlamak.
DABUS’un geliştirilmesini sağlayan teknoloji, nöronların ilişkilenme biçimini örnek alan bir dijital ağ sistemi. İleri düzey yapay zekâ çalışmalarında kullanılıyor. Geçmişte ilk örnekleri yabancı dilleri çeviren yazılımlarda yer alıyordu. Gelecekteyse insan zihnini ve hafızasını saklayabileceği düşünülüyor. Fütüristik hayallerin ucu, Johnny Depp’in başrol oynadığı ‘Transcendence’ (‘Evrim’) filmindeki gibi bilinci bilgisayara aktarıp sonsuz bir hayat yaşamaya kadar varıyor. Filmde Depp’in canlandırdığı karakter, bilinci bilgisayara aktarıldıktan sonra interneti ele geçirip şeytani bir güce kavuşuyordu. Aslında başta masum bir adamdı, umarım Elon Musk da bir gün öyle olmaz!
Neyse ki şimdilik DABUS’tan çekinecek bir durum yok. Kendisi henüz amatör bir zanaatkârdan daha ‘yaratıcı’ değil. Ancak türdaşları arasında özel bir yeri var. Patent almak istenen yemek kabı ve uyarı lambasını makine öğrenimiyle topladığı verilerle orijinal olarak tasarlamış. DABUS’un ‘ustası’ Stephen Thaler’in yemek kaplarına veya uyarı lambalarına özel bir ilgisi yok. Bu bağlamda DABUS’un tasarımı kendi başına geliştirdiğini söylemek mümkün ancak mesele kavram yaratmaya gelince işler değişiyor.
Bir konsept yani kavram yaratmak insan beynine has diye bilinir. Kavram geliştirmek; olaylar ve doneler arasında önceden var olmayan bir ilişkiyi yakalamakla başlar. Çoğunlukla ihtiyaç sonucu ortaya çıkar. Kavramı anlamlı hale getiren, bu ortak ilişkinin herkes tarafından benimsenmesidir. Örneğin; bir masa, yerde toz toprak içinde yemek yiyen eski insanlar için kavramsal bir ihtiyaçtı. Birisi yere dört dal saplayıp üzerine taşı oturtarak yemeği yerden yükseltince masayı icat etmiş oldu. Dolayısıyla kavram, icat yapmanın önkoşulu sayılır. Soyut kavramlarsa daha sofistikedir.Yaratıcı yapay zekâ DABUS AI, iki ‘icadı’ için de patent alamadı.
Düşüncelerin ve inançların ilk adımı olan kavram yaratmak, her yönüyle insan bilincine özgüdür. DABUS gibi yaratıcı yapay zekâların sıfırdan kavramlar yaratma yerine, var olanları geliştirebileceği düşünülüyor. Mucit olmayabilirler fakat mevcut kavramlara nitelik kazandırabilirler. Bunun en güçlü örneği, materyal geliştiren algoritmalar. Northwestern Üniversitesi’nde yapılan yapay zekâ araştırmaları sayesinde artık laboratuvara girmeden hangi bileşenlerin kullanılacağı tahmin edilebiliyor. Yeni bir materyal geliştirmenin klasik yolu deneme yanılma yöntemiydi. Zanaatkârların sezgi ve tecrübeleri yol gösterirdi. Beton, bu yöntemle bulunmuş bir materyal örneğidir. Kimi zaman da süreç yıllar alabiliyordu. Madam Curie, 25 yıla varan deneme yanılma çabalarıyla radium’u bulmuştu. Oysa artık madde bileşenleri veritabanlarında toplanıyor. Yapay zekâ tarafından süper iletken, güneş enerjisi toplayan, dayanıklı camlara dönüşebilen nanomateryaller geliştiriliyor. Yapay zekânın formüle ettiği materyaller, geleceğin teknolojilerini hızlandıracak. Ancak ne yazık ki hiçbir yapay zekâ, bunu yapabildiğini bilemeyecek.
DABUS AI’ın patent başvurusu ABD’nin yanı sıra Avrupa ve İngiltere patent ofislerinden de geri döndü. Hukuki sebebi patentlerin yalnızca gerçek insanlara verilmesi. Firma adına patent alınacaksa kişinin kurum çalışanı olduğunu belgelemesi gerekiyor. İnsan olmadığı için telif konusunda mağduriyet yaşayan yalnızca yapay zekâ değil. Ünlü maymun Naruto, yaşadığı parka ziyarete gelen fotoğrafçının kamerasıyla kendisini çekince ‘maymun-selfie’ olarak meşhur olmuştu. Fotoğrafçı daha sonra Naruto’nun kareleriyle kitap basınca park yetkilileri Naruto adına dava açtı. Naruto insan olmadığı için dava düştü ancak vicdanlı fotoğrafçı anlaşmaya vararak yüzde 25 telif ödemeyi kabul etti. Gördüğünüz fotoğrafsa telifsiz...
Paylaş