Paylaş
Cep telefonsuz bir dünyayı düşünemeyecek hale gelmemiz 10-15 yılımızı almıştı. Akıllı telefonlara vazgeçemeyecek derecede alışmamız 3-5 yıl kadar sürdü. ChatGPT ile başlayan yapay zekâ (AI) furyasıysa başlayalı 1,5 sene bile olmadı fakat şimdiden onsuz bir geleceği hayal edemiyoruz. Yapay zekâ insanlığın geliştirdiği en hızlı teknoloji. Kendi kendisini ilerletebiliyor olması onu her şeyin önüne geçiriyor. Geçen haftaki yazımda ‘Tanrı’yı oynamak’ temasına yer vermiştim. Konu, soyu tükenen canlıları korumak için evrime müdahale fikrini ele alıyordu. Şayet evrimi, yani doğadaki kendi başına çevreye uyumlanarak varlığını sürdürme yetisini ilahi bir güç yarattıysa, insan da yapay zekâyla Tanrısal bir marifeti sayısal çerçevede kısmen yakalamış olabilir.
ABD merkezli yapay zekâ araştırma şirketi OpenAI’ın CEO’su Sam Altman geçen ay “2024 insanlık tarihinin en heyecan verici yılı, gelecek tüm yıllar hariç” demişti. Yapay zekânın bizi durmadan şaşırtacağı yıllar önümüzde uzanırken, kendisini sürekli geliştiren yapay zekâ modellerinin performansını ve toplum üzerine etkilerini değerlendiren dünya üzerinde birçok akademi ve özel kurum var. En saygın olanıysa Stanford Üniversitesi’nin İnsan Merkezli Yapay Zekâ Enstitüsü (HAI). Enstitünün farklı disiplinlerden kalabalık bir komisyonun yanı sıra Google, OpenAI, NSFA gibi ortakların katkılarıyla her yıl hazırladığı Yapay Zekâ Endeks Raporu, yapay zekânın endüstrilere, toplumlara, ekonomilere ve bilime etkisini değerlendiriyor. Geçen haftalarda yayımlanan 500 sayfalık raporun özet bölümündeki önemli başlıkları derledim.
Bazı işlerde insan performansını aştı
Yapay zekâ görüntü sınıflandırma, görsel muhakeme ve İngilizce anlama da dahil birçok kriterde insan performansını aşmış vaziyette. 2021’de matematik problemlerinin yüzde 8.6’sını çözebilen ChatGPT, 2023’te yüzde 87 seviyesine ulaştı. Ancak ileri düzey matematik, gördüklerinden anlam çıkarma ve planlama gibi daha karmaşık görevlerde halen insanlardan geride kalıyor.
Eğitim maliyeti giderek pahalı hale geliyor
2023’te endüstriler 51 kayda değer yapay zekâ modeli üretirken, akademiler sadece 15 modelle katkıda bulunmuş. Yapay zekâ endeks tahminlerine göre son teknoloji yapay zekâ modellerinin eğitim maliyetleri daha önce görülmemiş seviyelere ulaştı. Örneğin OpenAI şirketi GPT-4’ü eğitmek için tahmini 78 milyon dolar değerinde bilgisayar gücü kullanırken Google’ın Gemini Ultra’sı 191 milyon dolarlık hesaplama gücüne mal oldu.
Uluslararası yarışta ABD önde
Soğuk Savaş döneminden sonraki en hızlı teknoloji yarışını ABD bir kez daha önde götürüyor. En iyi yapay zekâ modellerinin kaynağı olarak ABD; ChatGPT, Gemini, Midjourney gibi örneklerle Çin, Avrupa Birliği ve Birleşik Krallık’ın önünde. Öte yandan Çin, en fazla yapay zekâ patentiyle dünya birincisi. Avrupa’daysa İngiltere ve Almanya yapay zekâ sahnesinin başrol oyuncuları.
Üretken olanların yatırımları çoğalıyor
Fotoğraf, video ve metin üreten yapay zekâ modellerine ‘üretken yapay zekâ’ deniyor. Geçen yıl genel yapay zekâ uygulamalarına yönelik özel yatırımlardaki düşüşe rağmen üretken yapay zekâ finansmanı neredeyse sekiz kat artarak 25,2 milyar dolara ulaşmış.
Bilimsel ilerleme daha da hızlanıyor
Son iki yılda yapay zekâ ile başta tıp, astronomi, yerbilimleri olmak üzere birçok bilimsel alanda keşifler yapıldı, önemli ilerlemeler kaydedildi. Yapay zekâ bağlantılı tıbbi cihazlara verilen onaylar arttı. Dünya çapında eğitim kurumlarında yapay zekâya yönelik eğitim programları çoğaldı. Diğer yandan yapay zekâ ve bilgisayar eğitimi alanların akademik kariyere ilgisi düştü, mezun olur olmaz sektöre yönelenlerin oranı yüzde 80’e ulaştı.
Çalışanlar üretken, işler yüksek kalitede
2023 yılında yapay zekânın işgücü üzerindeki etkisini değerlendiren birçok çalışma, yapay zekâ sayesinde çalışanların görevleri daha hızlı tamamlayabildiğini ve iş kalitesini arttırabildiğini öne sürdü. Bu çalışmalar aynı zamanda yapay zekânın düşük ve yüksek vasıflı çalışanlar arasındaki beceri açığını kapatma potansiyelini de ortaya koyuyor. Öte yandan diğer araştırmalar, uygun gözetim olmadan kullanılan yapay zekânın performans düşüklüğüne neden olabileceği konusunda uyarılarda bulunuyor. Geçen sene Steven Schwartz adlı New York’lu bir avukat, bilgi kontrolü yapmadan GPT ile hazırladığı bir yasal araştırma yüzünden davayı kaybetmiş ve hatayı tespit eden hâkimin ihmal dolayısıyla verdiği 5 bin dolarlık ceza yüzünden dünya çapında emsal olmuştu.
Maliyetleri azaltıyor, kârlılığı arttırıyor
Yeni bir McKinsey (danışmanlık şirketi) anketine katılan kuruluşların yüzde 42’si yapay zekâ uygulamalarıyla maliyetlerin azaldığını ve yüzde 59’u gelirlerinin arttığını bildirmiş. Bir önceki yılla karşılaştırıldığında, yüzde 10 puanlık bir artış dikkat çekerken maliyetlerin azalması, yapay zekânın önemli düzeyde iş verimliliği kazanımları sağladığını gösteriyor.
Tüm dünyada insanlar endişeli
Küresel araştırma şirketi Ipsos anketine göre yapay zekânın üç ila beş yılda hayatlarını önemli ölçüde etkileyeceğini düşünenlerin oranı dünya çapında yüzde 60’tan yüzde 66’ya yükseldi. Ayrıca ankete katılanların yüzde 52’si yapay zekâ ürün ve hizmetlerine karşı tedirginlik duyduğunu ifade ediyor. 2023 sonu Pew (araştırma merkezi) verileri, Amerikalıların yüzde 52’sinin yapay zekâ konusunda heyecandan çok endişe duyduğunu gösteriyor. Bu oran 2022’de yüzde 38 seviyesindeydi.
Yeterince önlem alınmıyor
Son rapor sorumlu yapay zekâ konusunda önemli bir standardizasyon eksikliği olduğunu ortaya koyuyor. Dünyanın önde gelen yapay zekâ şirketlerinin modellerini birbirinden farklı sorumluluk ölçütlerine göre test etmesi, risklerin karşılaştırılmasını zorlaştırıyor. Politik deepfake’leri üretmek çok kolaylaştı ama tespit etmek güçleşiyor. Taylor Swift’in yapay zekâyla üretilen erotik görüntüleriyle deepfake’lerin bireyler ve sanatçılar
için riskleri de ortaya çıkmış oldu. ChatGPT’nin ABD’de Demokratlara ve İngiltere İşçi Partisi’ne yönelik politik önyargısı olduğu anlaşıldı. Ayrıca dünya çapında şirketler yapay zekâ dolayısıyla veri güvenliğinde oluşabilecek zaafları önlemek için çok az önlem alıyorlar. Üretken yapay zekânın teliflerle korunan görsel ve yazılı eserleri izinsiz kullanmasını denetleyecek mekanizmalarsa halen kurulamadı.
Paylaş