Yeter Veysel Efendi, alma artık onları...

‘İnek Şaban’, ‘Damat Ferit’ derken ‘Güdük Necmi’ de gitti. ‘Rüya Takım’ bir bir eksiliyor ve ‘o taraf’ta buluşuyor. Halit Akçatepe, ‘Canım Kardeşim’, ‘Hababam serisi’, ‘Köyden İndim Şehire’, ‘Gülen Gözler’ gibi her biri klasikleşmiş, hatıralarımızda yerleri alabildiğine sağlam ve sonsuza kadar değişmeyecek olan yapıtların unutulmaz oyuncusuydu.

Haberin Devamı

Bir ‘gözyaşı klasiği’dir ‘Canım Kardeşim’... İzleyip de ağlamayanın insanlığından şüphe duyarız... Leman ve Sıtkı Akçatepe gibi oyuncu bir anne-babanın oğlu olmanın avantajıyla setlere çok küçük yaşlarda dahil olmuştur Halit Akçatepe ama seyircinin gönlüne ve zihnine bu Ertem Eğilmez filmindeki rolüyle yerleşmiştir ilk ve derinden... Aslında bu film sadece onun için değil, yönetmeni için de bir dönüm noktasıdır. Çünkü Tarık Akan, Halit Akçatepe ve Kahraman Kıral’ın başrollerini paylaştığı ve bugünden bakıldığında bir melodram klasiği olan ‘Canım Kardeşim’, vizyona girdiğinde gişede çalışmamıştır ve bunun üzerine Eğilmez melodramı bırakarak komediye yönelmiştir.

Yeter Veysel Efendi,  alma artık onları...

Haberin Devamı

(Fotoğraf: Gaye Yön)

‘HİMMET ABEY’...

Melodramın kaybı, belki de ‘Türkiye Sineması’nın bambaşka bir kazancı olmuştur. ‘Ertem Eğilmez sineması’ denen bir gerçek ‘Hababam Sınıfı’ydı, ‘Köyden İndim Şehire’ydi, ‘Süt Kardeşler’di, ‘Gülen Gözler’di derken bugün her biri hatıralarımızda yerleri alabildiğine sağlam ve sonsuza kadar değişmeyecek olan yapıtlar ortaya çıkmıştır. Eğilmez, yeni ve uzun yolculuğunda da Akçatepe’ye yer vermiştir. O artık ‘Hababam Sınıfı’nın ‘Güdük Necmi’si, ‘Köyden İndim Şehire’nin ‘Gayret’i (ki biz onu hep “Himmet Abey” repliğiyle hatırlayacaktık), ‘Süt Kardeşler’in ‘Ramazan’ıdır... Sempatik gülümsemesi, saflığı, haytalığı ve her daim sadık dostluğuyla... 

Yeter Veysel Efendi,  alma artık onları...

‘Süt Kardeşler’ filminin setinde Kemal Sunal’la.

Yeter Veysel Efendi,  alma artık onları...

‘Hababam Sınıfı’nın unutulmaz üçlüsü; ‘Damat Ferit’, ‘Güdük Necmi’ ve ‘İnek Şaban’.

 

Bu genel parantezde kitleler Akçatepe’yi en çok ‘Güdük Necmi’yle hatırladı sanırım. Kim bilir, bunun nedeni kolektif bir çalışmada yatıyordur. O zamanlar sahaya çıktıklarında farkında değildik ama meğerse ‘Hababam Sınıfı’ bir ‘Rüya Takım’mış... Mahmut Hoca, Hafize Ana, Damat Ferit, İnek Şaban, Güdük Necmi vs... Her biri anılarımızdaki yerleri ayrı ayrı ve bir bütün... Alabildiğine saf ama yine alabildiğine cin; yaşı geçkin, hayta öğrencilerin oluşturduğu bir grubun içinde iyiliğin, güzelliğin peşinde geçen günler...

Haberin Devamı

MASUMİYETİMİZİN İFADESİ

‘Ertem Eğilmez sineması’ bugünden bakıldığında sadece tatlı bir anılar yumağı değil, bir daha geri gelmeyecek günlerin, mutlulukların, masumiyetin ve uzak bir çağın da ifadesi sanki. Daha önce Eğilmez üzerine yazdığımız bir metinde de ifade ettiğimiz gibi o filmleri izlediğimizde, o görüntülerle her defasında yeniden buluştuğumuzda adeta kendi çocukluğumuzu, masumiyetimizi, uzaktan bize el sallayan geçmişimizi görürüz. Henüz ölmemiş komşuluk ilişkilerini, her şeyin üstesinden gelen dayanışma ruhunu, ne olursa olsun galip gelen iyiliği buluruz. Bulmasak da bulduğumuzu sanırız. Ve bu bize her zaman iyi gelir, moral ve yaşama sevinci verir...

Haberin Devamı

Halit Akçatepe, Münir Özkul, Adile Naşit, Tarık Akan, Kemal Sunal, Ayşen Gruda gibi efsanelerin her daim görev aldığı ve bize o güzelim dünyaları sunan kadronun kilit isimlerinden biriydi. Dolayısıyla bu isimlerden her eksilenin ardından hep aynı duyguyla buluşuyor ve çoğu kez aynı cümleleri sarf ediyoruz. Çoğumuz “Aç kapıyı Veysel Efendi, ‘Güdük Necmi’ de geldi” ya da “Kapa kapıyı Veysel Efendi, alma artık onları” diyoruz. Ama ne dersek diyelim, şunu çok iyi biliyoruz: Artık ‘Rüya takım’ o tarafta buluşuyor... Mekânın cennet olsun ‘Halit Abey’...

Yeter Veysel Efendi,  alma artık onları...

Halit Akçatepe, Münir Özkul, Adile Naşit, Tarık Akan, Kemal Sunal, Ayşen Gruda gibi efsanelerin de her daim görev aldığı ‘Rüya Takım’ın kilit isimlerindendi. 

 

Yazarın Tüm Yazıları