Paylaş
Kurduğu sahneler yoluyla, başlangıcı binlerce yıl öncesine uzanan masalları yorumlayan Rastgeldi, “Mitolojinin görkemli tanrılarının yanında, yürüyüp yürüyüp bir arpa boyu yol gidemeyen yolcular da bu anlatıda kendine yer buluyor. Masallar, insana ve hayata dair her şeyin binbir kılıkta karşımıza çıktığı büyülü bir sahneye benzer. Bu sahne, her anlatıcının dilinde yeniden kurulur, roller baştan dağıtılır ve hikaye sürüp gider. Bir vardır, bir yoktur sahnedekiler. Oyuncular değişse de macera devam eder” diyor.
Anadolu topraklarının doğudan batıya bütün değerlerini tuvale aktarmaya çalışan Rastgeldi, tarzını şöyle özetliyor:
“Figüratif kompozisyonlardan, soyut kompozisyonlara kadar farklı tarzlarda mesajlar veriyorum. Tek düzey resim yapmıyorum. Kendi kültürümüzün renkliliğinden ben de faydalanıyorum. Denemeler yapmayı çok seviyorum. Farklı malzemeler, farklı dokular, farklı materyaller beni farklı yönde çalışmaya sevk ediyor. Anadolu’nun gelenek ve göreneklerini yansıttığım yağlı boyalardan oluşan ‘Anadolu’dan Görsel Şölenler’ isimli sergim halk bilimleri dalında yaptığım araştırmalar sonucu çalışmalarımdır. Cam tabakların desenleri ve renkleri ilgimi çekince bir seri tabak boyadım. Tabakların üzerine Anadolu’nun kültüründen motifler işledim. Renkli kumaşlar üzerine çalıştım. Fırat’ta inceleme imkânı bulduğum ‘Sümer Silindir Mührü’ sanatsal anlamda benim de kompozisyonlar üretmeme neden oldu. Farklı dokular elde ederek ‘Bir Anadolu Bin Anadolu’ çalışmalarımı ürettim. Resimlerimde konular çok. Kendi üslubum ve tarzımdan ödün vermeden çalışıyorum. Her sanatçının bir yönü kuvvetlidir. Kimi deseni güzel çizer, kimi kompozisyon sunar, kimi ışık ve gölgede başarılıdır.”
Rastgeldi renk tercihinin neler olduğu sorusunu yanıtlarken, insan ruhunu sarsmayan renklere önem verdiğinin altını çizerek, “Yumuşak tonlu pastel renkleri kullanırken resmi oluşturan açık ve koyu renkleri de kullanmaya dikkat ediyorum. Açtığım sergilerde izleyicilerden edindiğim bilgiler sonucu yormayan renkleri tercih ettiğimi düşünüyorum. Duygusal bir yapıya sahip olduğum için renklere karşı duyarlıyım” diyor. Sanatçı, söz renkten açılmışken, doğup büyüdüğü memleketi Şanlıurfa’daki badem ağaçlarını da unutmuyor:
“Urfa’da badem ağaçları mart ayında gelin gibi açarlar. Erkek badem ağaçlarının çiçekleri koyu renklidir. Acı badem ağacının çiçeği farklıdır. Tatlı bademin çiçeği farklıdır. Bir renk cümbüşü oluşur...”
Gazi Eğitim Enstitüsü Resim Bölümü’nde Hamza İnanç ve Turan Erol atölyelerinde eğitim gören Rastgeldi’nin, mezuniyetinden sonra ilk görev yeri Siirt Ortaokulu olmuş, daha sonra da Urfa Öğretmen Lisesi’ne atanmış. Sanatçı, 1982 yılında sınav sonucu Buca Eğitim Fakültesi Resim Bölümü’ne öğretim görevlisi olarak atanmasını ise “Altın yıllarım bu dönem başladı” diye vurguluyor. 60’ın üzerinde kişisel sergi açan, yurt içi ve yurt dışında yarışmalı sergilere, karma ve grup sergilerine katılan Rastgeldi, çalışmalarını kendi atölyesinde sürdürüyor.
KENTTE NE VAR?
BRHD 51. büyük sergi-1 Aralık’ta açılacak (Çağdaş Sanatlar Merkezi/Çankaya), İsmail Tetikçi- 18 Aralık’a kadar (Arda Sanat/Yıldız), Hasan Kırdı-13 Aralık’a kadar (Grup Sanat/Hollanda Caddesi), Ayşenur Köksal-3 Aralık’ta açılıyor-(Fırça Sanat/Hilal Mahallesi), Mehmet Pesen-31 Ocak 2022’ye kadar (Ziraat Çukurambar/Next Level), Nilgün Sipahioğlu-5 Aralık’a kadar (Galeri Sanat Yapım/Şenyuva), Nihat Kahraman-11 Aralık’a kadar (Platform A/Taurus AVM), Mürüvvet Özyavuz-7 Aralık’a kadar (Medya Sanat/Çankaya), Güler Akalan-İsmet Yılmaz-2 Aralık’a kadar (Emin Antik/Kale), Behzat Feyzullah-Sema Öcal-1 Aralık’a kadar (Galeri Soyut/Yıldız), Mehmet Emin Erşan-4 Aralık’a kadar (Sevgi Sanat/Hollanda Caddesi.)
Paylaş