Paylaş
Halkın 1 buçuk trilyon lirasını aldılar ve sırra kadem bastılar. Her şey, 18 Nisan seçimlerinden önceki 3 ay içinde olupbitti. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı olarak çalışan İGDAŞ şirketi, halktan topladığı 1 buçuk trilyon lirayı, bir tabela firması olan Eren Reklamcılık Şirketi'ne tıkır tıkır ödedi. Son ödeme olan 517 milyar lira, seçimlerden sadece 10 gün önce bu firmanın káğıt üzerindeki ortaklarının cebine girdi.
SORUMLULAR KAYIP
Olupbitenleri, maliye müfettişi titizliğiyle irdeleyen ARENA'dan araştırmacı gazeteci Hasan Cebeci ile birlikte, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna ve İGDAŞ yetkililerine soruyoruz:
‘‘Halkın 1.5 trilyon lirasını ödediğiniz Eren Reklamcılık Şirketi'nin ortakları olan Mahmut Taşdemir ile Ayhan Erim şimdi neredeler?’’
Sorumlulardan haftalardır ses seda çıkmıyor. Bu kişileri bulabilsek, onlara da sorularımız olacak?
‘‘Arkadaş! 3 ay içinde kasanıza giren 1 buçuk trilyon liranın karşılığında İGDAŞ'a hangi işleri yaptınız? Bu müthiş matbaacılık başarısını gösterdiğiniz dev tesisleriniz nerede? Belediyeye kestiğiniz 'tesellüm makbuzlarını' görebilir miyiz?’’
ARENA'nın araştırmaya başlamasıyla birlikte sanki yer yarıldı ve bu iki kişi yerin içine girdiler.
Günlerdir evlerine bile uğramıyorlar.
Belli ki birileri onlara ‘‘kaç’’ dedi.
Onlar kaçtıkça biz, iz sürmeye devam ediyoruz. Karşımıza yığınla tabela şirketi, hayali iş adresleri çıkıyor. Bu adreslerde in cin top oynuyor. Labirenti andıran han koridorlarında aylardır örümceklerden başka hiçbir canlının uğramadığı afişler buluyoruz. ARENA araştırdıkça, yanıt vermesi gerekenlerdeki telaş da artıyor. Naylon faturacıları, halkın parasını hortumlayanları bulmamızdan korkanlar, panik içinde soluğu mahkeme kapılarında alıyorlar. Haberlerimize yayın yasağı koydurarak, kamu denetiminden kurtulacaklarını ve toplumun haber alma hakkı adına gerçeklerin peşinde koşan gazeteleri susturacaklarını sanıyorlar.
HAKİME SORUŞTURMA
Güvendikleri dağlara kar yağmaya başlayınca, fena halde yanıldıklarını anlıyorlar. Çünkü ARENA'ya ihtiyati tedbir yoluyla bir bakıma sansür uygulayan Hákim Ali Galip Barçın hakkında, Adalet Bakanlığı soruşturma açtı. Bakan Prof. Dr. Selçuk Öztek'in görevlendirdiği müfettişler, Hákim Ali Galip Barçın'ın bazı Refah ve Fazilet Partisi önde gelenleriyle ilişkisini belirleyip, disiplin cezası verilmesi istemiyle onu Hákimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na sevk etti.
Bu arada Ali Galip Barçın'ın davadan çekilmesiyle dosyamıza bakan Fatih 2. Asliye Hukuk Mahkemesi Hákimi Yılmaz Küçükkaraarslan ‘‘Türkiye'de hákimler var’’ dedirten bir kararla, ARENA üzerindeki ihtiyati tedbiri kaldırdı.
ŞİMDİ SORUYORUZ!...
Bunca gelişmenin ardından İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ali Müfit Gürtuna ve İGDAŞ yetkililerine bir kez daha soruyoruz:
‘‘Seçimlerden önce 1 buçuk trilyon lira ödediğiniz Eren Reklamcılık Şirketi'ne hangi işleri yaptırdınız? Şirket ortakları şimdi neredeler? Polisten ve ARENA'dan niçin köşe bucak kaçıyorlar? Eren Reklamcılık Şirketi'nin 3 ay içinde, 1 buçuk trilyonluk iş yaptığı tesislerini bize gezdirebilir misiniz? Trilyonluk matbaa işlerinin yapıldığını gösteren tesellüm makbuzları var mı?’’
Sizden sansür girişimi değil, yanıt bekliyoruz, yanıt...
Paylaş