Paylaş
Arena yeni yayın döneminin ilk programında, Kızılay'ın merkez depolarındaki çürümüşlüğü görüntüleyerek Türkiye'yi sarstı. Bu depremin ardından Kızılay Genel Başkanı Kemal Demir istifa etmek zorunda kaldı. Kızılay'ın lojistik destek anlayışındaki köhnemişliğe kamuoyunun tepkisi sürüyor.
Bu tepkilerin, çağdaş, yeniden yapılanma başlayıncaya kadar süreceğinden hiç kuşkumuz yok.
ŞAŞIRTAN İTİRAFLAR
Cuma günü yine Ankara'daydık. Kızılay Genel Merkezi'ne giderek, yeni Başkan Prof. Dr. Yüksel Bozer'le görüştük. Sayın Bozer, umduğumuzun aksine, bizi son derece sıcak bir havada karşıladı.
Arena'nın depolarla ilgili belgesel çalışmalarına teşekkür etti ve en kısa sürede bilgisayar sistemine geçileceğini söyledi.
Prof. Bozer'i ziyaretimizin asıl nedenine gelince... Kendisini, Kızılay'da tıkır tıkır çalışan rüşvet tezgáhlarıyla, ihale yolsuzluklarını anlatan iki kişiyle görüştürdük. Bunlardan biri yıllardan beri Kızılay'a çadır bezi satıyor.
BAŞKANIN ŞAŞKINLIĞI
Firma sahibinin iddia ve itiraflarını dinlerken şaşkınlıktan ne yapacağımı şaşırdım. Çünkü bu çadır bezi üreticisi, Kızılay çadırlarının çürüme nedeni olarak, dokuma aşamasında iplik çalınmasını gösteriyor. ‘Hatta bir seferinde ben de çalmak zorunda kaldım!’ diyor. Bazı ihalelerde, firmasına ait boş antetli káğıtlara kendisinin yerine teklifleri, Kızılay yetkililerinin yazdığını ileri sürüyor.
Hele sözü, kendisinden istenilen rüşvete getirince dehşet içinde kaldım. Çadır bezi üreticisi, zorla alınan rüşveti tüm ayrıntılarıyla Başkan Yüksel Bozer'e anlattı. O da notlar aldı, bu iddiasını káğıda döktüğü takdirde konuyu derhal Başbakanlık Teftiş Kurulu müfettişlerine aktaracağını belirtti. Bu diyaloglar sürüp giderken, Prof. Bozer'in yüzünü hemen fark edilen bir hayret ifadesi kaplamıştı.
Çadır bezi üreticisi, burada tümünü yazamadığım, ancak salı gecesi Arena'da ekrana getireceğimiz itiraf ve iddialarını bitirdikten sonra, sözü eski bir Kızılay yöneticisi aldı.
RÜŞVET PAZARLIĞI
Bu bürokrat, sahte belge düzenleyip, çürük çadır bezlerini depolara soktuğu iddiasıyla kurum bünyesinden uzaklaştırılmış. Ama o, asıl rüşvetçilerin başkaları olduğunu ve kendisini piyon gibi kullandıktan sonra harcadıklarını öne sürüyor. Ayrıca bu kişilerin, skandala rağmen hálá Kızılay üst yönetiminde görevlerine devam ettiklerini söylüyor.
İddialarını sürdürürken neler anlatmadı neler... Örneğin bir çadır bezi üreticisinden alınan 25 milyar liralık rüşveti kimlerin banka hesabına yatırdığını, hangi yöneticilere elden kaç milyar lira teslim ettiğini bir bir açıkladı. Bunlarla yetinmeyip, Genel Başkan Prof. Bozer'e, rüşvet pazarlıklarıyla dolu teyp bantları dinletti, banka dekontları gösterdi ve tanık konuşturdu.
Yazımın başında da belirttiğim gibi, Prof. Yüksel Bozer hem ekibimize sıcak ilgi gösterdi, hem de iddiaların üzerine derhal gitme sözü verdi.
Kızılay'daki gelişmeleri izlemeye devam edeceğiz.
Paylaş