Uğur Dündar: Çakıcı-Aşık kasetini ilk biz yayınladık

Uğur DÜNDAR
Haberin Devamı

Ülkeisini sarsan haberlere imza atan araştırmacı gazetecilerin işi, dünyanın her yanında zordur. Hele bizim gibi, katmerli enflasyonun gelir dağılımındaki dengeleri altüst ettiği, toplum katmanları arasında uçurumlar yarattığı, kara para ve rüşvetin kol gezdiği, kirli siyasetle yönetilen, sistemi çürümüş ülkelerde çok daha zordur.

Araştırmacı gazeteci her haberiyle, kirlenmişlikten torbasını dolduran karanlık ilişki faylarını tetikleyerek, çıkar ve güç odaklarında müthiş depremlere neden olur.

ÇAMUR ATMA YÖNTEMİ

Her haber, gazetecinin karşısına adeta bir kale gibi dikilen suç ve çıkar cephesine, intikam hırsıyla yanıp tutuşan militanlar ekler.

Gazeteci attığı her adıma, girdiği her ilişkiye dikkat etmek ve steril bir dünyada, deyim yerindeyse cendere içinde yaşamak zorundadır.

Ancak tüm korunma çabalarına karşın gazeteci, zaman zaman saldırıya uğramaktan kurtulamaz. Saldırı bazen fiziksel olur, kimi zamansa çamur atma yöntemiyle.

Tıpkı, Bursa Emniyeti'nden gelen son çamur atma olayındaki gibi.

Nesim Malki Cinayeti'nin azmettiricisi olarak yargılanan Erol Evcil ile tetikçilerden Burhanettin Türkeş, Emniyet'teki ifadelerinde şunları söylemiş:

‘‘Uğur Dündar, Paris'te Erol Evcil ile buluştu. Uğur Dündar, Alaattin Çakıcı ile Eyüp Aşık arasındaki konuşma kasetinin basına sızmasına engel olmak istiyordu. Hükümet adına elçi olarak geldiğini söyledi. Erol Evcil'i tehdit etti. 'Kaset yayınlanırsa hayatın biter' dedi. Erol Evcil, bu tehdit üzerine Çakıcı'yla konuştu. Ama Çakıcı'nın kaseti basına vermesine engel olamadı...’’

Evcil ve tetikçi Türkeş'in sorgusunu bizzat yaptığını açıklayan Emniyet Müdürü Aydın Genç nedense sanıklara şu soruyu soramamış:

‘‘Peki, kaseti medyada ilk olarak kim yayınladı?’’

Yanıt, ‘‘Kanal D'nin Ana Haber Bülteni...’’ olacaktı.

Evet bu kaseti Kanal D'de Haber Genel Yönetmeni olduğum dönemde, medyada ilk kez ben yayınlattım.

‘PARİS'TE BULUŞMADIK’

Gelelim Erol Evcil'le Paris'(!) teki buluşmamıza.

Alaattin Çakıcı, Fransa'nın Nice Kenti'nde yakalandığında, haber peşinde koşan birçok gazeteci gibi bu ülkeye gittim. Yola çıkmadan önce bir arkadaşıyla konuşmuş ve Çakıcı'nın bildiklerini açıklaması halinde, Türkiye'deki temiz toplum arayışlarına tarihi katkıda bulunabileceğini söylemiştim. Onun ve Çakıcı'nın kardeşi Gencay'ın çağrısı üzerine Cannes'daki Carlton Oteli'nde buluştuk. Roman Polanski Suiti'ne girdiğimde, karşıma birdenbire Erol Evcil çıkıverdi! O tarihte Nesim Malki Cinayeti'ni aydınlatan operasyon yapılmamış ve tetikçiler henüz yakalanmamıştı. Ancak kuşkuların üzerinde yoğunlaştığı Evcil, belki de gelişmelerin kokusunu alarak, yurtdışına kaçmıştı.

Evcil'e de aynı şeyleri söyledim. Alaattin Çakıcı'nın bildiklerini ve yaşadıklarını anlatması durumunda bu olayın ülkemizdeki temiz toplum mücadelesine yön verebileceğini, Nice'e bu amaçla geldiğimi ve açıklamalarını cezaevinden yazılı olarak yaptığı takdirde, hemen yayınlayacağımı belirttim.

MALUM KASET

Erol Evcil yanıt olarak, ellerinde hükümeti düşürebilecek bir kaset bulunduğunu, bunu yayınlatmak istediklerini, ancak henüz karar vermediklerini söyledi.

Evcil'e kasetin yayınlanması konusunda hiçbir sorun çıkmayacağını ve bunu, Çakıcı'nın cezaevinden göndereceği sarsıcı açıklamaların bir parçası olarak kullanmayı düşündüğümü anlattım.

Ancak Erol Evcil'in bazı korkular taşıdığını ve kaset konusunda pek istekli olmadığımı sezinlemiştim. Sonuçta endişelerini dile getirdi. Bunun kendi sorunu olduğunu, bizi bağlamayacağını, temiz toplum uğruna ölümü göze almış bir gazeteci olarak, Çakıcı'nın da üzerine düşeni yapma zamanının geldiğine inandığımı ve açıklamalarını beklediğimi vurguladım. Türkiye'de mafya ve çetelerle mücadelenin sevindirici boyutlara vardığını ve bu savaşı tüm kalbimle sonuna kadar desteklediğimi söyledim.

O, bu görüşmeyi Çakıcı'ya ileteceğini ve onun yanıtını ertesi akşam getireceğini belirtti.

Doğrusu, otelden ayrılırken Çakıcı'nın müthiş açıklamalarını alma konusunda umutlanmıştım.

GAZETECİLİK YARIŞI

Ertesi akşam Erol Evcil çok farklı telden çalmaya başladı. Bana uzun uzun hayatını anlattı. Yüzlerce milyon dolarlık kredileri hakkıyla aldığını ve Nesim Malki'yi kendisinin öldürtmediğini (!) söyledi. Suçu başkalarına yıkma çabasındaydı. Bu arada, asker kaçağı olduğunu ve vatani görevden kaytarmak için sahte ameliyat yaptırdığını, bunu ilk kez Arena'nın ortaya çıkardığını itiraf etti. Kaset konusunda henüz karar veremediklerini söyledi ve gerekirse ilk önce bizi arayacaklarına dair söz verdi. Yakında Türkiye'ye döneceğini vurgulamayı da ihmal etmedi. Tabii dönmedi(!)... İstanbul'a geldikten bir süre sonra Malki Cinayeti'ne karışan tetikçiler yakalandı. Bunun üzerine Erol Evcil'i aradım. Yine yakında Türkiye'ye döneceğinden bahsetti! Görüşme teklifime ise, ‘‘İspanya'da olabilir. Sizi bir hafta içinde çağıracağım’’ yanıtını verdi. Tahmin edeceğiniz gibi bu kez de sözünde durmadı!

İLK KEZ KANAL D'DE YAYINLANDI

Alaattin Çakıcı ile Eyüp Aşık arasındaki konuşma kasetinin yayınlanması bir gazetecilik yarışmasına dönüşünce, bunu tüm medyada ilk kez benim haber yönetmeni olduğum dönemde Kanal D Ana Haber Bülteni'nde ekrana getirdik. Hatta kasetin orijinal kaydını Erol Evcil bir adamı aracılığıyla ve binbir teşekkürle Kanal D'deki odama gönderdi.

Yayından sonra Gencay Çakıcı aradı ve aynen şunları söyledi:

‘‘Ağabeyim bu delikanlılığı hayatı boyunca unutmayacak. Bunu size iletmemi istedi.’’

Ona, teşekküre gerek olmadığını ve sadece gazetecilik yaptığımızı anlattım.

Bursa Emniyet Müdürü Aydın Genç'in adımızı karıştırdığı olayın aslı budur. Allah'tan kumaşımız sağlam da, atılan çamurlar üzerimize yapışmıyor.

Yazarın Tüm Yazıları