Kendi soğuk insanı sıcak ERZURUM

Geçen haftaki yazımda Kars’a gitmiştik, hazır oralarda dolaşırken bu hafta da Erzurum’a geçelim. Doğu Anadolu Bölgesi’nde yer alan Erzurum, bölgenin en büyük ili ve Türkiye’nin en kalabalık 29. şehri olarak biliniyor. Şehrin kuzeyde bir bölümü Karadeniz Bölgesi sınırlarına yer alıyor. Denizden yaklaşık 1900 m yükseklikle ve Palandöken Dağı’nın eteklerinde kurulan şehir, tarihin ilk dönemlerinden bu yana farklı uygarlıkları ağırlamış.

Haberin Devamı

Kendi soğuk insanı sıcak ERZURUM
Önemli ticaret yollarından biri olan İpek Yolu’nun Erzurum’dan geçiyor olması ve şehrin verimli ovaları da Erzurum’un Anadolu’nun ilk yerleşim yerlerinden biri olmasında önemli rol oynamış. Tarım ve hayvancılığın önemli bir geçim kaynağı olarak görüldüğü şehirde bir diğer önemli değer de kesinlikle kış turizmi. Doğal güzellikleri, tarihi ve kültürel değerleri ile yılın her dönemi turist çekme potansiyeline sahip olan Erzurum’da kış turizmi uzun yıllardır canlı. Erzurum’un insanları her ne kadar dışardan biraz içine kapanık tabir edilse de semaverde demlenen çayla sohbete girdiğinizde size ne kadar açık fikirli olduklarını, kışın kardan kapanan yolları, Selçuklu ‘yu, varoşuyla, üniversitesiyle koca bir şehri ve Dadaş’ın ne olduğunu anlatmaya başlayabilirler. Çayımı içerken öğrendiğim; dadaş, mert, cesur, özü sözü bir zalimin karşısında, mazlumun yanında olan merhametli, kişiye denirmiş.

Haberin Devamı

SELÇUKLU İZLERİ

Kendi soğuk insanı sıcak ERZURUM
Kentin tarihi milattan önce dört binlere dayanıyor ama günümüz Erzurum’unda en çok Selçuklu izleri var. Türklere Anadolu kapılarını açan meşhur 1071 Malazgirt Savaşı’yla şehir Saltukoğulları’ndan Saltuk Bey yönetimine verilmiş. Anadolu Selçukluları ve İlhanlılar dönemi yeni yapılarıyla Erzurum’u özel kılmış. Şehri Osmanlı topraklarına 16. yüzyılda katan padişah ise Yavuz Sultan Selim.
Merkezde yürüyerek gezip görebileceğiniz eserler içinde Yakutiye Medresesi, Anadolu’daki kapalı avlulu medreselerin son örneklerinden. 13. yüzyıldan kalan Çifte Minareli Medrese’ye, minaresi kubbesi görünmeyen, taşlar ta Horasan’dan gelmiş. Ulu Cami’ye mutlaka uğramalısınız. Derler ki, Ulu Cami’nin üç ayrı mihrabının olmasının nedeni, padişahın üç ayrı mezhebin gönüllerini alma niyetiymiş. Kalenin içindeki Saat Kulesi de kaçırılmaz. Kalenin milattan sonra 5. Yüzyılda Bizanslılar tarafından yapıldığı sanılıyor. Kaleye gittiğiniz zaman ahşap merdivenli saat kulesine çıkarsanız şehrin en iyi fotoğrafını çekebilirsiniz. Bence Yakutiye Medresesi’nin yanındaki Lala Paşa Camii’ni ve Murat Paşa Camii’ni de mutlaka gezin.

Haberin Devamı

KIŞ TURİZMİ DEYİNCE PALANDÖKEN

Kendi soğuk insanı sıcak ERZURUM
Erzurum kayak turizmi ile oldukça revaçta… 2011 senesinde Dünya Üniversiteler Kış Oyunları’na ev sahipliği yapmasının ardından tüm dünyanın ilgisini çekmeyi başaran şehir, Türkiye kayak merkezleri sıralamasında başı çekiyor. Erzurum’un en popüler kayak adresi Palandöken Kayak Merkezi olsa da şehirde başka alternatifler de mevcut.
Yıldızı gün geçtikçe parlayan, her geçen gün daha fazla rezervasyon alarak neredeyse ulaşılmaz hale gelen bu kayak merkezi; Türkiye’deki benzerlerine kıyasla coğrafi yönden büyük bir avantaja sahip.

Kış mevsiminin neredeyse yılın yarısına yayıldığı dadaşlar diyarı Erzurum’da; bahardan yaza geçerken bile zirvelerde kar görmek mümkün. Hal böyle olunca da Palandöken Kayak Merkezi, işini şansa bırakmayanların da ilk tercihlerinden biri oluyor.

Haberin Devamı

YAPAY KAR DA VAR

Burada pistlerden ya da kayak dersi alma ve ekipman kiralama gibi hizmetlerden yana hayal kırıklığı yaşamayacağınız gibi kar kalınlığını da her zaman ideale yakın seviyelerde bulursunuz. Üstelik olimpik şartlara sahip tesislerde, her an yapay kar makineleri de hizmet veriyor.
Palandöken’i bir kış alışkanlığı haline getirmenin tek dezavantajı ise, çıtayı fazla yükseltmek olabilir! Ne de olsa, Erzurum’dan sonraki durağınızı beğenebilmeniz için bu durak ancak İsviçre ya da Avusturya Alpleri olmalı!

İYİ ARAŞTIRIN

Palandöken yoluna çıkmadan önce hem tarihler hem de güzergah bakımından detaylı bir araştırma yapmak şart. Palandöken, aynı zamanda 21 ilçeye sahip olan Erzurum şehrinin en büyük ilçelerinden de biri. Erzurum il merkezine yalnızca 5 kilometre mesafede yer alan Palandöken Kayak Merkezi, bu bakımdan Türkiye sınırlarındaki en avantajlı kış merkezlerinden biri.
Dünyanın en uzun ve en dik pistleri arasında gösterilen Palandöken parkurları, yurtdışında da tanınıyor. Pistlerin kesintisiz uzunluğu 12 kilometreye kadar ulaşırken; başlangıç ve bitiş kotaları arasındaki fark da 1100 metreyi buluyor.

Haberin Devamı

ERZURUM KONGRESİ BİNASI

Kendi soğuk insanı sıcak ERZURUM
Erzurum 23 temmuz 1919 ‘da önemli bir kongreye ev sahipliği yapmıştı. Kongrenin yapıldığı binanın orijinalliğinin bozulduğunu söylüyorlar. Ne olursa olsun Erzurum’a gidildiğinde Kurtuluş Savaşı sürecinde önemli bir yere sahip olan binayı görmek lazım. Sıralar, oturanların isimleri size o günlerin atmosferini hissettiriyor. Bina içindeki 10. yıl nutku, Atatürk’ün kendi el yazısı ile sergileniyor.

ATATÜRK EVİ

Kendi soğuk insanı sıcak ERZURUM
Atatürk Evi Müzesi olarak ziyaret edilen konak, 19. yüzyılın bitmesine yakın Erzurumlu bir zengin tarafından yaptırılmış bir evdi. Milli Mücadele döneminde Mustafa Kemal ve kongre heyetini ağırlamış olan bu konak tarihin bir dönemine tanıklık etmiş oldu. 9 Temmuz – 29 Ağustos 1919 tarihleri arasında Erzurum Kongresi için yapılan çalışmaların büyük bölümü bu konakta gerçekleştirildi. Konak 1984 senesinde Kültür Bakanlığı’na devredildi ve Atatürk Evi Müzesi olarak halka kazandırıldı.
kutu kutu

Haberin Devamı

ÇİFTE MİNARELİ MEDRESE

Kendi soğuk insanı sıcak ERZURUM
Erzurum’un sembolü haline gelen Çifte Minareli Medrese’nin kitabesi olmadığı için yapılış tarihi kesin olarak bilinemiyor. Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat’ın kızı Hundi Hatun veya İlhanlı hanedanlarından Padişah Hatun tarafından yaptırılmış olabileceğine atfen Hatuniye Medresesi adıyla da anılıyor. 13. yüzyılın sonlarında yaptırıldığı kabul edilen Medrese, bir dönem tophane bir dönem de kışla olarak kullanılmış. Medrese’nin bezemesinde kullanılan geometrik motifler, Selçuklu taş süslemesinde çokça kullanılan bitki motifleri ile bezeli Medrese’nin en önemli yanı figürleri. Taçkapının her yüzünde süslemelerle kuşatılmış dört adet pano var. Panoda hayat ağacı, iki başlı kartal ve altta iki ejder figürü yer alıyor. Çifte Minareli Medrese, oyma taşlı kapısı ve görkemli çifte minaresi ile büyüleyici etkiye sahip. Anadolu Selçuklu mimari geleneğinde açık avlulu, iki katlı ve iki minareli eğitim kurumu olan Çifte Minareli Medrese, Anadolu’nun en büyük medresesi.

Öğrendiğime göre Selçuklular dönemine ait olan ve günümüze kadar sayısız depremler atlatıp, günümüze kadar varlığını koruyabilen Çifte Minareli Medrese’nin tarihi dokusunu yenilemek için başlatılan restorasyon çalışmaları devam edecek. Zemin güçlendirmesi yapılıp, duvar taşları arasına hidrolik kireç enjekte edilerek güçlendirmesi kısmen tamamlanan Çifte Minareli Medrese’nin yeni dönemde ağırlıklı olarak minareleri - minarelerdeki çinileri elden geçirilecek.

ÜÇ KÜMBETLER

Kendi soğuk insanı sıcak ERZURUM
Hemen Çifte Minareli Medrese’nin arkasında yer alan üç kümbetlerden sekiz köşeli plan üzerine oturtulmuş olan kümbetin Saltuklu Devleti’nin kurucusu Emir Saltuk’a ait olduğu sanılıyor. Tamamiyle kesme taştan yapılmış olan kümbetlerin diğer ikisini kimlerin yaptığı bilinmiyor. Kümbetlerin genel olarak 13. yüzyıl sonu ve 14. yüzyıl başına ait oldukları kabul ediliyor.

CAĞ KEBABI & KADAYIF DOLMASI

Kendi soğuk insanı sıcak ERZURUM
Kendi soğuk insanı sıcak ERZURUM
Her şey yerinde güzel demişler. Erzurum’un tarihi merkezini gezdikten sonra mutlaka mola vereceğiniz yer bir cağ kebapçısı. Bursa’da yediğiniz cağ kebaplara benzemez tabi ki. Sadece lezzet değil, Anadolu misafirperverliği ve yerli halktan olmadığım hemen belli olduğundan “hocam” diye hitap ettiler bana, kente gelen yabancılar genelde öğretmenler olduğundan böyle derlermiş. Garsonun derdi bir porsiyon daha kebap satmak, tatlıyı da üstüne vermek değildi, samimiydi. Şişlere takılmış cağ kebabından beş tane silip süpürdüğümü gören garson Erzurum’a gelmişken kadayıf dolmasının da tadına bakmam gerektiğini söyledi. Tıka basa dolu olduğum halde meşhur kadayıf dolmasının da tadına bakmak durumunda kaldım. iyi ki de mecbur kalmışım, ardından elbette çayımız geldi; kıtlama...

TAŞHAN - RÜSTEMPAŞA ÇARŞISI

Kentin tarihi merkezinde ziyaretçilerin mutlaka uğradığı yer tarihi rüstem paşa çarşısı bir zamanlar kervansaraymış. İçinde oltu taşı satan onlarca dükkan ve birkaç antikacı özellikle geçtiğimiz yıllarda kentte (Palandöken) gerçekleşen kış olimpiyatları sonrası fiyatları iyice artırmış. Sıkı bir pazarlık sonrası Erzurum anısı olarak oltu taşından yapılmış bir tespih, takı veya süs eşyası alabilirsiniz. Erzurum sokalarında dolaşırken dilimde “Sarı Gelin” türküsü; Erzurum çarşı pazar, Leylim aman aman, sarı gelin / Palandöken yüce dağ, altı mor sümbüllü bağ, seni vermem ellere sarı gelin… Kimbilir belki sizinde bir gün yolunuz düşer..

Yazarın Tüm Yazıları